ANTALYA GAME OF THRONES III

KÖŞEBAŞI 

ANTALYA GAME OF THRONES III

Bu gün "Taht oyunları" yazımı müsaadenizle biraz uzun tutacağım. Kronolojik sıralama yapmak istedim. 

Yer: Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Mekan: Mehmet Hacıarifoğlu'nun odası
Saat: 11 Kasım 2020 ve Öğleden sonra 16.30 sıraları
Özel kalemden gelen telefonla makama davet edildiğini öğrenen Cansel Çevikol Tuncer, yavaş adımlarla koridoru aşıp, Hacıarifoğlu'nun odasına doğru yöneldi. Bir süreden bu yana aralarında Büyükşehirde liderlik karmaşası yaşadığı Başkanvekili Mehmet Hacıarifoğlu'nun zamansız davetine anlam veremediği için hazırlıksız olmasından kaynaklanan huzursuzluk yüzüne yansımıştı. 

Her zamanki gülümsemesini  takınarak içeri girdi. Selam vererek, sağ baştaki koltuğa oturdu ve "Beni emretmişsiniz" cümlesi yerine "Beni davet etmişsiniz, buyurun dinliyorum" dedi. Aldığı kararı detaylı olarak neden almak zorunda kaldığını açıklamak isteyen Mehmet Hacıarifoğlu, Cansel hanım konuya hemen girince, canı sıkıldı. Koltuğunda hafif döndü ve artık soğuk savaşı bırakıp o da direk konuya girip  "Başkanımız Muhittin Böcek'in Genel sekreter  olarak sizi atamıştı. O görevinizde kalacaksınız.  Ancak özel yetkilendirildiğiniz sizin tüm imza yetkinizi kaldırıyor, ihale, imar, atama gibi tüm yetkilerinizi başka arkadaşlara yönlendirmek üzere alıyorum. Bunu size gelecek bir yazıdan değil, benden öğrenmeniz için buraya çağırdım. Şimdi çıkabilirsiniz" diyor. 

Gülümsemesi yüzünde donan Cansel Çevikol Tuncer, o anda bu kadar ileri gidebileceğini tahmin etmediği Mehmet Hacıarifoğlu'nun yüzüne bir kaç saniye baktıktan sonra, yerinden kalkıp, hiç bir şey söylemeden hızlı adımlarla odasına doğru yöneldi. 

BU GÜNE NASIL GELİNDİ?

17 Ağustos tarihinden bu yana hastanede tedavi gören Muhittin Böcek Başkanın yokluğu önce Konyaaltı'ndan getirdiği ekibini vurdu. 9 kişilik ekibi kimi çevreler tarafından çok hırpalandı. 

İlk günlerde Başkanvekili olarak Mehmet Hacıarifoğlu, belediye işleyişini tamamen genel sekreter Cansel Çevikol Tuncer'e bıraktı. Nasıl olsa bir kaç güne kadar Başkan dönecekti. Cansel hanım yaklaşık 20 yıldır Muhittin Böcek'in yanında görev yapan çok güvendiği bir isimdi. Hacıarifoğlu'da Şafak Otuzaltı'yla beraber siyasete başladığı günlerden itibaren Muhittin Böcek'in yanında yer almıştı. 

Ancak Başkan'nın sağlığı ile zor günler başladı. Bir taraftan yıllardır siyaset yaptığı insan ölüm kalım savaşı verirken, bir yandan da yürüyen devasa bir mekanizma olan Antalya Büyükşehir'de hizmetlerin aksamaması gerekiyordu. Sistem onu belediye başkanvekili olarak  başkan gibi insiyatif almaya itiyordu.  

Genel Sekreter Cansel Çevikol Tuncer, başkandan sonra gelen  ikinci isim olarak Büyükşehir'de aldığı görevin ağırlığının farkındaydı ve hakimiyetini buna göre kurmuştu. Başkan Muhittin Böcek, kendisine çok güvendiği için encümene başkanlık etmesi ve meclise verilecek tüm teklifleri inceleyip, hukuki altyapısını oluşturması için yetkilendirmişti. Başkan Böcek, kendisine insiyatif kullanmak içinde ortam da yaratmıştı. 

Hastane süreci uzadıkça, Büyükşehir'deki yetki ve görev karmaşası yaşanmaya başlandı. Tüm kararları Cansel Çevikol Tuncer alıyor, Mehmet Hacıarifoğlu ise çoğunu sonradan öğreniyordu. Hacıarifoğlu bir talimat veriyor, daire başkanları bu talimatı yerine getirmeden önce Cansel hanıma danışıyorlar. Bazen Hacıarifoğlu verdiği talimatların yerine getirilmediğini günler sonra öğreniyordu. 

Mesela bir meclis üyesi sorumlu olduğu bölgeye bir iş makinası  talep ediyor, Başkan Hacıarifoğlu talimat veriyor, ancak Fen İşleri Daire Başkanı, Başkanvekili Mehmet Hacıarifoğlu'na "Cansel hanım talimat vermeden gönderemem" sözleri ile karşı karşıya kalıyordu. 

Bir ilçe belediye başkanı parklara yerleştirilmek üzere bank istiyor, Mehmet Hacıarifoğlu  o ilçeye bir kaç bank gönderilmesini söylediğinde yine karşısına "Cansel hanımın haberi olmadan gönderemeyiz" cümlesiyle karşı karşıya kalıyor. 

İddiaya göre Cansel Çevikol Tuncer, 4 kişilik bir ekiple Ankara'ya gidiyor, Dış İşleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu ve Tarım ve Orman Bakanı ile görüşüyor, giderken de, gelirken de Mehmet Hacıarifoğlu'nun haberi olmuyor. Bu konuyu yazdığım benim bir köşe yazımdan öğreniyor. 

Geçtiğimiz günlerde bir Bakan Yardımcısı Antalya'ya geliyor ve Antalya Valisi Ersin Yazıcı ile birlikte Muhittin Böcek'i ziyaret için hastaneye gidiyor. Bakan yardımcısı aile ile görüşürken "Büyükşehir'den kimse yok mu?" diye soruyor. Bu olaydan saatler sonra haberi olan Mehmet Hacıarifoğlu protokol müdürünü çağırıyor ve neden kendisine haber verilmediğini öğrendiğinde başından aşağı kaynar sular dökülüyor. 

İzmir depremi olmasının hemen ardından Mehmet Hacıarifoğlu, Büyükşehir  derhal İzmir'e giderek Tunç Soyer ile birlikte çalışmalara başlıyor. Muhittin Böcek'in yokluğunu aratmayarak, gün boyunca çalışmalara katkı sunuyor. Döndükten sonra gazetelerde Genel Sekreter Cansel Çevikol Tuncer'in "İzmir'in yaralarını Antalya olarak sarıyoruz" şeklindeki tam sayfa haberlerini görüyor. 

Üstüne birde Cansel Çevikol Tuncer'in bazı belediye başkanları, meclis üyeleriyle işbirliği içine girerek kendi vekilliğini düşürüp,  başka bir ismi yerine atama yaptırmak için  ara formüller bulmaya çalıştıkları  bilgisini öğreniyor. 

Mehmet Haciarifoğlu, geçtiğimiz günlerde Antalya'ya gelen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile belediyedeki odasında yaklaşık 40 dakika kadar yalnız görüşüyor. Belediyedeki durumları, Başkan Böcek'in hastaneye yatırılmasının ardından yapılanları tüm çıplaklığı ile anlatıyor. Hiç bir siyasi hesabı yapmadan tüm ilçe belediye başkanlarının da yaptıklarını anlatıyor. 

Ve gelelim son dönemece. Pazartesi günü yapılan meclis toplantısından önce CHP grup toplantısında tartışmalar oluyor. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal sesini yükselterek belediye işleyişindeki tıkanıklıkları dile getirip,  "Bu böyle gitmez ve gitmiyor" diyerek Hacaarifoğlu'na yönelik eleştirilerini ardı arkasına sıralıyor. Mehmet Hacıarifoğlu'da "Evet böyle gitmeyecek" diyor. "Ne yapacaksınız" sorusuna "Görürsünüz" diye cevap vererek meclis toplantısına geçiyor. 

Ardından  AK Partili Serik Belediye Başkanı Enver Aputkan'nın verdiği bir önergenin, Cansel Çevikol Tuncer tarafından meclise alınmaması gündeme geliyor. Kepez Belediye Meclis üyesi olan aynı zamanda Serik Belediye Başkanı Enver Aputkan'ın damadı Barış Bulut'un "Belediyeyi seçilmişler mi yoksa atanmışlar mı yönetiyor?" sorusuyla Hacıarifoğlu, başkanvekili olarak önergeyi kabul ettiğini belirterek, Cansel Çevikol Tuncer'in aldığı kararı lağvediyor. 

Hacıarifoğlu, ertesi gün, genel merkezi arayarak Cansel Çevikol Tuncer ile yaşadığı gerginliklerini anlatıp, ne yapması gerektiğini soruyor. Konu genel başkana kadar götürülüyor. Zaten Cansel Çevikol Tuncer'in Genel sekreter olma sürecinde Başkan Muhittin Böcek ile büyük bir gerginlik yaşayan genel merkez yapılacakları sıralıyorlar. 

İddia o ki, Genel Başkan Kemal Kılıçtaroğlu, Hacıarifoğlu'nu telefonla arayarak bu gün akşam kendisi gelmeden Başkan Muhittin Böcek'in Genel Sekreter Cansel Çevikol'a verdiği özel yetkilendirmenin tamamını kaldırılması talimatı verdi.  Ve Mehmet Hacıarifoğlu, CHP Genel başkanı Kemal Kılıçtaroğlu'nun talimatını yerine getirerek akşam saatlerinde Genel Sekreter Cansel Çevikol'un Başkan Muhittin Böcek'in verdiği  ihale, atama, encümen başkanlığı gibi tüm özel yetkilerinin lağvedildiği yazısını imzalıyor. 

ŞİMDİ NE OLACAK? 

Şu yaşanan gelişmelerin hiç birisinden artık özel odaya alınan ve her geçen gün sağlığı yerine gelmeye başlayan Muhittin Böcek'in kesinlikle bilgisi yok. Öğrendiği zaman nasıl bir tepki vereceğini önümüzdeki günlerde göreceğiz. 

Cansel Çevikol Tuncer'in özel yetkilerinin lağvedilmesi olayının hemen ardından ziyarete gelecek olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu'na ve yanında olacak  olan Mehmet Hacıarifoğlu'na Başkan Böcek'in yakınları nasıl bir tepki verecekler? 

Bu olayın sonunda Mehmet Hacıarifoğlu siyaseten ya kendisini yok edecek, ya da çok önemli bir gelişme yaşayacak.  

Cansel Çevikol Tuncer Genel Sekreter olarak görevine devam edecek. Burada sadece Muhittin Böcek'in verdiği özel yetkilendirilmesi kaldırıldı. Genel Sekreter yetkilerini elinden alınması söz konusu değil.  

Keşke, Mehmet Hacıarifoğlu, Cansel Çevikol Tuncer'le konuşsaydı. Rahatsız olduğu durumları kendisine açık açık söyleseydi. Tuncer'de biraz daha Hacıarifoğlu'na karşı iletişime açık olsaydı.  Mesela Serik'te açılacak olan o yolun, kimlere rant kazandıracağını filan açıklasaydı. Mutlaka dayandığı hukuki bir gerekçesi vardır, onlara açıklayabilseydi. 

Muhittin Böcek Başkan, genel merkeze rağmen, il örgütüne rağmen Cansel Çevikol Tuncer'e güvenmiş Genel Sekreter yapmıştı. Özel yetkilendirmişti. Mehmet Hacıarifoğlu'na ise koltuğunu emanet bırakmıştı. Bu ikilinin anlaşarak Başkan Böcek'in yokluğunu aratmamaları gerekiyordu. 

Geldiğimiz noktada birisi savaş kılıcını, diğeri savaş baltasını çıkarmış vaziyette. 

Şimdi birbirlerini çalıştırmamak için karşılıklı yetkilerini kullanacaklar ve olan yine bu ikilinin altında çalışmak zorunda kalan personel ile  Antalya halkına olacak. 

Önümüzdeki günler Antalya Büyükşehir Belediyesindeki GAME OF THORONES'de büyük bir kaos yaşanacak gibi.