1
  • BIST 9602.16
  • Altın 3440.779
  • Dolar 36.4087
  • Euro 38.1115
  • Antalya 8 °C

Kadınlar Günü’ne özel 80 milyon dal karanfil ihracatından 10 milyon dolarlık beklenti

Kadınlar Günü’ne özel 80 milyon dal karanfil ihracatından 10 milyon dolarlık beklenti
8 Mart Dünya Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaklaşık 80 milyon dal çiçek ihraç edecek olan Antalya, yaklaşık 9-10 milyon dolar arası gelir bekliyor.

8 Mart Dünya Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaklaşık 80 milyon dal çiçek ihraç edecek olan Antalya, yaklaşık 9-10 milyon dolar arası gelir bekliyor. Kadınlar için en fazla talep edilen çiçek türü ise kırmızı karanfil.

Dünya Kadınlar Günü gibi özel günlerde çiçek talebi artıyor ve üreticiler bu yoğun döneme aylar öncesinden hazırlanmaya başlıyor. Antalya, Türkiye'nin kesme çiçek üretiminde önemli bir merkez konumunda ve bu süreçte Avrupa pazarına yoğun ihracat gerçekleştiriliyor. Çiftçiler, özellikle kırmızı karanfil üretimine ağırlık verirken, diğer renklerdeki karanfiller de talep görüyor.

Çiçekçiler Birliği Dış Ticaret Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Göbüş, İhlas Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, Kadınlar Günü öncesi hummalı bir çalışmanın sürdüğünü belirtti. Göbüş, "Kadınlar Günü için şu an da yoğun satış ve sevkiyatların yapıldığı bir dönemden geçiyoruz, Avrupa'ya yoğun bir şekilde ihracatımız devam ediyor. Özel günlerde karanfillerin belli renklerine talep artıyor. Özellikle kırmızı karanfil bu dönemde en çok tercih edilen çiçek. Ancak her türlü karanfil, her çeşidi ve rengi gönderiliyor. Sevkiyatlar devam ettiği için rakamı şu an kesinleştirmek mümkün değil ama bir bir buçuk hafta sonra bu rakam kesinleşir. Tahminen 80 milyon dal civarında bir ihracat gerçekleşir. Mali değeri de 9-10 milyon dolar gibi bir rakama tekabül edebilir" ifadelerini kullandı.

Antalya'nın stratejik önemi ve lojistik avantajlar

Antalya'nın kesme çiçek üretiminde Türkiye'nin ihracat merkezi olduğunu vurgulayan Göbüş, "Antalya kesme-çekme üretiminin, ihraç üretimin merkezi. Antalya'da üretilen süs bitkilerinin yüzde 90'ı ihraç ediliyor. Hollanda ve İngiltere, karanfil gönderdiğimiz en büyük iki ülke. Bu ülkelerden diğer Avrupa ülkelerine dağıtım da hızlı şekilde gerçekleşiyor. Antalya'dan çıkan çiçekler yaklaşık 4-5 gün içinde Avrupa'nın merkezlerine kara yoluyla ulaştırılabiliyor. Bu da bizi rakip üretici ülkeler karşısında avantajlı kılıyor. Kenya ve Kolombiya gibi karanfil üreticisi ülkeler Avrupa'ya daha uzak olduklarından ürünlerini uçak ya da deniz yoluyla göndermek zorunda kalıyorlar. Bizim lojistikte sağladığımız bu avantaj pazardaki rekabet gücümüzü artırıyor" ifadelerini kullandı.

Ancak lojistikte bazı zorluklarla da karşılaştıklarını belirten Göbüş, "Kapıkule Sınır Kapısı'nda zaman zaman gecikmeler yaşanıyor ama yine de bunlar aşılabilecek problemler. Uçakla 3-4 saatlik bir mesafedeyiz. Avrupa'ya olan yakınlığımız bu tür sorunları aşmamızı kolaylaştırıyor. Yaklaşık 4-5 günlük bir kara yolu yolculuğuyla ürünlerimizi teslim edebiliyoruz" dedi.

İklim değişikliği ve üretim üzerindeki etkileri

Çiçekçiler Birliği Dış Ticaret Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Göbüş, iklim değişikliğinin üretim üzerinde doğrudan etkileri olduğuna dikkat çekerek, şu ifadelere yer verdi: "İklim değişikliğinin üretim üzerinde çok etkisi var. Bunlardan bir tanesi; havaların hızlı bir şekilde soğuması veya ısınması veya ani hava değişiklikleri. Geçtiğimiz yıllarda, Ocak ve Şubat ayının sıcaklık ortalaması bu yıllardan farklıydı ve buna göre ekim planlamamızı yapıp, üretimimizi belli aylarla sağlayabiliyoruz. Ama bunun yanında yağışların azlığı da bir etken olarak karşımıza çıkıyor. Bu sebeple daha az sulama ihtiyacı olan çiçeklere doğru yönelmemiz lazım, o konuda da birçok çalışmamız var. Yalnız karanfil değil, pazarın istediği, iklim şartlarının getirdiği değişiklikle alakalı diğer çeşitlere de kaymaya başladık."

Lütfi Göbüş, üreticilerin karşılaştığı en büyük zorluklardan birinin artan maliyetler olduğunu belirterek, gübre, tarım ilacı ve enerji maliyetlerindeki yükselişin, üretim maliyetlerini önemli ölçüde artırdığını ifade etti. Göbüş, İhracatı olumsuz etkileyen unsurların başında döviz kurları geliyor, gelirimiz yalnızca döviz karşılığı elde ettiğimiz gelir. Geçen yıl Ocak ayında, bu yıl başı arasındaki satış yaptığımız bölgeye, euro bazlı baktığımız zaman yüzde 11 buçuk yüzde 12 civarında bir artış söz konusu. Ama maliyetlere baktığımız zaman o artış kat kat daha fazlası. Bu da ister istemez sektördeki tüm arkadaşları etkiliyor. Kullandığımız ilacın, gübrenin maliyeti hızlı bir şekilde arttı ama gelirler aynı şekilde artmadı. Ayrıca iş gücü bulmakta da zorlanıyoruz. Tarım sektöründe çalışmak isteyen insan sayısı her geçen gün azalıyor. Bu durumu aşmak için daha teknolojik seralara yönelmemiz gerekiyor. Kontrollü seralarda hem üretim verimliliği artar hem de iş gücü ihtiyacı azalır" ifadelerini kullandı.

Göbüş ayrıca teşvikler konusunda da görüşlerini dile getirerek, "Devletin bazı teşvikleri var ancak bunları tam anlamıyla kullanmak mümkün olmuyor. Arazi parçalanması, hissedarlı tarlalar gibi yapısal sorunlar nedeniyle birçok yatırımcı bu teşviklerden yararlanamıyor. Özellikle Altınova gibi bölgelerde imar tehdidi altındaki arazilerde yeni yatırım yapmak zorlaşıyor. Bu tür yapısal sorunların çözülmesi gerekiyor" dedi.

Serada kadın emeği

Antalya'daki seralarda çiçek üretiminin büyük bir kısmı kadın işçiler tarafından gerçekleştiriliyor. Lütfi Göbüş, kadınların tarım sektöründeki önemli rolüne de dikkat çekerek, "Çalışan iş gücümüz kadınlarla ağırlıklı. Çünkü genelde onların daha çok tercih ettiği bir iş kolu. Bir de sanayi gibi, fabrika gibi ağır bir sektör değil. Ama yine de arazide çalışmak öyle kolay değil, onlar için de çok zor" şeklinde konuştu.

Yaklaşık 30 yıldır tarım sektöründe çalışan 50 yaşındaki Asiye Kılınç ise sabahları çocuklarını okula gönderdikten sonra serada çalışmaya başladığını belirterek, şöyle konuştu: "Sabah erken saatlerde seraya geliyoruz. Çiçekleri kesip, iç kısma getiriyoruz. Burada çiçekleri işleyip satışa hazır hale getiriyoruz. İşimi çok seviyorum. Binlerce çiçeğin arasında olmak bana mutluluk veriyor."

"Bir gecede açtıklarını görmek şaşırtıyor"

Çiçeklerle arasında özel bir bağ kurduğunu söyleyen Kılınç, "Çiçeklere çocuklarım kadar değer veriyorum. Onların büyümesini izlemek, açtıklarını görmek inanılmaz bir his. Bazen çiçeklerle konuşuyorum. Sabah geldiğimde bir gecede nasıl açtıklarını görmek beni şaşırtıyor. Doğayla iç içe olmak harika bir duygu" şeklinde konuştu.

Kadınların tarım sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Kılınç, "Serada çalışmak zor ama doğayla iç içe olmak insana huzur veriyor. Herkesin doğada çalışmasını tavsiye ederim" dedi.

Bu haber toplam 50 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2018 Antalya Haberal | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.