BU KADAR BASİT!
24 Haziran 2024 Pazartesi 10:28
İyi bir hafta geçirmenizi diliyorum. Bu sıcaklarda ne kadar iyi olabilirse artık.
Şu Sarısu piknik alanıyla ilgili olarak mevzuyu duymuşsunuzdur.
ABB Başkanı Muhittin Böcek, bayram önü resmi sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamada “2006 yılında Antalya Büyükşehir Belediyesi, Sarısu Mesire Alanı'nı 29 yıllığına Orman Genel Müdürlüğü’nden kiralamış olmasına rağmen Nisan 2016’da bölgeyi 'tip c’den 'tip d’ye çevirmek için süresi bitmeden sözleşme iptal edilmiş, bu iptal öncesinde 15 milyon 340 bin TL yatırım yapıldığı için tarafımızca dava açılmıştır. Davamız devam ederken Orman Genel Müdürlüğü 12 milyon 340 bin TL bedelle yeniden ihaleye çıktı. Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak ihaleye girerek 12 milyon 400 bin TL’ye ihaleyi kazandık.
İhaleyi aldığımız için sorunun çözüldüğü belirtilerek davayı geri çekmemiz istendi, kamu ve halkın yararı için davadan çekildik. Bugün ise kazandığımız söz konusu ihale, gerekli rekabet koşulu oluşmadığı bahanesiyle iptal edildi.
Sarısu Mesire Alanı'nı siyasete alet eden, halkın hakkı olan bu çok değerli alanı, ihale bedelinden fazla bir ücretle kazanmamıza rağmen ihale iptaliyle halkın elinden alan, ihaleyi aldığımız için kazanacağımız davadan çekilmemizi talep ederek halka adeta tuzak kuran bu zihniyeti kınıyor, yasal haklarımızı sonuna kadar kullanacağımızı belirterek, Sarısu Mesire Alanı'nın gerçek sahibi olan halkımıza bu haksız durumu saygılarımızla bildiriyoruz” dedi.
Bu açıklamanın ardından özellikle gazeteci kimliklerinin önüne ‘muhalif’ titrini ekleyen ve bunu bir onur nişanesi gibi taşıyan bazı meslektaşlarım ‘Devlete’ verip veriştiriyorlar.
Hele bazıları Muhittin Böcek gibi bir isminin büyüklüğüne artık şapka çıkartıp, daha düne kadar ‘Böcek’mi? Aman aman’ diye yaptığı her şeyi, söylediği her kelimeyi eleştirip “Dolmuşçu, şoför parçası” diye aşağılamaya çalışanlar bir bakıyorum artık Sayın Böcek’in gücünü kabullenip hizaya girmişler.
Büyükşehirle ilgili her hangi bir yazımdan sonra bıyık altından gülerek “Sen Muhittin abini seversin” diye bana imalı laf geçirmeye çalışanların neredeyse tamamı Böcek taraftarı olmuş da benim haberim yok.
“Devlet tuzak Kurar mı?” sorusunu bellemişler herkes bunu yazıyor.
Asıl sorulması gereken soru şudur: “Devletin hangi kademesinde lafla iş yapılıyor? Ak Hüseyin’in değirmen damımı belediye veya Tarım ve Orman bakanlığı?”
Açıklamanın hiçbir yerinde “Davanızı geri çekin” diyen bir isim açıklanmıyor.
Ne dediler mesela?
Tarım ve Orman Bakanı Sayın İbrahim Yumaklı, ABB Başkanımız Sayın Muhittin Böcek’i arayıp, “Bizim oğlan, ihaleyi nasılsa aldınız. Hani sizin açtığınız bir dava vardıya. Hah işte o davayı da geri çekiverin” mi dedi acaba?
Başkanımız da “Amaaan ibraaam abi lafı mı olur?” deyip, Genel Sekreter Cansel Çevikol’a talimat mı verdi?
Büyükşehir Belediyesinin genel sekreteri belediyecilik konusunda artık uzmanlaşmış bir isim olan Avukat, yani hukukçu Cansel Çevikol böyle bir tuzağa nasıl düştü?
O’da çok iyi biliyor ki, yazılı olmayan hiçbir şeyin ne mahkeme, ne de devletin hiç bir kademesi önünde hiçbir geçerliliği yoktur!
Siz neden ihale onaylanıncaya kadar davayı devam ettirmediniz de, hemen gidip kendi açtığınız davadan vaz geçtiniz?
Aceleniz neydi acaba?
Sorması ayıp olmasın ama davadan vaz geçmek başka bir planın bir başka adımımıdır yoksa?
İhaleyi kimin alacağı konusunda uzlaşıldı mı acaba?
Danışman Cem Oğuz’da çıkıp açıklama yapıyor. Açıklamanın türkçesi şu “Hain avcılar bize tuzak kurdular. Bizde o kadar hukuk bilgimize, yılların tecrübesi ve kurt politikacı olmamıza rağmen pusuya düştük. Bayram süresince çöpleri toplayıp, hizmet veririz. Ondan sonra orayı piknikçiler, tatilcilerin çöpleriyle kirletecekler. Ortalığı b.k götürecek. Sosyal medyada filan kalkıp bize laf söylemeyin e mi!” diyor.
Ellerindeki ipi, dişlerine düğüm atıp, takmışlar. Şimdi yeniden dava açacaklarını söylemişler.
Dava demek, kağıt kürek işleridir.
Boş verin siz uğraşmayın öyle şeylerle.
Nasıl olsa vazcayacaksınız.
Ama bu halkı da isim vermeden, resmi kayıtlı, evraklı olarak 'Davanızı geri çekin' yazısı elinizde olmadan "Öyle dediler de ondan davayı geri çektiydik. Devlet bize tuzak kurdu, pusuya düştük" gibi şeyler söyleyerek bari aklımızla alay etmeyin.
Bu işin sonunda birileri devasa Sarısu piknik alanı için yapılacak ikinci ihalesine girip ve alırsa eğer o kişinin kimliğini öğrendiğimiz gün, tüm mesele ayan-beyan ortaya çıkacaktır.
Bu kadar basit!