İyi ama serin bir hafta geçirmemizi dileyerek bu haftanın ilk yazısına başlayalım.

Sıcaklardan beynim tandırda pişen kelle gibi ortalıklarda geziyorum. Ateşin üzerindeki tezgahdaki kelleden tek farkım, dişlerim sırıtmıyor.

Geçenlerde Büyükşehir Belediyesinin gurmemi, Food Fest’mi adını da tam söyleyemiyorum sizin anlayacağınız yeme-içme, hoş geçme festivalinin tanıtım toplantısına gittim.

Herkesin yerlere göklere sığdıramadığı Şef Danilo Zanna’lı basın toplantısının tanıtımını Oylum Talu diye bir hanımefendi yapıyordu. Hanımefendi kibar, kibar sunumunu yaparken iki de bir “Tavşan kalbi” diyor.

Ne diyor bu diye kulak kesilince aslında bizim Antalya’nın meşhur “Tavşan yüreği” zeytininden bahsediyormuş. Antalya şivesiyle diyecek olursak “Davşan yüreee” zeytini yani. Dedik ya, kibar kadın. Bizim yüz yıllık ‘Davşan yüreeenin’ adı kibarlaştırınca oldu mu size “Tavşan kalbi”

Buna da şükür. Tavşanı unutmamış. Tavşan kalbi derken biz denginden anladık. Yoksa “Kedi böbreği” de diyebilirdi.

Yanımdaki arkadaşlarla Danilo Zanna'nın bu toplantıya katılmak için ne kadar ücret aldığını konuştuk. Ama fiyat çıkartamadık. 'En az bir 45-50 almıştır' derken, bu işleri bilen bir ablamız, 'O paraya selam bile vermez' dedi. 

Tahminlerimiz bile fakir!

Toplantıya TESK Başkan v. Ve AESOB Başkanı Adlıhan Dere, Borsa Başkanı Ali Çandır gibi isimler de katılmıştı.

Toplantı biterken Ali Çandır’la karşılaştık. Narenciye Bahçesinin kiralama mevzusunda Zeytinpark’ı yaşatması, yenilikler getirmesi, marka oluşturmasını düşünerek Ticaret Borsa’sına seslenmiştim.

Sayın Çandır bunu “Bize görevi tebliğ etmişsin” diye yorumladı.

“Görev tebliğ etmek haddim değil. Ama Zeytinpark’taki çalışmalarınızı görünce burayı da ancak siz kurtarabilirsiniz diye düşünmüştüm. Sizi kızdırdım galiba” deyince toparladı ve “Yok canım, kızmadım. Bize böyle bir şey söylenmesi bile bizim için onur verici bir şey” dedi.

Dedi de, aslında dili öyle dedi yani. . Kalbi ne dedi bilmem. .

Masanın başında Beymelek lagününde yetişen Mavi Yengeç vardı. Yani bizim dilimizdeki adıyla ‘Kıstırgeç’i yerleştirmişler. Tepedeki minik gözüyle zaman zaman göz göze geldik. Elimi uzatsam sanki parmağımı kıstıracakmış gibi bakıyordu bana.
Kim yerse yesin, ama tövbe Allah ben o kıstırgeçi hayatta yemem.

Şöyle bir baktım epey zengin bir yemek kültürümüz varmış bizim.

Neyse, festival başlayınca gidip yeyin-için, eğlenin gari başka ne diyeyim.

NOT 1: Antalya siyaset sahnesine Muhittin Böcek ve Özgür Özel destekli paraşütle inen Aksaray’lı Müge Gezginci Ünsal hanımefendi Konyaaltı Belediye Başkan yardımcısı olarak geçtiğimiz günlerde almış yanına belediyenin eğitimli ciciş köpeklerini sosyal medyadan duyuru yapıyor. “Katletme” diyerek başladığı yayınında, yeni çıkan başıboş hayvanlarla ilgili yasaya kafa tutarak “Katliama asla ortak olmayacağız” diyor.

Eh be ne diyeyim?

Bu hanımefendi bir de hukukçu iyi mi?

Bu meclis üyesi ve belediye başkan yardımcısı hanımefendiye anlayabileceği gibi tane tane yazayım.

Beğenmediğin iktidarın çıkardığı “Kişisel verileri koruma güvenliği” için Ak Partili belediyelerin, belediye başkanların kapısında bekleyip, ücreti mukabilinde danışmanlık hizmeti verirken iyi, ama halkın yüzde 82’sinin “Sokakta başıboş köpek istemiyoruz” dediği çıkarılan yasayı uygulamayacaksınız öyle mi?

Hanımefendi kendin istediğin gibi yapabilirsin ama Belediye Başkan vekili koltuğunda oturduğun süre içinde kusura bakma seve seve o kanunu uygulayacaksın. 

Sokaktaki başı boş hayvanları toplayacaksın. 

Hanımefendi talimat vererek odanıza getirttiğiniz belediyenin eğitimli köpeklerinden değil sokaktakiler. Sen ciciş köpeklerle poz verebilirsin ama çık bakalım sokağa en az 50-60 kiloluk, arka ayağının üzerine kalktığı zaman benim boyumu aşan, çeneleri en az 20- 30 ton basan ve sokaklarda çiğ etlerle beslenen başı boş köpeklerle dolu.

Bu arada hanımefendi, pislik içindeki başı boş köpekle fotoğraf çektirmemiş.

İğrendiniz mi acaba? Neden ona da şöyle doya doya sarılmadınız?

Bir hukukçuya hiçbir zaman haddimi aşıp, kanun hatırlatması yapmak gibi densizlik yapmadım bu güne kadar.

Yine de hukukçu kimliğiniz önünde haddimi aşmış olmadan size TCK 257’yi hatırlatmak isterim

Siz de çok iyi biliyorsunuz ki, TCK Madde 257- (1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” Der kanun.

2. fıkrasında ise Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Daha bunun halkı suça teşviki var, daha bunun anayasal düzenine karşı gelmesi var.

Yok öyle marjinal takılan üç-beş kişiye şirin gözükmek, alkış almak için kanunu uygulamayacağınızı beyan etmek.

Eşinizle birlikte bir önceki dönem Ak Partili Kaş Belediyesine danışmanlık hizmeti vermenizden sonra bu dönem Belediye Başkan yardımcısı olunca bal tutan parmağını yalar misali Antalya’da ne kadar CHP’li belediye ve şirketleri varsa danışmanlık hizmeti vermeye başlamışsınız.

KONYAALTI BELEDiYESi, KONYAALTI BELEDiYESi PERSONEL LTD.STi, KONYAALTI BELEDiYESi FESLiKAN A.S. KEMER BELEDiYESi, KEMER BELEDiYESi PERONEL LTD.STi, FiNiKE BELEDiYESi, FiNiKE BELEDiYESi ALTIN PORTAKAL A.S., DEMRE BELEDiYESi, DEMRE BELEDiYESi A.S., ELMALI BELEDiYESi, ELMALI BELEDiYESi EBTON A.S.,ALANYA BELEDiYESi PERSONEL LTD.STi.,KAŞ BELEDiYESi, KAS BELEDiYESi LiKYA A.S.

Sizi çok sevdiğini zannettiğiniz genel başkanınız Özgür Özel’de başkanvekili seçilir seçilmez, CHP’li belediyelerin bütçelerinden eşinizin şirketine destek yağdığını öğrenince ne diyecek çok merak ediyorum.

Bal tutan parmağını yalar da “Paranın dayanılmaz hafifliğine” siz kendinizi biraz fazla kaptırmışsınız.

NOT 2: Konyaaltı Belediyesinin Saygıdeğer Başkanı Cem Kotan, Konyaaltı Belediyesinin belediye başkanı siz değil misiniz? Neden böyle netameli bir konuda, kanuna karşı gelme açıklamasını başkan yardımcınız yapıyor?

Size danışmadan böyle bir açıklama yaptıysa, ekibinizi iyi yönetin ve o belediyede patronun siz olduğunu hissettirin.

Yarın bir vatandaş da “Ben emlak vergisi kanunu, kan emici kanun olarak görüyorum. Bu nedenle yasayı uygulamıyorum. Konyaaltı Belediyesine emlak vergisini ödemiyorum” derse ne olacak?

Sizin beğendiğiniz kanun uygulanacak, beğenmediğiniz uygulanmayacak öyle mi?

Ha bir de dün olmadan bu gün Belediye Başkan yardımcınız bakınız görev yaptığı belediyeye danışmanlık yapıyor. Hem belediyenin, hem de hem personel, hem feslikan şirketinizin danışmanlığını nasıl yapabiliyor?

Danışacak başka şirket bulamadınız mı?

Bir de belediyenin kasası boş diye söyleniyorsunuz.

Bana inanmayan, Müge Gezginci Ünsal’ın danışmanlık şirketi diye baksın, hazreti google’de hepsi teker teker yazıyor.

Öfff kendimi kaybettim, fazla atarlandım galiba.  

Daralıyorum böyle tiyatro oyunlarında