ALGI BAMBAŞKA BİR ŞEY

Birkaç gündür az fazlaca yoruldum. Bu nedenle Pazartesi günü yazamadım.

Gelelim gündemimize

Sayın Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın ve ekibinin bayılıyorum algı yönetimine.

Valla öyle de bir kitle yarattılar ki kendilerine ne söylerlerse söylesinler, mesela dünya tepsi gibi düzdür ve bir boğanın boynuzları üzerinde duruyor deseler sorgusuz, sualsiz ‘Doğru’ kabul ediyorlar.

Bu kitle, doğru kabul ettikleri gibi, birde ‘Allah Allah niye öyle?’ diye masumca sorgulamaya kalkanı da doğduğuna bin pişman ediyorlar.

Şimdi asıl konuya geçelim.

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, ‘Demokratlar’ diye bir WhatsApp grubunda ‘Şu an ilçemizin büyük bölümünde uygulanmakta olan, yaklaşık 40 yıl önce Antalya belediyesi döneminde yapılan imar planı, o gün için yüzde 35 olan düzenleme ortaklık payı limitine uymaksızın yapılmıştır.’ Diyerek başladığı açıklamasını uzun uzun borçlarından bahsedip, özellikle mesaisini verimli kullanmayan işçileri çıkartacağını ve Muratpaşa Belediyesine ait arsaları satışa çıkaracağını açıklamış.

Kamuoyuna açıklamadan önce ‘Demokratlar’ grubuna yazarak icazet aldığına göre bence ‘Demokratlar’ grubu çok çok önemli bir mekanizma.

O grupta kimler var merak etmedim değil!

Ertesi gün Muratpaşa Basın ofisinden geçilen açıklamada ise ‘Belediyemiz, ülkemizin en borçsuz belediyelerinden biridir. Hali hazırda 80-90 ay arası vadeli 37 milyon Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ve vergi, ayrıca 24 ay vadeli 306 milyon kredi borçlarımız bulunmaktadır. 2024 yılı gelir bütçesi 3 milyar 1 milyon 814 bin lira olan bir belediye için bu borç, ‘borçsuzluk’ anlamına gelmektedir.

Fakat, ‘miras’ devralınan imar planlarının neden olduğu kamulaştırmasız el atma davalarından doğan tazminatlar, belediyemizi bir anda Türkiye’nin en borçlu belediyelerinden biri haline getirmektedir. Borç, Antalya Belediyesi döneminde yapılan belediyemize devredilen imar planlarında yüzde 35’lik Düzenleme Ortaklık Payı’na uyulmamasından kaynaklanmaktadır. Çözüm kanuni düzenlemeyle ve özel bütçe ayrılmasıyla mümkündür’ diyor.

Sizin anlayacağınız sorunu 40 yıl öncesine dayandırıp, 1984 yılına yani taaa Yener Ulusoy dönemine kadar gitmişler. Az daha geri gitseler kentin kurucusu Attalos’a kadar dayandıracaklardı.

Ama o da ne?

Çok değil, bundan 11 yıl kadar önce yani 2013 yılında Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen yıllık belediye performansı değerlendirme basın açıklamasında ne diyor “Borcu olmayan, alacağı çok olan bir belediyeyiz” diyerek “Devlet bir lira yardım göndersin, o parayı makam odasının duvarına asacağım” şeklinde konuşmuş.

Ardından Muratpaşa Belediyesini 10 yıl önce Ümit Uysal’a devrederken kasasında tamı tamına 150 milyon lirayla, yani bu güne uyarlarsak, ortalama 1.5 milyar lira gibi devasa bir parayla kasayı teslim etmiş.

Sanki o dönem kamulaştırma bedellerini komşu belediye ödüyordu.

10 yıllık Ümit Uysal yönetiminde Muratpaşa Belediyesi batmış kardeşim, batmış!

Şimdi gelelim bunların dilinin altındaki baklaya

Ümit Uysal başkanımız, bu güne kadar kriminal suçlarla ilgili bir çok kişiyi işe aldı biliyorsunuz.

Hafızanızı canladırmak için söyleyeyim. Mesela Serik Eski İlçe Başkanı İbrahim Demir’in uyuşturucu torbacısı damadı, biri polis 6 kişiyi öldüren seri katil Murat Katrağ gibi.

CHP Muratpaşa İlçe başkanlığı seçim sürecinde ise Hasan Şahin’e oy verecek delegelerin kendileri, çocukları, yakınları derken Muratpaşa Belediyesini doldurdu neredeyse.

Biliyorsunuz bunlardan birisi olan Erdal V. İsimli kişiye yasaya aykırı bir şekilde zabıta elbisesi giydirip sokağa salmışlar. O’da gidip İsmail Kanmaz isimli gerçek zabıtayı bıçaklayarak öldürmüştü.

Sayın Uysal’ın hesabı enkaza çevirdiği Muratpaşa Belediyesini bırakıp, Büyükşehirin başına geçmekti. “Benden sonra gelen düşünsün” diye hareket ediyordu.

Ancak plan tutmadı ve Muratpaşa’da kaldı.

Borçlar gırtlağı çoktan aşmıştı.

Seçim döneminde kendisine karşı duran personelle ilgili de bir kenara yazdığı isimler vardı. Bunların işine son verirse, parti tabanından gelecek tepkiler vardı. 

Hem borçlar, hem personelle ilgili hareket etmek istiyordu ama kamuoyunun tepkisi de olacaktı.

İmdadına Döşemealtı’nda asılan borç pankartı yetişti.

Bir taşla iki kuş ne demek, kuşun sürüsünü vuracaktı.

Döşemealtı eski belediye başkanı Turgay Genç, borç batağındaki Belediyenin borçlarının çoğunluğunun kamulaştırmadan geldiğini iddia eden bir açıklaması oldu.

Böylece Sayın Uysal’ın aradığı bahane önüne düşmüş oldu.

Şimdi “Aslında borcumuz yok ama kamulaştırmadan borcumuz çok. Mecburen işçi çıkartacağız. Ama öyle sıradan işçiler değil, mesai saatini verimsiz kullanan. Bu arada geniş ölçekli arazileri sattık mı işimiz gıcır” hesabı yapılıyor.

İşin aslı bana göre bu ama algı bambaşka bir şey kardeşim. 

İşte dikkat edilmesi gerekenlerden birisi de hangi arazileri satılmayı planlıyor sizce?

Mesela Lara falezlerindeki, engelsiz parkın bitişiğindeki paha biçilmez eski mobil arazisi olabilir mi sizce?

Amaaan, bana ne ya!

İşçi babamın çocuğu değil, arazi babamın malı değil.

Ne yaparsa yapsın!

NOT: Toptancı Hal’de biliyorsunuz dernek seçimi var. Kısa adı ANTKOMDER olan Antalya Toptancı Hal, Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncuları Derneğinin genel kurulunda mevcut başkan Hasan Ali Yılmaz ile rakibi Nevzat Akcan’ın oyları 67-67 eşit çıkmış.

Kura ile seçime karar veriliyor ve hükümet komiserinin gözü önünde havaya 1 lira atılıyor.

Allahın işine bakın yere düşen 1 lira dikine durunca seçimlerin bu hafta yenilenmesine karar veriliyor.

Aldığım duyumlara göre Hasan Ali Yılmaz’a destek veren bir çok kişi Nevzat Akcan lehine dönmüş.

Bakalım bu hafta seçimler nasıl sonuçlanacak.