Son yıllarda toplumda işlenen suçların cezasız kaldığı inancı ülkemizde “Adaletsizlik” ve “Güven” duygularını yok etmişti.

Adamı evire çevire dövüyorlar, darp suçunun alacağı ceza 2 yılın altında diye zanlı elini kolunu sallaya sallaya adliyeden çıkıyor, ertesi gün yine dövdüğü adamın karşısına dikiliyordu.

O dayağı yiyen insanın adalet veya adalete güven duygusu yerinde kalabilir mi?

Dolandırıcılar, sahtekarlar, hırsızlar gün geçtikçe cezasızlık demeyelim de, işledikleri suçun bedelinin ertelenmesi nedeniyle iyice arsızlaştılar.

Birkaç gün önce İstanbul’da yabancı uyruklu deniliyor, üç tane genç parkın içindeki çocuk oyun alanlarını talan etti. Vatandaşlar şikayetçi oldu. Birkaç gün sonra aynı gençler yine aynı parka gelip, geri kalan oyuncakları, parktaki bankları filan kırmaya başlamışlar. Olaya müdahale eden güvenlik görevlisini bıçak çekip, tehdit ediyorlar. Polis olaya müdahale ediyor, polise direniyorlar.

Bu görüntüleri izleyenler tutuklanmadıklarını görünce insanın içinde güven ve adalet duygusunu tutabilmek zordu.

Bu nedenle hükümet bir adım attı.

Bundan sonra işlenen suçları ibreti alem olsun diye yine tutuklanmaya sevk edilmesi için adımlar atıldı.

Ve bunun ilk örneği yine Antalya’dan çıktı.

Hasta bebeği almaya giden ve ambulansa sırf keyfi yol vermeyen bir aracı sağlık görevlileri cep telefonu ile kameraya çekiyorlar. Bu olay sosyal medyada yayınlanınca jandarma ekipleri bu kişiyi buldu ve ensesinden tutup, kedi yavrusu gibi mahkemeye çıkardı.

İbreti alem için tutuklandı.

Bana kalırsa bu gibi insanlık dışı davranışlarda bulunanların bence insan haklarından yararlanması saçmalık.

Yaptığı şey açık ve aleni.

Bu nedenle bu zanlının arkasından değil, yüzünü gösteren fotoğrafların çekilmesi ve isimlerinin de açıkça yazılması gerektiğine inanıyorum.

Gerçi isminin kısaltılması da anlamlı olmuş

Hasta bebeği almaya giden ambulansa ve sağlık görevlilerine dakikalarca ecel teri döktüren zanlının isminin kısaltılması O.Ç.

Cuk oturmuş valla.

NOT 1: Bundan sonra cezaevlerinde herkese bir yatak dönemi sona erecek gibi.  Zira tutuklamalar yoğunlaşınca cezaevlerindeki yer ve yatak sıkıntısı olacaktır. Böylece eski sisteme geri dönülebilir.  Yani 1 yatağı iki kişi hatta 3 kişi paylaşacak gibi görünüyor. Yani bir kişi 8 saat uyuyacak, diğerleri uyumak için sırasını bekleyecek. Tuvalet sırasını hiç sormayın gitsin. 

Suç işlemeden önce cezaevinin konforunu iyi düşünsünler. 

NOT: 2 Kasım tarihinde Antalya yapılacak olan Cumhuriyet Halk Partili milletvekilleri kampı İstanbul’a çevrildi.

Ama size kısa bir bilgi

Eğer Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer tutuklanmasaydı aslında CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel aslında bu gün Antalya’da olacaktı.

Sayın Özel’in çok ama çok özel görüşmeler yapacaktı.

Sayın Özel’in yapacağı özel görüşmeler maalesef bu nedenle ileri bir tarihe ertelendi.