İyi bir hafta geçirmenizi dileyerek bu haftanın ilk yazısına başlıyorum.
Antalya Hakkında diye bir sosyal medya platformu var.
Önceki gün burada Malatya’dan gelen bir depremzedenin kendisine gönderdiği yazıyı paylaştı. Malatya’dan gelen depremzede kardeşimiz 10 gündür ev aradığını, kiraların 8 ile 10 bin lira arasında olduğunu belirterek “Mülkün size ait olmadığının farkına ne zaman varacaksınız?” diye işe din sopasını da gösterip, “İlla sizin de mi felaket yaşamanız lazım?, illa sizin de mi çocuklarınız enkaz altında kalması lazım? Depremden kaçtık, Antalya’yı bir şey sanarak geldik. Fırsatçı memleketiymiş meğer. YAZIKLAR OLSUN” diye beddualarla süsleyip yayınlamışlar.
Bu paylaşımın altına binlerce yorum gelmiş.
Birileri depremzede kardeşimize hak verirken, birileri Antalya’daki kira fiyatlarının zaten böyle olduğunu ‘depremzedeye özel’ bir durum olmadığını, çok pahalı bir kent olduğunu yazmış. Kimileri ise bu beddualara ve sitemlere üzüldüklerini ifade etmişler.
Sevgili depremzede kardeşim, başına gelen doğal felaketten ötürü inanın sizler kadar bizler de burada çok üzüldük. İnsan sıcak çorba içemeye, sıcak evinde oturmaya utanır mı? Bizler utanarak, üzülerek ve çaresizlik içinde sizlerin kurtulması için Allah’ımıza yalvardık.
Enkaz altından her çıkartılan insan evladı için sevinç gözyaşları döküp, yardım toplamaya çalıştık. Bu ekonomik kriz içinde, pahalı bir kentte yaşamamıza rağmen, dişimizden tırnağımızdan ne arttırmışsak Antalya’lı olarak, Antalya’da yaşayanlar olarak sizlere destek olmaya çalıştık.
Yukarda söylediklerinin hepsini depremzede olarak yaşadıklarının karşılığında bir öfke patlaması olarak kabul ediyorum. Ama “Antalya’yı bir şey sanarak geldik. Fırsatçı memleketiymiş, yazıklar olsun” cümlesi var ya işte o olmadı sevgili kardeşim.
Sen bir şey sanmadın, Antalya zaten çok değerli bir kenttir ve içinde yaşayan herkes de en az sizler kadar değerlidir.
---
Antalya Büyükşehir Belediyesi meclisinde MHP grup sözcüsü Selçuk Senirli çok güzel konuşma yaptı.
Senirli, meclis konuşmasında yaşanan deprem olayının ardından “Antalya’nın da enkaza dönüşmemesi için; ölüm uykusundan uyanma zamanımız gelmedi mi...?
Bu depremden bari ibret alalım. Politik kaygılarımızı bir tarafa bırakalım.
Tarihe ve millete karşı sorumluluğumuz gereği, Türkiye ‘ye örnek olacak bir anlayışı kararlılıkla hayata geçirelim.
Başta deprem olmak üzere, her türlü afet için bugünden tezi yok her türlü hazırlığa başlayalım.
Malumunuz olduğu üzere bu mecliste defalarca dile getirdiğim, sağolsun Sn.Başkanımızın başlattığı “Deprem master planlamamızı “ hızlandırıp,bir an önce tamamlayalım.
Riskli binaları hızla tespit edip, taşıdığı tehlikelere göre sınıflandıralım.
Mevcut ve yeni yapılacak yapılarla ilgili kanunları, yönetmelikleri tavizsiz uygulayalım.
Her türlü önlemi alalım.
Yüksek güvenlikli yıkılmaz binalar yapalım.
Mesleki, insani, vicdani değerlerimizle, mesuliyet duygusuyla harekete geçelim.
Hızlı bir denetleme ağı kurarak, öncelikle kolonu kesilmiş binaları ivedilikle tespit edelim.
Bu tip binaları ihbar edenleri ödüllendirelim.
Binalarımıza ağır zarar verip, canımıza kast edenleri cezalandıralım.
Yapacağımız çalışmalarda bilim insanlarından ve uzman kuruluşlardan azami ölçüde faydalanalım.
Aidiyet bağı olanlar olarak bu şehrin tarihini, coğrafyasını çok iyi bilmek zorundayız.
Doğduğumuz ve doyduğumuz bu şehre ihanet etmeyelim.
Teşekkürler Sayın Selçuk Senirli.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.