Önceki gün yoldan geldiğim için yazamadım kusura bakmayın.

Sabah erkenden de Uluslararası Yörük-Türkmen festivalinin basın lansmanına katılmak üzere Düzlerçamı mesire alanına gittim.

Tüm yorgunluğuma rağmen şebekliğim de üzerimdeydi.

ABB Başkanımız Muhittin Böcek gelmeden, toplantıya katılan basın mensubu arkadaşlara takıldım, bulaştım, şakalaştım. Basın toplantısının yapılacağı kocaman orta asya otağının bize ayrılan minderlerde bacak bacak üstüne atıp, “Oraların, buraların, her yerin ağası benim” diyerek eğlendim.

(Bazı arkadaşlar benim terbiye sınırlarını zorlayacak bir şekilde bacak bacak üstüne atarak hanım ağa pozu vermemi kıskanmış olacak ki, fotoğraflarımı çekmişler. Belki ilerde bana şantaj malzemesi olarak kullanacaklara şimdiden söyleyeyim, yaş elliyi geçince çok da umursamıyor insan. Haberiniz olsun yani)

Her neyse, ABB Başkanımız Muhittin Böcek geldi ve önce bizim Yörükler İl Hatumuz Sibel Gezen’i görür görmez biraz da sitayişle “Nerelerdesin sen yörük abamız. Görüşemiyoruz yaaa” dedi. Sibel Gezen’in cevabını duyamadım.

Basın toplantısının sonunda sipsi, cura sanatçıları mini bir konser verirken, dedim da şebekliğim üzerimdeydi. Bizim köyde düğünlerde oynamaya kaldırıcı kadınlar vardır. Düğünlerde böyle giderler birilerinin ellerinden tutarlar ve oynamaya kaldırırlar.

Hareketli yörük havaları çalmaya başlayınca duramadım yerimde, oynamaya kaldırıcı bacı olarak önce ABB Başkanımız Muhittin Böcek’i elinden tuttuğum gibi yerinden oyuna kaldırdım. Ardından İl Hatunumuz Sibel Gezen’i tutup kaldırdım.

Diğerlerini oyuna kaldırmama gerek kalmadı, kalktılar zaten ve tünnemeli yörük havasında, karşılıklı tünneyip, kurtlarını döktüler.

Fotoğraf çekimi için dışarı çıkıldığında gözüme çarpan şeyi Muhittin Böcek başkana fısıldadım. “Başkanım biraz yorgun ve durgun görünüyorsunuz. İnşallah bir şey yoktur” dedim.

Cevaben, “İnan bana çok yoğun yaşıyorum. Perşembe günü Alanya’daydım. Alanya’dan Elmalı’ya geçtim. Gecenin bir vakti döndüm. Sabah erkenden tüzük kurultayı için Ankara’ya geçtim. Çok yoğun çalışmalarımızın sonunda Pazar gecesi Antalya’ya döndüm. Birkaç saatlik uykudan sonra bu gün eğitim-öğretim yılının ilk günü olması nedeniyle Mustafa-Muhittin Böcek Anadolu Lisesinin programına katıldım. O programdan çıkıp buraya geldim ve gün boyunca yine çalışacağım” dedi.

Bu arada size bir bilgi daha vereyim. Muhittin Böcek başkan, Özgür Özel tarafından Belediye Başkanları arasında koordinatör olarak yakın çalışma ekibine dahil edildi.

Bu şu anlama geliyor. Girdiği hiçbir seçimi kaybetmeyen, kesintisiz 5. Dönemi tamamlayıp, 6. Dönemde de yine belediye başkanlığını kazanan CHP’nin en deneyimli, ordinaryüs belediye başkanı olarak Türkiye’deki tüm belediye başkanlarının koordinatörü, yol göstericisi, belediye politikalarıyla ilgili karar verici ve genel başkanla aradaki köprü görevini de üstlenmiş oluyor.

Her neyse konumuza dönecek olursak, şöyle bir gözümün önünden geçirdim. Alanya nire, Elmalı nire? 

Yazıyı yazarken baktım. Alanya ile Elmalı arası 244.5 kilometre. Yani ortalama trafikle 3 saat 25 dakika.

Yok artık diyerek Antalya’nın en uç noktalarının arasındaki mesafeye baktım. Merkez olarak baz alınca tamı tamına 365 kilometre ve Antalya’nın bir ucundan diğer ucuna gitmek için 5 saat 20 dakika gerekiyor. Ben demiyorum hz. Google’deki yol tarifine göre diyorum.

Coğrafi olarak bir ucundan diğer ucuna girinti çıkıntı dahil 640 kilometre. Düz hat olunca 500 km.

El insaf!

Kentin bir ucundan, bir ucuna ulaşmak için en kısa 5.5 saat gerekiyor. Arabayla Ankara'ya daha az zamanda ulaşılıyor 

Böyle düşününce kendi kendime "Bu kentin belediye başkanına kesinlikle bir helikopter gereklidir." dedim. 

Ayranı yok içmeye helikopterle gider demeyin

Örneğin, Gazipaşa’da bir programda olan Muhittin Böcek, Kaş’da deprem olsa trafiği filan hesaba katmadan minimum 5.5-6 saat sonra olay yerine intikal edip, müdahil olabilecek.

Ne bileyim Allah göstermesin Elmalı’dayken Alanya’da bir felaket olsa minimum 4-5 saatte olay yerine varabilecek.

Peki Antalya Büyükşehir Belediyesinin bir helikopter almaya gücü yok mu arkadaşlar?

Biliyoruz ki; açık kaynaklardan bunlar da teyitli bilgidir bir çok büyükşehir belediyesinin helikopteri var. Amma kiralık, amma satın almışlar.

Ayrıca ne derseniz deyin, en konforlu araçta olsanız dahi yol insanı gerçekten çok yoruyor ve büyük zaman kaybı.

Ben biraz helikopter fiyatlarına, kiralama şeylerine filan baktım. Bizim gibilere göre hayal bile edemeyeceğimiz fahiş fiyat ama hava taksi piyasa fiyatlarına göre öyle ahım-şahım fiyatlar değil hani.

Sizin düşünceniz nedir bilemem ama bu kadar yük bir insana yüklenemez.

Biz bir büyükşehir belediye başkanından insanüstü hizmet beklentisi içindeysek onu en verimli şekilde kullanmamız lazım diye düşünüyorum.

Bir tane makam arabası az kiralanır ama onun yerine bir helikopter satın alınır veya kiralanırsa bence başkan daha verimli hale gelir. 

Hantallıktan kurtulup, hızlıca hareket kabiliyetine sahip olur. 

Hava taksi olayına bakarken biz daha helikoptere uçuk bir ulaşım aracı olarak görüyoruz ama Amerika’da ve Avrupa’da bırakın helikopter olayını artık hava arabalarına geçiş yapılıyor.

Teknofeste gitmişseniz görmüşsünüzdür. Artık Selçuk Bayraktar öncülüğünde artık bizim ülkemizde hava araçları üretiyoruz.

Yasal prosedürler tamamlanırsa önümüzdeki 5 veya 10 yıl içinde hava arabalarına binebileceğiz.

NOT 1: Bu tasarruf tedbirleri nedeniyle olmayacak bir şey benim söylediğim ama olaki ABB'ye helikopter alındı veya kiralandı.  Başkan Muhittin Böcek helikopter ilçeler arasında fink atıp veya yatırımları havadan denetlemeye giderse kendisinin ulaşım sorunu kalmayacak. Böyle olunca aşağı kenetlenmiş trafikte tepemizden uçup giderken, "Fakirleeer, siz öyle trafikte debelenip durun" der mi acaba? 

NOT 2: Antalyaspor-hafriyat konusunda haber yapanlar için dün inanılmaz bir olay yaşandı.

Uzun yıllardır vekaleten Antalya Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Kontrol Daire Başkanlığı'na bağlı Hafriyat Şube Müdürlüğünü yürüten Hasan Okudan görevden alındı.

Bu görevden alınmayı “Hafriyat yolsuzluğu bürokratın başına patladı” diye haber yapıldı ve haberde hafriyat Şube müdürü Hasan Okudan’ın görevden alınmasını çok manidar bulunduğunu yazdılar.

Bu olayı Büyükşehir yetkililerine sorduğumda şöyle bir bilgiyle karşılaştım.

Sayın Hasan Okudan’ın görevden alındığına dair yazı elektronik ortamda kendisine dün sabah saat 10.37’de tebliğ ediliyor. Bu olayı sürekli haberleştiren sitenin haberi girme saati ise 09.09.2024 - 10:41, Güncelleme: 09.09.2024 - 10:45

Sayın Okudan’ın görevden alındığına dair tebliğ ve internet haber sitesinin bu konuda bilgi sahibi olup, haberi yazıp, siteye koymaları tamı tamına 4 dakika içinde gerçekliyor.

Ben de bunu çok manidar buldum arkadaşlar.