3 BAŞLIK

Yeni bir haftaya başlıyoruz ve iyi bir hafta geçirmenizi diliyorum.

Yazılacak konular çok ama seçmece yapmaya çalışacağım.

Geçtiğimiz günlerde günlerde katıldığı bir canlı yayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik eleştirilerde bulunan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Abdülhamid Han Osmanlı padişahı. O günün şartlarında oluşan demokrasi rüzgârlarının yansıması var. O tavır karşısında bir davranış biçimi var. Hürriyet ve İtilaf da var İttihat ve Terakki Cemiyeti de var. Bu bir istibdat sistemine karşı, istibdat rejimine karşı tekleşmeye tek adamlığa doğru giden bir sisteme karşı başkaldırıdır. Buranın öznesi eğer Abdülhamid ise bugünün öznesi Recep Tayyip Erdoğan'dır. Onu söylemeye çalışıyorum." demişti.

Bunun üzerine tartışmalar başladı.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ise, “Meral hanım, sen kim Abdülhamid’e saygısızlık kim?” diyerek cevap verdi.

Tartışmaya Antalya’dan katılmak isteyen Ak Parti’li eski vekil Gökçen Özdoğan Enç ise sosyal medyadan yayınladığı paylaşımda “Bu günün Abdülhamid’i Recep Tayyip Erdoğan’dır diyen Meral Akşener’e sormak lazım. O zaman dün kimdiniz? Bu kim oluyorsunuz?” diye.

Elbette bu paylaşıma yorumlar gelmiş.

Vatandaşlardan bir tanesi “Emmanuel Karasu olabilir mi?” demiş.

O vatandaş hangi anlamda söyledi bilmiyorum ama bilmeyenler için söyleyeyim, Emmanuel Karasu, Abdülhamid’e tahtdan ve iktidardan uzaklaştırıldığı kararını bildiren 4 kişilik heyetten birisidir.

Laf çakmaya çalışırken, gömülme buna denir. 

Cumhurbaşkanımız vermiş zaten muhatabının cevabını

----------

ALİ KIRAN, BAŞ KESEN Mİ OLDUNUZ?

Geçtiğimiz günlerde bir yazı kaleme almış ve Döşemealtı Kamyoncular Kooperatifi başkanlığına seçilen Sayın Bayram Karateke ile ilgili olarak ibra edilmediği halde seçime katıldığı, buna da Ticaret İl Müdürlüğü görevlilerinin bilerek müsaade ettiğine yönelik bir iddiayı gündeme getirmiştik.

Konuyla ilgili olarak şikayetçi Bülent Yalın’ın dilekçesine istinaden müfettişlerin geldiği bilgisine de yer vermiştik.

Bu yazının ardından geçtiğimiz günlerde kayıtlı olmayan bir numaradan arandım. O sırada seyahat halinde olduğum için arabanın multi medyasına bağlı konuşuyorum. Karşımdaki kişi kendisini Kooperatif Başkanı Bayram Karateke olarak tanıttı ve “Bu haberi size Bülent Yalın’mı verdi? Diye bir soru sordu. Ben ise “Evet Bülent Yalın ile görüştüm” dedim ve karşımdaki kişi teşekkür etti. Ben devamla “Şikayet dilekçeleri bana başka bir kanaldan geldi. Bülent Yalın’ı aradım ve böyle bir dilekçesi olup olmadığını sordum. Kendisi bunu teyit etti ve başka bilgiler de verdi” dedim.

(Ki bunu zaten yazdım. İyi ki aramışım başka bilgiler edindim)

Bülent Yalın benim haber kaynağım değil, yazdığım yazının tam ortasındaki konunun kendisidir.

Aradan bir süre geçti, şikayetçi kişi olan Bülent Yalın’a “Sen bizim kooperatifimizin adını kötüye çıkardın, kooperatifin huzurunu bozuyorsun) gibi gerekçelerle 2-3 ay kooperatifte kamyonunu çalıştırmama cezası verilmiş.

Şimdi yeniden başa dönelim.

Sayın Kooperatif Başkanı Bayram Karateke, kimsenin nafakasıyla oynama. O koltuk sana baki değil bunu bilmen gerek.

Telefonda sordun cevap verdim bir daha söyleyeyim. Yazımın konusu olan kişiye telefon açıp olayları teyit ettirdim. Başka bilgiler verip, konuyla ilgili ayrıntıladı ve bende bunu kaleme aldım. Varsayalım ki Bülent Yalın’ın kendisi bu olayı medyaya taşımak istedi.

Bunun neresi suç?

Vatandaş çıkış noktası bulmak ve sesini duyurmak için gazetecilerle konuşmasına kooperatif kanunuyla yasak mı getirdiniz?

Hayrola?

Ticaret İl Müdürlüğünde tanıdıklarınız var diye orada Ali kıran, baş kesen mi oldunuz?

Kooperatif üyesinin kamyonunu 2-3 ay çalıştırmama kararının o üyeyi açlığa mahkum etmek olduğunu biliyorsunuz değil mi? Faturalarını ödeyemeyecek, evine yiyecek alamayacak. 

Bülent Yalın’ın Ankara’ya, Ticaret Bakanlığına gitmesini önlemek üzere bir çabamıdır bu ceza?

Kendileri de müfettişin sorularına maruz kalan Ticaret İl müdürlüğündeki tanıdıklarınız şikayetçi üyenize ceza vermeniz için size tavsiyesi veya yol göstermesi oldu mu?

O kooperatifin adı, sizin de arasında olduğunuz yönetici arkadaşlarınıza yönelik yapılan operasyon ve sonrasında zaten duyulmuştu. Siz polis operasyonu yerken kooperatifin adı kötüye çıkmıyor, Bülent Yalın şikayet edince veya basınla konuşunca kötüye çıkıyor öyle mi?  

------------

MİLLİ EĞİTİMDE HOPLAR KRİZİ

Bu krizin geleceği gün gibi aşikardı. İl Milli Eğitim Müdürü Emre Çalışkan’ın hangi mantığa oturtarak bu atamaları yaptığı bilinmez ama Aksu İlçesinden Kepez ilçe Milli eğitim Müdürü olarak ataması yapılan Yakup Hoplar’la ilgili olarak sıkıntılar büyüyerek geliyor.

Cumhurbaşkanı ve hükümetin hassasiyetle üzerinde durduğu FETÖ terör örgütünün Tescilli bir derneği olan ve 15 Temmuz sonrası KHK' lerle kapatılan HAMLE-DER’in 2009-2012 yılları arasında yürüttüğü sözde eğitim faaliyetlerine yüz binlerce liralık usulsüz ödemeler yaptığı iddia edilen dönemin Antalya İl Milli Eğitim Şube müdürü olan Yakup Hoplar Konyaaltı İlçe Milli Eğitim müdürlüğünden, Aksu İlçesine atanmıştı.

Son olarak Aksu’da özel bir kolejde okul müdürlerine iftar vermesiyle adını duyuran Yakup Hoplar’ın hemen ardından Kepez İlçe Milli eğitim müdürlüğüne atanmıştı.

Daha önce bu köşenin takipçilerinden birisi "İlçedeki okulların kantin gelirlerinin %10 her ilçe milli eğitimin hesabına aktarılır. Ve ordan ilçe deki komisyon kararı ile ihtiyacı olan öncelikli olarak maddi sıkıntısı olan okullara en fazla 10,000 tl ya da 8000 tl olarak dağıtılır. 1 defa aldı mı 2. Defa kolay kolay verilmez. Ama ne hikmetse Konyaaltı ilçemizde Ayten Çağıran okulumuza ( yeni okul olmasına rağmen ) ilçe okul aile birliği tarafından 20.000 tl para çıkarılıyor. Bilin bakalım bu para nerde kullanılıyor . Yakacak için mi fakir öğrencilere yardım için mi?…… tabi ki hayır..yine ilçe müdürümüz Yakup Hoplar'ın oğluna ait mühendislik firması adına okula fatura kesiliyor ve ödeme yapılıyor. Bundan daha büyük bir ayıp olur mu? Ve ilçe müdürü bir çok okul müdürüne oğlunu gönderip bu tip işler için destek istiyor ya da yumuşak yumuşak yaptırıyor….Evrak için https://evraksorgu.meb.gov.tr adresinden sayı 40354974-840-E.4011104( sayı son 7 rakam ) kodu 3fa1-3597-3777-88a0-8066diğeri 40354974-165,01-E,1710119 (sayı son 7 rakam) kodu 69d3-de15-3058-b097-b82f evrakları indirip kontrol edebilirsiniz" demişti.

Daha önce bu iddiaları yazmıştık ama bunların hiç birisine Sayın Hoplar’dan asla cevap gelmemişti.

Aldığım kulis bilgilerine göre başta Yakup Hoplar’ın atamasına Kepez’deki milli eğitim camiası kazan kaldırmış, ardından Ak Parti İlçe Başkanı Bahattin Bayraktar olmak üzere ilçe yönetimi tam bir tavır koymuşlar. Bu güne kadar da taviz vermemişler.

Kepez İlçe Milli Eğitim’de Hak-Yol ekibinden Yakup Hoplar istenmeyen adam olarak ilan edilmiş.

Şimdi ise kendi elleriyle yarattıkları krizi çözmeye çalışıyorlar. Allah kolaylıklar versin ama o kriz biraz zor çözülür.

Bu saatten sonra Yakup Hoplar’ı ordan alıp, nereye gönderirseniz gönderin, aynı şeyler başına gelecektir.