Dokuma’ya Zeytinli Sarnıcı
Kepez Belediyesi, Antalya’nın önemli bir kültür mirasını daha açık hava müzesi haline getirdiği Dokuma Park’a getirdi. Park alanındaki botanik bahçenin içerisine tarihi Zeytinli Sarnıcı’nın bir benzeri yapıldı.
20 Ekim 2020 Salı 11:59
Kepez Belediyesi, kültür, sanat ve müze adası haline getirdiği eski Dokuma Fabrikası yerleşkesini, kültürel objelerle zenginleştirmeye devam ediyor.
Türkiye’nin önemli 84 mimari eserin minyatürünün açık hava müzesinde sergilendiği Dokuma alanında, Antalya’nın önemli bir kültür mirası olan Elmalı Arı Sereni ile Likya Tahıl Ambarı’nın birebir kopyası yapılmıştı. Kepez’de yaşanan şehirleşmeyi anlatmak amacıyla gecekondu müzesi kazandırılan Dokuma’da, Bir Zamanlar Antalya Müzesi, Anadolu Oyuncak Müzesi ile Klasik Otomobiller Müzesi de bulunuyor.
Yörük kültürü Dokuma’da
Adeta açık hava müzesi haline gelen eski Dokuma Fabrikası yerleşkesine şimdi de su kültürünün önemli bir objesi kazandırıldı. Geçtiğimiz yıllarda Yörük göç kültürünün ilçedeki son tanıkları olan 9 adet sarnıcın çevre düzenlemesini yapan Kepez Belediyesi, bu tarihi su saklama yapısının bir örneğini Dokuma alanında sergileyecek.
Antalya Yörükleri’nin, Yüzyıllar boyu, kışlıklarına ve yazlıklarına göç ederken su ihtiyaçlarını karşıladığı Anadolu Selçuklu ve Osmanlı dönemi sarnıçlarının bir benzeri Dokuma’da olacak.
Botanik Parka Zeytinli Sarnıcı
Dokuma alanındaki 74 ayrı türde 400 ağaç, 5 bin bitki ile 7 adet tematik bahçenin bulunduğu Botanik Park’ın içerisine, kentin bir kültür mirasını geleceğe taşımak ve suyun önemine dikkat çekmek amacıyla sarnıç inşa edildi.
Botanik Parka, görsel sanatlar uzmanlarınca Antalya’nın tarihi göç yolu üzerinde bulunan ve Anadolu Selçuklu dönemi izlerini taşıyan Zeytinli Sarnıcı’nın birebir örneği yapıldı. Sarnıcın yapımında Dokuma alanında çıkan taşlar kullanıldı.
Kepez Belediyesi, daha öncede Antalya Bulvarı üzerinde yer alan sarnıcın çevre düzenlemesini gerçekleştirmişti.
Tütüncü sarnıcı denetledi
Kültürel objeyi Dokuma alanına kazandırılmasını sağlayan Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü de yapımı devam eden sarnıç şantiyesinde incelemelerde bulundu.
Başkan Tütüncü, yaptığı açıklamada DokumaPark’ın, değişik kültür, sanat objeleri ile çevreci ve şehirleşmeye ait unsurlarla Antalya'nın yeni yaşam merkezi olduğunun altını çizdi.
‘Su gibi aziz ol’ duası Dokuma’da
DokumaPark’ın, sadece bir kent parkı değil, kültür ve sanat adası da olduğunu da işaret eden Tütüncü, parka neden sarnıç inşa ettiklerini de şu şekilde açıkladı: “Yörük kültürü, Türkmen kültürünün özüdür. Antalya'nın kültürel kodlarına baktığımız zaman baskın Bir Yörük ve Türkmen kültürü hâkim olduğunu görüyoruz. Yörüklerin en önemli özellikleri göçer olmalarıdır. Yazın yaylalara, kışın da sahil bölgelerine göçerler. Dolayısıyla bu göçler sırasında hem kendi su ihtiyaçlarını karşıladıkları hem de beraberinde götürdükleri hayvan sürülerine su sağladıkları sarnıçlar, Türk kültürünün, önemli bir mimari değeridir. Dolayısıyla Antalya'da birçok sarnıç yapılmış. Büyüklerimiz, vaktiyle o sarnıçları, ‘su gibi aziz ol’ duasına nail olmak için yapmışlar.
Sarnıçlar, suya gösterilen hürmetin Antalya mimarisine kazandırdığı tasarım formudur. Dokuma’nın içerisindeki botanik bahçemizin tam da merkezinde güzel bir yerde atalarımızın bize armağan ettiği sarnıçların bir örneğini yaptık.
Suya verilen kıymet anlatılacak
Botanik Bahçeyi ziyarete gelen, DokumaPark’a gezmek için gelen herkese sarnıçları, Antalya’nın kültürel mirasını göstereceğiz. Botanik bahçemize, Antalya -Burdur Yolu üzerinde Karayolları kantarının yanında bulunan Zeytinli Sarnıcı'nın birebir kopyasını yapıyoruz.
Atalarımızın ne kadar geniş gönüllü olduğunu, suya ne kadar kıymet verdiğini, su gibi aziz ol duasının peşinde koşarken aslında Antalya’ya kazandırdıkları bir mimari formu da burada şehrin kayıtlarına özgün bir biçimde geçirmek istiyoruz.
Çünkü tarihi sarnıçların bulunduğu yerler artık yolların ya da peyzaj dokularının ortasında kaldı. İnsanlar yanlarına gidip sarnıçları inceleyebilme imkânını bulamıyor. O imkânı da burada bu mimariye merak edenlere getirmiş oluyoruz. Bu açıdan su sarnıcı çalışmamızı da özgün ve özel bir çalışma olarak nitelendiriyoruz.” Haber Merkezi