ATIN PARTİDEN
02 Ekim 2023 Pazartesi 11:46
İyi bir hafta geçirmenizi dileyerek bu haftanın ilk yazısına başlayayım.
Altınportakal Film Festivali ile ilgili yazılanları devam eden süreçte sadece takip ettim. İçimden hiç bu konuda yazmak gelmedi.
Bas bas bağırarak gelen bir krizi, pimini çekip Muhittin Böcek’in kucağına bırakıp kaçtılar.
Bu krizler başlamadan, ortalık elli altı olmadan festivalin basın toplantısından çıktım ve Altınportakal Film Festivali Yönetmeni Ahmet Boyacıoğlu’nun insanlarla konuşma tarzından tiksinerek, hislerimi 21 Eylül 2023 tarihinde bir yazıda kaleme almışım.
“Bu ödülleri kim veriyor?” başlıklı yazımda, jüri başkanının bile haberi olmadan “Farah Zeynep Abdullah’a ödül verilmesini eleştirerek Boyacıoğlu’nun insanlarla konuşma şekline karşı tiksinme duyguma rağmen çok ama çok naif bir dil kullanarak “Var ya, o festival direktörü Ahmet Boyacıoğlu’nun konuşma tarzını bir görmeliydiniz? Üstenci bir şekilde “Her şeyi ben bilirim, bilmezsem de ben bilirim” konuşma tarzına tilt oldum. Kendisini sinema ordinaryüsü zanneden bu adama bir de üste para veriliyor ya, ona yanarım” demişim.
Abdal’a malum olurmuş hesabı bu adamın yapacakları içime doğmuş gibi şom ağzımı açtım ve ABB’de görevli arkadaşlara çıkışta “Bu adam sizin başınıza bela olacak” dedim.
Benim şom ağzımdan değil, görülüyordu bu festivalde bir şeylerin kopacağı.
Sözde belgesel film daha çekilirken tartışmalar yaşandığı bilinmiyor muydu?
Bu festivalin ön jürisi yok muydu?
Şimdi eğri oturup, doğru konuşalım. Muhittin Böcek’in 4 yıldan bu yana hiç müdahale etmediğini sinema dünyasından tutun da bu sektörde olan herkes biliyordu. Böcek’in ne o belgeselden, ne de yarışmaya katılan filmlerden haberi vardı!
Zira Altınportakal yürütme kurulunun başında çok güvendiği G.S ve Anset Başkanı Cansel Çevikol vardı. Ne olursa olsun, herhangi bir durumda Böcek’e zarar gelebilecek bir şeyi engel olacağını düşünüyordu. Veya benim düşüncem böyle.
Ama o ara boşlukta ne olduysa oldu ve Muhittin Böcek pimi çekilmiş bombayı kucağında buldu.
Her kesimden ama en fazla da kendi cenahından Muhittin Böcek’i dövmek için fırsat bu bir fırsattı.
Vurun abalıya misali özellikle CHP’li sosyal medyadan, köşe yazılarından resmen başkanın üzerinde tepindiler.
Muhittin Böcek Antalya’da her yandan sıkıştırılırken, şaşırtıcı bir şekilde CHP Genel Merkezinden beklediği ve olması gereken desteği göremedi.
Böyle netameli bir konuda Böcek dayak yerken, genel merkezden hiç kimse araya girmek istemedi.
Bu arada Ahmet Boyacıoğlu denen adam filmin gösterimi iptal etti, olmadı geri aldı. Yok yeniden iptal oldu derken sonunda Festival komple iptal edildi.
Ohhh iyi de oldu be kardeşim.
Ama benim bazı şüphelerim yok değil. Bunları sizlerle paylaşmak isterim.
FETÖ Terör örgütünün yaptığı en iyi şey neydi?
Unuttuysanız hatırlatayım. Birbirinden bağlantısız olaylar üzerinden krizler çıkartıp, bu olayı Türkiye’ye konuşturmaktı.
Bu belgesel film neyi anlatıyor. İzlemedik ama duyduğumuz kadarıyla KHK ile işten atılan iki kişinin mücadelesini belgesel yapmışlar.
Bu belgesel eğer sessiz sedasız gösterim yapılsaydı vallahi izleyicisi olmazdı. Olsa, olsa aynı kaderi paylaşan KHK’lılar olurdu.
Doğru yerde ve doğru zamanda kriz çıkartıp, pazarlama ve piar çalışmasıyla belgeseli dünyaya duyurdular.
Ahmet Boyacıoğlu ve ön jüriden başlayarak yönlendirilen bir ekip olduğunu düşünüyorum. Bir şey bildiğimden değil; sadece ön sezi olarak bunu söylüyorum.
Ama ben bu müthiş piar çalışması karşısında şapka çıkartıyorum.
NOT 1: Muhittin Böcek'e sosyal medyada en fazla saldıran fetöcü olduğu bilenen hesaplardan geldi. Organize bir sistemle 50 bini aşkın paylaşım yapılmış. Çok iyi organizasyonla yapılan bu çalışma üzerinde durulması gereken bir konu. (Bireysel ve başka nedenlerle eleştirileri kast etmiyorum)
NOT 2: Ak Parti cenahından Muhittin Böcek’e gelen eleştirilere bakıyorsun. Belli bir seviyede.
Ama Altınportakal krizini fırsata çevirmek isteyen CHP’lilere ne demeli?
Anasının karnından kıçında CHP barkoduyla doğduklarına inananlar kendisini “ÖZ CHP’li” ilan edip, 20 yılı aşkın bir süreden bu yana CHP’de siyasetine devam eden Muhittin Böcek’e ağıza alınmayacak şeyler söylüyorlar.
Böcek’i aşağılamak için kelime dağarcıklarını genişlettiler.
Madem siz ÖZ-HAKİKİ CHP’NİN EVLADISINIZ, madem CHP’de sizden başka kimse CHP’li olamaz, olsa bile kapının önündeki besleme gibi sizin karşınızda el-pençe divan durması gerekiyor.
Madem bu kadar Böcek’İ hazmedemiyorsunuz atın partiden kardeşim.
Atın da sizde rahatlayın, Muhittin Böcek’de rahatlasın.