Muratpaşa Belediyesi, alel acele bulabildikleri kreş alanları, semt spor alanlarını, lise alanlarını ellerinde ne varsa satıyorlar.

Hani bazen pazarlama taktiği olarak dükkanın kapısına yazarlar ya, “Patron çıldırdı. Bir halı alana 2 halı bedava” misali.

Muratpaşa Belediyesinde de adeta “Patron çıldırdı”

Geçelim onu Muratpaşa Belediyesi'nin Narenciye Caddesinde ve narenciye bahçesine yanındaki lise alanının icra yoluyla satışa çıkartılmasının hemen ardından Vakıflar Bölge Müdürlüğü de aynı bölgedeki 60 dönümlük narenciye bahçesini kiralama ihalesine çıktı. 

Sizce bu iki alanla ilgili birileri bir hesabın, yatırımın peşine düşmüş olmasın!

Belki tesadüftür ama bu kadar tesadüfe işkillenirim ben

Biliyorsunuz geçtiğimiz yıllarda burayı fahiş fiyata kiralayan arkadaş, kirayı çıkarabilmek için ağaçları sökmüş yerine beton atıp, halı saha yapmıştı.

Yıllarca emek emek yetiştirilen mandalina, portakal, limon ağaçları özellikle sulanmayarak yazın o sıcağında kurutmuşlardı. “Ağaçlar kurudu. Bizde söktük, kirayı çıkarabilmek için halı saha yaptık” diyebilmek için.

Kamuoyunun tepkisi üzerine elbette halı saha işi yatmıştı. Vakıflar Bölge müdürlüğü gelen tepkiler üzerine kiracı ile sözleşmeyi fesih etti.

Şimdi geldik bu yıla ve yine aynı terane.

Vakıflar bölge Müdürlüğü 60 dönümlük limon, portakal ve mandalina bahçesini aylık tamı tamına 150 bin törkiş lira, yıllık 1 milyon 800 bin liraya ihaleye çıkıyor. Daha bunun arttırımı var

İhale ile iş bitmiyor. 54 bin teminat yatırılacak, sözleşme yaparken de 360 bin lira ek teminat talep ediliyor.

Vakıflar Bölge Müdürlüğünde narenciye bahçesine aylık 150 bin lira kira bedeli biçen memurun hiç mi hesap bilgisi veya piyasa bilgisi yok desem o da değil.

E o zaman sadece bir mevsim 60 dönüm bahçeden toplanacak narenciyenin edeceği ne kadar olabilir?

Bunu herkes az-çok bilir.

Bir çiftçi gelecek, bahçeyi aylık 150 bin liraya kiralayacak. İki yıldan bu yana bakımsızlıktan zaten çoğu kurumuş ağaçları sökecek. Yerine yeni fideler dikecek. Sulayacak, ki su için hem Asat’a para ödeyecek, hem de suyu yerden çıkarmak için elektrik parası ödeyecek. Fidelerin altlarındaki toprağı havalandırıp, gübreleyecek. Bunun için tek başına yapamayacağı için işçi tutacak.

Narenciyelerin belası Akdeniz sineği ve başka haşereler için ilaçlayacak. Tarım ilaçlarının yanına yaklaşılmıyor.

Her neyse 3-5 yılda o fideler de büyüyecek ve meyve verecek de bizim çitçi satıp para kazanacak.

Ve bizim çiftçi bu arada her ay 150 bin, her yıl 1 milyon 800 bin törkiş lira Vakıflar Bölge Müdürlüğüne ödeme yapacak.

Bu hesap sizce mantıklı mı?

Elbette başka planlarınız yoksa aklı başında bir iş insanı olsa buraya para yatırmaz çünkü ölü yatırım olarak bakar.

Çiftçi zaten bu parayı verip kiralamaz. Gider 10 dönümü bin liradan Topallı, Aksu, Serik tarafından tarla kiralar.

Peki burada amaç nedir sizce?

Mesela ben kiralayacak olsam bu araziyi, ağaçlardan elde edeceğim narenciyeden bu kadar gelir elde edemeyeceğimi bildiğim için para kazanacak başka yatırımlara bakarım. Halı saha yapmaya kalkan kiracı gibi ben de kır düğün salonu, çay bahçesi, bir tarafına havuz gibi şeyler yaparak kirayı çıkarıp, kendime de para kalması için, başka yatırımlara yönelirdim.

Böyle olunca düğünde oynamaları için yapılan pist için ağaç keserim, havuz için mandalinaları köklerim. Çay Bahçesi için mis kokulu canım limon ağaçlarını yok ederim.

Değil mi ama?

Bana kalırsa galiba Vakıflar Bölge Müdürlüğü aslında bu narenciye bahçesini yok etmek istiyor.

Yoksa ihale şartnamesine “limited şirket” ise şöyle, dernek ise böyle, şahıs ise şu şekilde diye belge isteyeceğine önce çiftçi olduğuna dair Tarım İl Müdürlüğünden belge isterdi.

Reel piyasa gerçekliğinden uzak, kiralayacak kişiyi çiftçilikten başka her şey yapmaya zorlayan fahiş ve abuk kira bedeli belirlenmezdi diye düşünüyorum.

Kesinlikle inancım bu yönde. Antalya Vakıflar Bölge Müdürlüğü kentin ve yüksek yüksek apartmanların arasında bir vaha gibi kalmış bu alanla ilgili başka planlamaları olabilir derken en alttaki madde dikkatimi çekti.

Daha önce Narenciye Bahçesi olarak geçen alanın vasfı “Ziraat-Narenciye bahçesi” oluvermiş.

Yukarda da söyledim ya, belediye lise alanını satışa çıkartıyor, vakıflar bölge müdürlüğü son anda 60 dönüm alanı kiralamaya çıkıyor. 

Hadi bakalım kiracısına hayırlı olsun da bundan sonra orada neler olacak takip edelim. Ziraat derken neyi kast ettiğini, neler yapılacağını süreç içinde göreceğiz.

Bence Narenciye Bahçesini Vakıflar Bölge Müdürlüğü uhdesinden çıkartıp, tüm Antalya kurumlarının dahil olduğu konsesyum ve Ticaret Borsasına verilmesi lazım.

Tıpkı Zeytinpark gibi yaşatılması gerekiyor

Ha bu arada ilgilenenlere duyuralım. ihale 27 Ağustos günü Vakıflar Bölge Müdürlüğünde yapılacak.