Dünden kaldığımız yerden devam edelim.

CHP Serik İlçe Başkanı İbrahim Demir’in telefon kayıtlarında söylediklerine göre CHP’li belediyelerde işe alımlar açıldığı zaman örneğin Döşemealtı Belediyesi veya Büyükşehir Belediyesi işe alım yapacaksa hangi birime kaç kişi alınacağıyla ilgili liste önce CHP İl Başkanlığına ve İlçe başkanlıklarına gidiyormuş.

CHP Serik İlçe Başkanı İbrahim Demir, yerel ağızla konuşmasında “Böyükşehir’e temizlik işçisi alınacak ama henüz bize liste gelmedi arkadaş. Muhittin’le aramızı eyileştirdik. İşe alınacak ama bak sen beni dinlemeyon. Liste geldiği zaman ben hemen varacaaan oraya, ben geldim arkadaş. Bak ben bu kapıdan bi çıktım mı, bi daha geri dönmecen decen” diyor.

Böylece neymiş efendim, CHP’li ilçe başkanlarının “Olur” vermediği hiç kimse CHP’li belediyelerde işe başlayamıyormuş!

Doğru mu? Doğru. . .

Temizlik işçisi, garson bile onlardan habersiz işe alınamıyor.

Öyle mi?

Bu itiraflara göre öyle,

Ak Parti İl Başkanı İbrahim Ethem Taş, geçtiğimiz günlerde yaptığı basın açıklamasında CHP’li belediyelerin borçlanma taleplerine hizmetlerin aksamaması ve Antalya’ya yatırım için onay verdiklerini, bakanlıklardan kendilerine sorulması üzerine bunlara hiç düşünmeden onayladıklarını açıkladı. Ve bunun talimatını da bizzat Cumhurbaşkanı tarafından kendilerine verildiğini söyledi.

Bu açıklaması, ileri çekildi, geri çekildi. Bu açıklama tersten bakarsan terse çevrilecek, düzden bakarsan düze çevrilecek bir açıklamaydı. Ama işin özünde şunu söylemeye çalışıyor, “Biz CHP’li belediyelere takoz olmadık” demeye çalışıyordu.

CHP İl Başkanı Nuri Cengiz, bu açıklamayı bir skandal olarak olarak değerlendirdi ve üzerinde tepindi mi?

Tepindi. .

Ağzını doldura doldura İbrahim Ethem Taş’a neredeyse “Sen kim oluyorsun da borçlanmalara onay verdiğini söyleyebiliyorsun. Kendini ne zannediyorsun” a getirdi mi eleştirilerini?

Getirdi. .

Peki Nuri başkan, bu ne?

Sizce bu bir skandal değil mi?

Anladığım kadarıyla CHP’li belediyeler nereye ne kadar işe alım yapacaksa size bildiriyor. CHP’li ilçe başkanları, milletvekilleri artık kimin ne kadar ağırlığı varsa, çevrenizde bulunan akraba-talukatı işe yerleştiriyorsunuz anlaşılan.

Hani sizler nepotizme karşıydınız? Liyakat, liyakat diye bağırıyordunuz. Akraba-talukat işini maşallah herkeslerden daha iyi yapıyormuşsunuz.

Bana gelen ses kayıtları elbette size de gelmiştir. Bu konuşmaları dinlediyseniz eğer CHP Serik İlçe Başkanı İbrahim Demir, kayınbiraderinin kızını derhal Konyaaltı Belediyesinde işe başlattığını anlatıyor. Kendi çocuğunu belediyede işe başlattığını, eşinin yeğenini işe başlattığını anlatıyor.

Yetmiyor, Ö.Ö. isimli kişi, CHP İlçe Başkanı İbrahim Demir’in yüzüne söylüyor, “Sen 11 kişiden daha belediyelerde işe sokacağım diye para almışsın” diyor.

Dünden bu yana CHP İL Başkanı Sayın Nuri Cengiz’den bu konuda bir açıklama gelir mi diye bekliyorum, adeta ölü taklidi yapıyor.

Ne oldu başkan?

Bak iddiaya göre ilçe başkanınız, genel başkanınız Kemal Kılıçdaroğlu’na götürdüğü hediyeleri bile rüşvet olarak almış. Bu konuda bile bir açıklamanız olmayacak mı?

Ö.Ö. ilçe başkanınıza bas bas bağırıyor, “Bu güne kadar senin Ankara’ya götürdüğün hediyelerin maliyeti bana 49 bin liraya mal oldu” diyor.

Demek ki, Ö.Ö. kalem kalem hesaplamış, hangi hediyeye ne kadar verdiğini. Yoksa 49 bin gibi küsuratlı bir rakam söylemez, düz hesap 50 bin lira derdi.

“Sayın Genel Başkanımız gelen hediyelerin faturasını isteyecek hali yok herhalde” diyebilirsiniz mesela

Çıkan haberleri, ortalıkta yapılan dedikodular görmezden gelmek, yazılır-çizilir ve unutulur taktiği uyguluyorsanız eyvallah..

Aynı şekilde, aynı ilçedeki başka bir olayı, her bulduğunuz platformda “500 bin lirayı kim aldı?” diye sorabiliyorsunuz.

Nur topu gibi elinizde yeni bir argümanınız var. Artık bunu da sorabilirsiniz “Kilimin parasını kim ödedi? diye. Daha ileri gidebilir, “Portakalı kim yedi? Limonu çorbaya kim sıktı? Mandalinaları kim meze yaptı?” diye.

Bunu da geçelim, CHP’nin il disiplin kurulu yok mu?

Bildiğim kadarıyla genel merkez disiplin kurulu üyesi Garip Erdoğan. Sayın Erdoğan, İbrahim Demir’in yakın arkadaşı olabilir ama bence partinin imajı ve güvenililirliği önce gelmeli. Siz bunları unutulmasını, konuşulmamasını isteyebilirsiniz ve parti disiplinini harekete geçirmezsiniz belki ama Sayın Garip Erdoğan’da herhalde bunları görmezden gelemez diye düşünüyorum.

Şimdi gelelim Büyükşehir’de itfaiye eri alımlarına…

Bildiğim kadarıyla 200 itfaiye eri alınacak ve günlerdir mülakatlar sürüyor. Binlerce kişi bu sınavlara katıldı ve en son 650 civarında pırıl, pırıl gençlerimiz mülakatlarda ter döküyor.

Bana gelen bilgilere göre 60 kişilik kadro sadece CHP İl Başkanı Nuri Cengiz olarak size tahsis edilmiş.

Bu iddia doğruysa eğer 60 kişilik listeyi kimlerin yakınlarından oluşturdunuz? Hangi kritere göre belirlediniz?

İtfaiye eri olacak 60 kişilik listede şanslı kimler var?

60 kişilik listede yer alanlar zaten işe alınacağını bilirken, geri kalan 140 gençi işe girebilmek için neden orada ter döküyor?

Başkalarını bu konuda eleştirirken, kendiniz aynı kayırımcılığı yapmanız, itfaiye eri olabilmek için can hıraş çalışan diğer gençlerin hakkına girdiğinizi bilmek sizi huzursuz etmiyor mu?

Sayın Cengiz, tüm şu yukarda yazdıklarım sizi hiç rahatsız etmiyor mu?