Antalya Haberal

Davut Çetin’den Mart Ayı Enflasyonu Değerlendirmesi

05 Nisan 2021 Pazartesi 23:41

Davut Çetin’den Mart Ayı Enflasyonu Değerlendirmesi

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ve Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Mart ayı enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.  Açıklamasında maliyet enflasyonundaki yükselişe vurgu yapan Başkan Çetin, “2001 sonrası en yüksek Mart ayı üretici enflasyonu ile karşı karşıyayız. TÜFE ve Yİ-ÜFE makası açılmaya ve üretici üzerindeki baskıyı artırmaya devam ediyor. Bu koşullarda ekonomiye ilave maliyet yaratmamalı, salgını en kısa sürede yenmeye odaklanmalı, mağdur kesimlerle dayanışmaya önem vermeliyiz.” dedi.

Başkan Davut Çetin açıklamasında şunları kaydetti:

“2021 Mart ayı enflasyonu bir önceki aya göre TÜFE’de yüzde 1,08, Yİ-ÜFE’de yüzde 4,13 olarak açıklanmıştır. Yıllık enflasyon ise tüketici fiyatlarında yüzde 16,19, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 31,20 olmuştur.

Harcama grupları itibariyle bir ay önceye göre en yüksek artış yüzde 3,70 ile “sağlık” grubunda  gerçekleşmiş, bunu yüzde 2,77 ile “eğitim”, yüzde 2,60 ile “lokanta ve oteller” grupları izlemiştir. Yıllık bazda ise en yüksek artışların sırasıyla yüzde 24,85 ile “ulaştırma”, yüzde 23,64 ile “ev eşyası” gruplarında gerçekleştiği görülmüştür. Mart 2021'de, endekste kapsanan 415 maddeden, 35 maddenin fiyatında değişim olmazken 93 maddenin fiyatında düşüş, 287 maddenin fiyatında ise artış gerçekleşmiştir.

Merkez Bankası ve faizle ilgili her tartışma ekonomiye kur-enflasyon ve faiz artışı olarak dönüyor

Enflasyonda son haftalardaki kur artışına bağlı maliyet enflasyonu kanalıyla yeni bir ivmelenmeye tanık oluyoruz.  Merkez Bankası ve faizle ilgili her tartışma ekonomiye kur-enflasyon ve faiz artışı olarak dönmektedir. Döviz kurunda son günlerdeki yüzde 10 civarındaki artış da tekrar beklentileri ve hesapları değiştirmiştir.

Sebze ve meyvede enflasyon ortalamanın bir hayli altında

Ürün bazında sebze ve meyve fiyatlarında mevsimlik artışın öne çıkarılması enflasyon grubu konusunda yanıltıcı bir algı yaratmaktadır. Mart ayı itibariyle sebze ve meyvede aylık enflasyon yüzde 0.34, yıllık enflasyon yüzde 7 oranlarıyla genel enflasyonun bir hayli altında gerçekleşmiş, gıda enflasyonunda yağ, şeker, et, unlu mamüller gibi işlenmiş gıda ürünleri etkili olmuştur. Mart ayı TÜFE artışında işlenmiş gıda dışında sağlık, konut, lokanta-otel grupları belirleyicidir. Buna karşılık sebze-meyve, giyim, kira, ulaşım ve haberleşme hizmetleri grupları enflasyonu sınırlamaktadır.

Enflasyonda asıl sorun maliyet cephesinde

Enflasyonda asıl sorun maliyet cephesinde görülmektedir. Son dönemde her enflasyon verisi açıklandığında vurgu yaptığım TÜFE ve Yİ-ÜFE makası açılmaya ve üretici üzerindeki baskıyı artırmaya devam ediyor. Yİ-ÜFE  2021 yılı Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 4,13, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 8,21, ve bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 31,20 artmıştır.

ÜFE’de Mart ayındaki yüzde 4.13’lük artış, 2001 sonrası en yüksek mart ayı üretici enflasyon oranıdır. Yıllık yüzde 31.2 artış da 2019 yılını geçerek 2003 sonrası en yüksek oran olmuştur. Tİ-ÜFE’deki artışın önümüzdeki süreçte TÜFE’ye de yansıması mutlaka olacaktır. Üretici fiyatlarının yükselmesinde demir-çelik, enerji, tekstil, işlenmiş gıda ve kimyasal maddeler benzer oranlarda pay sahibidir. Sanayi gruplarının yıllık üretici fiyatı artışları ara malında yüzde 37,72, dayanıklı tüketim malında yüzde 29,68, dayanıksız tüketim malında yüzde 23,98 düzeyindedir. Alt gruplarda otomotiv, elektronik ve elektrikli araçlarda fiyat artışları daha yüksek düzeydedir.

Batı Akdeniz enflasyonu

Bölgemizdeki TÜFE oranı, aylık bazda yüzde 1,24, üç aylık bazda yüzde 3,47 ve yıllık bazda yüzde 16,83 olarak, aylık ve yıllık bazda Türkiye ortalamasının üzerinde, üç aylık bazda Türkiye ortalamasının altında gerçekleşmiştir. Bu oranlara göre Antalya, Isparta ve Burdur illerini kapsayan Batı Akdeniz Bölgesi, 26 bölge arasında aylık bazda yedinci, üç aylık bazda on sekizinci sırada, yıllık bazda ise on birinci sırada yer almıştır.

Gerek ulusal gerekse bölgesel düzeyde dikkate almamız gereken bir faktör de koronavirüs salgınının insani maliyetlerin dışında ekonomideki maliyetleri de yükseltmesidir. Dünya genelinde tedarik maliyetleri artmakta, kapanma ve kısıtlamalar nedeniyle maliyetler artarken, verimlilik düşmektedir. Bu koşullarda ekonomiye ilave maliyet yaratmamalı, salgını en kısa zamanda yenmeye odaklanmalı, mağdur kesimlerle dayanışmaya önem vermeliyiz.

Facebook'la Yorumla
İlk yorum yazan siz olun
Adınız Yorumunuz
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

BENZER HABERLER

1