KÖŞEBAŞI

Günlerdir CHP'li belediyelerde hummalı bir çalışma var. CHP'li belediye başkanları, genel merkez yetkilileri her ne kadar "Biz kimsenin ekmeği ile oynamayacağız. Ancak adam işi yerine militanlık yapıyorsa o zaman başka. Parti militanıyla işimiz olmaz" diyerek açıklamalarda bulunsalar da işten çıkarmalar ilk olarak üst düzey bürokratlardan çok işçilerden oldu.

Antalya'daki olayı şöyle anlatayım size. Öncelikle bildiğim yerden gideyim. Muratpaşa Belediyesinde mini revizyonlar geçiriyor. Konyaaltı'nda ise durum farklı. Konyaaltı'nda Semih Esen kendi ekibini kurmaya çalışıyor. Kimseyi işten filan atmayı canı istemiyor. Çünkü böyle bir durumda karşısına hem Muhittin Böcek'i alacak, hem partilileri. Bu nedenle kendi ekibi, meclis üyelerinin söz verdikleri, partililer filan en fazla Konyaaltına 100 civarında işçi, müdür v.s alınabilecek.

Ama ortaya Aykut Erdoğdu olayı çıkıyor. Antalya'da onca insan, partililer iş beklerken CHP Genel Başkanı Yardımcısı Aykut Erdoğdu'nun yeğeni paraşütle özel kalem müdürü koltuğuna oturuveriyor.

Büyükşehir kaynayan kazan. Bir taraftan işten çıkarılacaklar listesi hazırlanıyor. Bu liste hazırlanırken inanılmaz bir şey yaşanıyor. Bazı personel kendisini kurtarmak için liste hazırlayanlara gidip, omuz omuza çalıştığı, nafakasını kazandığı arkadaşını ihbar ediyor. "Bizim birimdeki filanca kişi, AK Partili filan kişinin torpili ile işe girdi, falanca kişi AK Parti yönetim kurulundaki falancanın yeğeni, şu kişi Ak Parti'nin mitingine gitti, şu gönüllü bayrak astı. Hatta sosyal medya hesabında Reis'in fotoğraflarını yayınlardı" gibi buna benzer en alçakca işi yapıyorlar. Liste hazırlayanlar ağızları kulaklarında belediyedeki militanları tespit ettik deyip, sürgün ve işten çıkarmaları yapıyorlar.

Yazık çok yazık!

BÜYÜKŞEHİR'İN ABONE LİSTESİ

Günlerdir Antalya medyasında Büyükşehir belediyesinden internethaber sitelerine ödenen paralar ile ilgili yazılar çıkıyor. Listede ismi olanlardan birisi de bana ait Antalyahaberal.com sitesi.

Dün arkadaşlarla bunun mavrasını epey döndürdük. Sevgili arkadaşım Cem Çon ile birbirimize sürekli takılırız. "Maşallah" dediğimiz 40 gün yaşıyor diye. Ben internet haber sitesi açtım Büyükşehir benim siteme abone oldu. 5 yıldır herkes tıkır tıkır parasını alırken, benim kötü kaderim nedeniyle 6. ayında tüm herkesinki bir anda iptal oldu.

Beni tanıyanlar bilir. Meydan Akdeniz gazetesini maddi imkansızlıklar nedeniyle kapattıktan sonra yaşamam ve borçlarımı ödemek için çalışmam gerekiyordu. Ancak bir çok yayın kuruluşu benim gibi birisinin ismine bünyelerinde yer vermek istemezler. Hak vermemek elde değil. Çünkü bu kentte bir çok insanın çıkar tekerine çomak sokmuş birisiyim. Zamanında içlerinde milletvekili, belediye başkanları olan bir heyetin çalıştığım gazetenin İstanbul merkezine giderek beni işten kovdurmak isteyenleri bile bilirim. Bu nedenle kimseye bu konuyla ilgili söz söylemem Birisi cesaret edip çalıştırmaya kalksa eminim bir çok kurum ve kuruluşun başındakiler o medya grubuna tavır alacaklardır.

Yazabileceğim tek yer vardı internet haber sitesi. 3 bin lira civarında para ödeyerek kendime ait bir internet haber sitesi kurdum. Birisi üniversiteli iki arkadaşımız haber sitesine haber yükleme işlemlerini filan yapıyor. Sosyal medya hesaplarını yönetiyorlar. Onlara da bu güne kadar 3-4 bin lira civarında para vermişimdir. Büyükşehir siteme aylık bin lira ile abone oldu. 6 ayda aldığım para 6 bin lira. Kestiğim faturanın KDV'su, şirketin gelir vergisi filan hepsi sırtıma kaldı.

Yani yine gudubetliğim üzerimdeydi ve bu işten de zarar etmiş oldum.

Yeter artık! Kim beddua ettiyse alsın artık geriye. Kimin ahını aldıysam, ne iş yapsam elimde kalıyor, bir fazla borçlanarak çıkıyorum işin içinden.