Antalya'da bulunan alabalık tesisinde alabalık üretimi için sağım işlemine başladı. Balıklardan alınan havyarlar kuluçkaya yatırıldı. Geçtiğimiz yıl ortalama bir milyon 500 bin ile 2 milyon adet alabalık üretimi gerçekleştirilirken, bu yıl ise ortalama 4 milyon yavru üretimi hedeflenen alabalık çiftliğinde, alabalıkların sağımı ve yumurta dölleme işlemi el masajıyla yapılıyor.
Dolaplarda 30 gün bekletilen yumurtalardan yavrular çıkmaya başlıyor
Sağım dönemi gelmiş olan anaç balıklardan önce dişi balıkların yumurtaları daha sonra erkek anaçların spermaları sağılıyor. Dişi balıklardan sağılan yumurtalar ile erkek balıkların spermaları karıştırılıp, 7-15 dakika döllenmesini beklendikten sonra yumurtalar yıkayıp özel kuluçka dolaplarına konulur. Dolaplarda 30 gün bekletilen yumurtalardan yavrular çıkmaya başlıyor. Alabalık yavruları, büyütme havuzlarında ise 125-150 gün içerisinde parmak boya ulaşıyor.
Alabalık tesisi sahibi Halil Arslan, "Alabalık sağım sezonuna Kasım ayında başladıklarını ve Ocak ayının sonuna kadar devam edeceğini söyledi. Senede bir defa balıklardan havyar alıp yavrularını ürettiğini söyleyen Arslan, "Burada alabalık yetiştiriyoruz. Ürettiğimiz balıkları 5 gram ağırlığına geldikten sonra yavru olarak satışını yapıyoruz" dedi.
Bir yıl önce beslenip hazırlanan üreme mevsiminde yumurtaları olgunlaşan dişi anaçların, kuluçka ünitesindeki havuzlara alınarak hazırlandığını ifade eden Arslan, "Sonrasında anaç balıklar el masajı yöntemiyle yumurtaları sağılıyor. Damızlık balıkların da aynı yöntemle spermleri sağılıyor. Kasım ayı ortalarında başladığımız sağım işlemi ocak ayı sonuna kadar sürecek. Toplamda bin 500 adet anaç alabalığın sağımı yapılacak. Sağımdan sonra dişi balık yumurtalarıyla erkek balık spermleri karıştırılarak bir saatlik bir bekleme sonunda döllenme işlemi tamamlanıyor. Daha sonra 30 günlük kuluçka döneminden sonra yumurtalardan çıkan larvalar 15 gün sonunda yüzmeye başlıyor ve bu yavru balıkların yemlenmesine başlıyoruz" dedi.
Kasım ayında çalışmalar başlıyor
Kasım ayında çalışmalara başladıklarını anlatan Arslan, "Erkekleri dişileri Kasım ayında ayırıyorsun. Bunların aralık ayının ortasında tek tek elden geçiriliyor. Dişilerin sağıma gelenleri tek tek ayrılıyor. Ayrıldıktan bir gün sonra onların sağımları yapılıyor. Yumurtaların dölleme işlemleri için kuluçka dolaplarına yerleştiriyoruz. Dolaplarda 18 günde gözleniyor. Daha sonra tek tek çıkmaya başlıyor. 35 günde yavru oluşuyor. Kesesini atmaya başladığı zamanda küvetlere aktarıyoruz. Küvetlerde bir hafta kaldıktan sonra alıştırma yemleri veriyoruz. Alıştırma yemlerinden sonra dışarıda bulunan küçük havuzlara aktarıyoruz. Orada da tamamen yeme alıştıktan sonra 0,5 gram ağırlığına geldikten sonra büyük havuzlara aktarıyoruz. Daha sonra yaklaşık iki ay sonra ise 5 gram ağırlığına gelince yavrularımızı pazarlıyoruz" diye konuştu.
"Yavru üretimi hassas bir şey"
Yavru yetiştirmenin çok hassas olduğuna dikkat çeken Arslan "Yavru yetiştirmek o kadar hassas bir şey ki, çok ilgi isteyen bir iş. Ben sabahın erken saatlerinde kalkarak çiftliğimin başındayım. Onlara bebek gibi bakıyorum. Bundan zevk alıyorum. Rutin olarak haftalık banyolarını yaptırıyorum. Havuzlar temizlenip yıkanıyor. Çok dikkat ve özen isteyen bir iştir. Bunu merakı olmayan insanın yapma imkanı yok. Bu mesleği sevmek gerek. Geçen yıl ki hedefimi tutturdum. Bu yıl ikiye katladım" diye konuşan Arslan şöyle devam etti: "Yeni yavru kaldırma havuzları için proje çalışmaları başlattım. Yeni havuzlar yapacağım. Yaz yumurtası alabilmek için kapalı sisteme geçeceğim. Bunun çalışmaları içerisindeyim. Gelecek yıl 7 ve 8'nci ayda tekrar sağım yapmayı planlıyorum. Bir anaçtan yılda iki kez yavru almayı hedefliyorum. Yetiştirmiş olduğum yavrular yüzde yüz dişi yavru. Bizden alınan bu yavrular 5 gramdan sonra sattığımız firmalar tarafından somona çevirerek büyütüp ihraç ediyorlar. Ülkemiz ekonomisine ise katkı sağlıyoruz"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.