ATÖLYE ÇALIŞMASI

İyi bir hafta geçirmenizi dileyerek bu haftanın ilk yazısını sizlere sunayım.

İlgilenenlerin bildiği üzere hafta sonu CHP’li belediye başkanlarının Ankara’da toplantısı vardı. Bu arada arkadaşımın da şahsi işleri olunca, soluğu başkentte aldık.

İyi ki gelmişim arkadaşlar.

Buralar full dedikodu, full gıybetti.

Cumartesi günü sabah erken saatlerde başlayan belediye başkanları toplantısına Antalya ekibi firesiz bir şekilde katılmıştı.

Aldığım bilgiye göre Ümit Uysal başkan bu toplantıya katılmamış olsaydı epey sıkıntı yaşayacaktı. Bu nedenle toplantıya katıldı ama göze batmadan arkalarda yerini almış.

Belediye başkanlarının atölye çalışmasında ise kıyı ve turizm kentleri olması hasebiyle Ege Bölgesindeki belediye başkanları eşleştirmişler.

Mesela Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli’nin rapörtörlüğünü yaptığı masada Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğu, Döşemealtı Belediye başkanı Menderes Dal’ın bulunduğu masaya ise Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan raportürlük yapıyordu

Baştan başlayayım. İlk olarak sabah saat 10.00’dan itibaren Türkiye’nin dört bir yanından belediye başkanları genel merkeze girmeye başladılar. Kimisi uçakla, kimisi makam araçlarıyla, kimisi tek başına gelirken, kimisi 5-10 kişilik ekipleriyle gelmişlerdi.

Öğle saatlerini biraz geçe Büyükşehir belediye başkanları salonda yerlerini almaya başladılar. Elbette en popüler Ekrem İmamoğlu idi. Çıkışta İmamoğlu ile fotoğraf çektirmek isteyen özellikle ilçe belediye başkanları adeta sıraya girmişlerdi.

Sahneye Özgür Özel çıkınca İmamoğlu’da dahil herkes ayağa kalkarak alkışladılar. Özgür Özel yine hançerasını yırtarcasına bağıra-çağıra konuşmasını yaptı.

Bu konuşmaların ardından belediye başkanlarının çalıştayı başladı.

Atölye çalışması denilen şeyi anlatayım size. Yuvarlak masalar hazırlanmış ama bazıları salonun hemen önünde oluşturulmuş, bazıları giriş katta yer alan ve genellikle belediye başkanları ile milletvekillerinin başvurularının kabul edildiği salonundaydı.

İl Belediye ve ilçe belediye başkanları atölye denilen masalarda diğer belediye başkanları ile yaptıklarını, yapacaklarını, nasıl yaptıklarını, sorunları, hükümetin kendilerine yönelik yaptırımları nasıl bertaraf edilmesiyle ilgili görüş alış-verişinde bulunurlarken, masada belirlenen bir belediye başkanı raportör olarak başlıklar halinde not alıyorlardı.

İl ve ilçe belediye başkanları atölye çalışmasını yaparken Büyükşehir Belediye başkanları topluca Özgür Özel ile toplantı yaptılar.

Toplantı sonrası diğer Büyükşehir belediye başkanları genel merkezden ayrılırken, İmamoğlu ile Özgür Özel, baş başa bir görüşme daha gerçekleştirdiler.

Ben bir ara içerinin sıcaklığından bunalıp dışarıya çıktım. Karşımda Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar. Gülümseyerek “Siz hem iyi hem de sıcakkanlı bir insana benziyorsunuz. Kesin yörüksünüzdür” dedim. O gülerken, ben kendimi tanıttım ve “Bir sizinle fotoğrafım yoktu” dedim. “Senden daha iyi selfi çekerim” dedi ve elimden telefonu alarak birlikte fotoğrafımızı çekti.

Bu arada CHP gruptan “Sonuç bildirgesi basına okunacak” diye bilgi gelince içeri geçtim.

Yerel Yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Zeybek’in ekibinden Ecevit Keleş’le selamlaştık. Hal, hatır sorarken meğer sonuç bildirgesini o hazırlıyormuş.

Sonuç bildirgesini okuyacak kişinin geçtiğimiz günlerde Efes’te bulunan Meryem Ana evinin otopark gelirlerine el konulan Selçuk Belediye Başkanı Filiz Çeritoğlu Sengel okuyacaktı. Bir baktım Bucak Belediye Başkanı Hülya Gümüş ile Korkuteli Belediye Başkanı Saniye Caran, Ecevit Keleş ve Sengel’in yanında yer aldılar.

Bu arada size bir şey diyeyim, biliyorsunuz ben de herkes gibi kendi memleketimin milliyetçisiyim. Sonuç bildirgesi okumakla ilgili olarak Antalya’nın Korkuteli Belediye Başkanımız Saniye Caran’ın tercih edilmesine acayip gurur duydum.

Bazıları Sayın Caran’a biraz eleştirel yaklaşsa da Ankara’lı gazeteci dostlarla yaptığımız sohbette 50’liyi aşkın CHP’li kadın belediye başkanı arasında Bulgaristan’nın Razgrat doğumlu Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı’nın ardından zarafeti ve nezaketi ile en beğenilen kadın belediye başkanı olarak Saniye Caran isminin belirtilmesi beni acayip gururlandırdı.

Kariyer planlamasında belediye başkanlığı gibi bir konum hiç aklında yokken, kendisini başkanlık koltuğunda ve CHP Camiasının içinde bulmasına rağmen henüz pusulasını şaşırmadı. Bu arada eşinin kendisine sık sık eşlik etmesine ben de dahil “Eş başkan” diye söylemlerimizin aslında hiç hak etmediğini düşünüyorum.

İyi ki de ‘Eşi kendisine destek veriyor” diyorum.

Bu günden itibaren zamanında Mustafa Akaydın’ın rahmetli eşi Günseli Akaydın her işin içinde olduğu söylenirken bu sıfatı ona yakıştırmayanlar, bir kadın belediye başkanı oldu diye böyle bir sıfat yakıştırılmasına karşı olduğumu beyan ederim.

 Bir ara Kemer Belediye başkanı Necati Topaloğlunu gördüm. Naptınız? Dedim. 

"Verdik ifademizi gidiyoruz" dedi. 

Benim anladığım Özgür Özel'in "Her 6 ayda bir belediye başkanlarımızın performansını halka soracağız" derken bu gibi şeylerden bahsediyordu galiba

Daha Ankara’dan bir çok kulis bilgileri aktaracağım ama yarını bekleyin lütfen