Yeni bir haftaya başlıyoruz ve iyi bir hafta geçirmenizi diliyorum. 

Hafta sonu sizler gibi bende sosyal medya ve haberlerde izlediklerim, yazılanlar karşısında “AAaa” diyerek geçirdim.

Önce CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu’nun eski eşinin, yeni eşi hakkında söyledikleri ve ardından Disiplin Kuruluna girmesi için yaptığı torpil, oy istemesi gündeme düştü.

Aynı Aykut Erdoğdu, PM’ye girmek isteyen Antalya’lı bir siyasetçi adına oy isteyen partililerini “Ben CHP Genel Başkan Yardımcısıyım. Nasıl benden torpil istersiniz? Herkes eşit yarışacak. Bana böyle bir teklifi nasıl yaparsınız?” diye gürlemişti. Partililer ise “Efendim torpil istemedik, bir oyunuz var ve onu da arkadaşımız adına talibiz” demelerini bile dinlemeden öfkeyle ter ter tepindiği o gün yaşayanların hafızasından hiç gitmedi. 

(Bu konuyla ilgili söylentiler CHP Genel Merkezinde ve Ankara siyasi kulislerde çok fazla konuşuluyordu. Ama torpil kısmını duymamıştık. Özel hayata ilişkin olduğu için herhangi bir şey yazma gereği duymamıştım)

Ama Sayın Erdoğdu’nun nezdinde torpil nasıl yapılırmış işin inceliklerini öğrenmiş olduk.

Bu arada kendisini “Ak Trol” olarak tanıtan Orhan Sarıkaya diye birisi çıktı bazı televizyon kanallarına tüm sosyal medya Trollükle ilgili bilmediklerimizi anlattı. Ama her daim kendisini ayrı tutarak, “Ben gezi olaylarında ortalığı yakıp yıkanlara karşı hükümetin yanında yer almak için yaptım” diyerek başladı söze. Gazeteci Seyhan Avşar’a anlatıyordu. İzlemenizi tavsiye ederim.

Gündemde ayrıca Ak Parti Milletvekili Şamil Tayyar’ın bahsettiği “Fetö Borsası”nın patladığını belirtiyorlardı. Galiba bu gün gündemde Gaziantep olacak gibi.

Hemen ardından suç örgütü liderliği suçlamasıyla yargılanan Sedat Peker’in Mehmet Ağar ve ekibine yönelik suçlamaları, iddiaları döküldü ortalığa. Öldürülen Mit ajanı Tarık Ümit’ten girdi, öldürülen Orhan Adıbelli cinayetinden çıktı.

Peki bu iddialar havalarda,  isimler ortada uçuşurken Askeri casusluk suçlamasıyla 23 yıl 4 ay hapis cezası alan eski istihbaratçı Enver Altaylı’nın Antalya’da evi olduğunu ve yılın belli bir süresinde Antalya’da yaşadığını biliyor muydunuz?

Ben diyorum Türkiye gündeminde kim varsa mutlaka içinde Antalya oluyor diye.

Bu arada yine Sedat Peker tarafından yayınlandığı iddia edilen ceo ve Ak Parti İzmir Milletvekili aday adayı olduğu iddia edilen bir kişinin seks yaparken videoları hafta sonunun, sonuna doğru gündeme damgasını vurdu.

Arkadaşlar çok sevdiğim tarihçi ve istihbaratçı bir ağabeyimiz “Hükümetler gelir, gider hiç önemli değil. Devlet ayrıdır. Asıl olan Devlettir. Devlet, belli bir yere kadar tolerans gösterir, ondan sonra devletin çeşitli mekanizmaları devreye girerek, kendisini korumaya alır” demişti.

Hep hafızamdadır bu sözler.

Bir süreden bu yana devlet kendisini korumaya almaya başladığını gözlemliyorum. Ama devletin hangi mekanizması çalıştı bilmiyorum. Sedat Peker’in tek başına böyle bir arşive sahip olduğuna inanmıyorum. Eminim devletin içindeki bazı mekanizmaların Peker’e yardım ettiğine ve bilgisayar ana server’inde sakladığı bilgileri, belgeleri servis ederek tasfiye işlemi başlattığına inanıyorum.

Aynı döneme denk gelmesi hasebiyle dikkatimi çektiği için Antalya’da “Deli muhbir” sosyal medya hesabıyla önce meslektaşlarımızdan başlayarak önümüzdeki günlerde ucu nereye varacağı bilinmez bir şekilde yayınlar ve suçlamalar başladı.

Galiba birileri Antalya’ya da el atmış!

Ha bizim yerel gazetelerdeki gündemi soruyorsanız söyleyeyim, “Müsilaj alarmı, Elmalı’da canlar buluştu, Turizm kentinde bayram havası” gibi başlıklarla okuyucularına haber vermeye çalışıyorlar.

Allah kolaylıklar versin hepsine.

NOT: Orman Bölge Müdürümüz Sayın Vedat Dikici beyefendi, sizin için bir gün önce bir dağ evine yemeğe gitmek için Orman Bakanlığının helikopteri kullandığınız iddia ediliyor. Bu paylaşımı okuyunca “Alkolden kaptırdığı ehliyetini geri almıştır şimdiye kadar diye düşünüyordum. Demek ki ehliyeti geri alamayıp, araba kullanamayınca Orman Bölge müdürlüğünün helikopterini kullanmış!” dedim kendi kendime.

Ama işin aslı öyle olmayabilirdi!

Sayın Dikici, Orman Bakanlığının helikopterinin uçuş kayıtlarını yayınlayın ve bu paylaşımı yalanlayın. Veya oraya gitme gerekçesini açıklayın. Zor değil ya, “Kontrole gitmiştim” demek. Veya hatanızı kabul ederek affınızı istemekte hiç sakınca yoktur.

Yoksa devletin helikopteri ile uçak benzin fiyatları bu kadar uçmuşken bu hareketinizi kimse tasvip etmez!