İyi bir hafta geçirmenizi dileyerek bu haftanın ilk yazısına başlayalım.

Geçtiğimiz haftayı Muratpaşa Belediyesinde pazarlarda zabıta yardımcısı olarak çalışıyor görünüp, Kepez’de meclis üyeliği yapan, üstelik onca emlakçı meclis üyesi varken “Mülkiyet değerlendirme komisyonunda” kendisine yer bulan gerçek mesleği aşçılık olan Hasan Sarı kardeşimizle sonlandırmıştık.

Bu hafta devam edelim.

Sizi yine birisini takdim edeceğim.

Yine CHP ve yine Kepez Belediyesi meclis üyesi..

BARIŞ ŞENYURT

Bu arkadaş Antalya Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Kontrol Daire Başkanlığına bağlı ‘Atık yönetim Şube Müdürlüğü”nde çalışıyor  ama Kepez Belediyesinde meclis üyesi olarak seçilmiş.

Ha bu arkadaş Kepez Belediyesinin resmi internet sayfasında dürüstçe 'Antalya Büyükşehir Belediyesinde çalışıyor' diye yazmış. Hakkını yememek lazım.  

Yani sizin anlayacağınız bu arkadaş da Antalya Büyükşehir Belediyesinin kendisine verdiği maaş kartını bankamatiğe takıp kullanıyor. Bunu da açıkça beyan etmiş oluyor. 

Resmi olarak ay sonunda imzasını atıyor mudur?

Atıyordur!

Hatta fazla mesai bile alabiliyordur belki de

CHP’nin sıkı partililerine sordum, kimse öncesinde tanımıyor ama bu arkadaşı meclis üyesi olduktan sonra tanımışlar.

(Ki onlar partinin içinde olanların ayakkabı numarasına kadar her şeylerini bilirler)

Atık Yönetim şubesinde ne iş yapılır?

“Atıklar toplanır. Yani çer-çöp, tıbbi atık v.s atıklar toplanır”

Peki bu arkadaşın “Atık şubesinde çalışıyor” olmasının haricinde alameti farikası ne ola ki, kafadan meclis üyesi yapılmış?

ABB Başkanı Muhittin Böcek’in bundan haberi var mı?

Günahını almayayım inanın bilmiyorum.

Ama benim bildiğim o belediyeden Muhittin Başkanın haberi olmadan yaprak kımıldamaz!

Nitekim onun onayı olmadan da Barış Şenyurt isimli kendi emrindeki çalışanı belediye meclis üyesi adayı bile yapılmazdı.

İl Başkanı Nail Kamacı’nın bundan haberi var mıydı?

Onun da günahını almayayım bilmiyorum.

Ama Nail Başkan, bir komutan edasıyla, üstlerden gelen emirleri yerine getirmiştir.

Ben bu arada açtım telefonu kendisine sordum.

(Böyle bir nezaketsizlik yapmazdım ama sabah sabah benim de afyonum patlamamış herhalde telefonu açar açmaz, karşımdaki kişiye kendimi tanıtmadan ‘siz büyükşehir belediyesinde çalışıyor musunuz’ diye kafadan sorunca adam önce bir afalladı. Sonra defalarca özür dileyerek kendimi tanıttım ve sorumu yineledim. Barış Şenyurt’da bana telefonda buna cevap veremeyeceğini ama Kepez Belediyesine gelirsem bir çay içip konuyu açıklayabileceğini söyledi. Mesai saatinden sonra İnşallah bir gün giderim)

Her neyse konumuza geri dönelim.

Gerçekten kendisini partisine adayanlar, parti adabıyla yetişen CHP’li arkadaşlar sizin “Hak-Hukuk-Adalet” diye kendinizi boş yere yoruyorsunuz, bu sloganların içi boş demem ondandır.

Bir çok CHP’li belediyelerde Barış Şenyurt, Hasan Sarı gibi böyle bir sürü meclis üyesi var.

Onca eğitim almış, geçmişleri alanlarında başarılarla dolu insanlar partilerine canı gönülden bağlılar ki bir şeyleri değiştirme imkanına sahip olacaklar, itaat etmeyecekler diye meclis üyeliğine bile kabul edilmiyorlar.

Kepez Belediyesinin meclis üyelerinin yarısı maalesef ilk veya orta okul mezunu adamlar.

Sadece grubun aldığı kararlar gereği “Kaldır eli, indir eli” görevi yapıyorlar.

Parti içindeki dayıları kendi uzantıları olarak bunları çeşitli belediyelere meclis üyesi olarak yerleştirmişler.

Genel Başkan Özgür Özel’in çağrısına uyan partili gençler işte bu adamlar meclis üyesi olsunlar, milletvekili olsunlar diye şimdi cezaevlerinde bedel ödüyorlar.

Onlar ise konforlu alanlarını daha da konforlu hale getirme derdindeler.

Partili gençler, partinin tabanındaki arkadaşlar, gerçek partililer siz önce parti içinde size yapılan haksızlıklara karşı bir mücadele başlatın da onu görelim önce. .

Mesleklerini küçümsediğimden değil kesinlikle. Alnının teriyle çalışan herkese çok ama çok büyük saygım var. Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu partili kardeşimiz, pazarda domates satarken,  belediyelerin bankamatiğinden para çeken, aşçısı, zabıtası, atıkçısı meclis üyesi olsun. 

Belediye meclislerinde her kesimden meclis üyesi olsun arkadaş da, 

Hak-hukuk-adalet bunun neresinde?

NOT: Muratpaşa Belediyesi Zabıta Müdürü Metin Taylan Dikmen, az sonra göndereceği istifa dilekçesinin örneğini hali hazırda gönderemedi.

Zabıta müdürü Taylan bey herhalde, Hasan Sarı kardeşimize “Ya sen maaşını almaya devam et. Ben de tutanak tutulursa yırtar atarım. İki gün sonra unutulur bu durum.” Mu dediniz acaba?

Elbette haklısınız, iki haber yapıldı diye padişahın kürdancıbaşısının yeğeni istifa ettirilir mi?