KAMUDAKİ YANLIŞLIKLAR ZULÜM OLMAMALIDIR – 11
AŞAĞIDA ÇÖZÜM BEKLEDİĞİMİZ HUSUSLARDA HERHANGİ BİR KURUM, MEMUR, AMİR VEYA MÜDÜRÜ İTHAM ETMEK, SUÇLAMAK VEYA ŞİKÂYET ETMEK MAKSADI YOKTUR.
04 Ocak 2019 Cuma 12:22
ÇÖZÜM MAKAMI OLAN ANKARA’YA ARZ EDİLMEK ÜZERE YAZILMIŞTIR. KİMSE ÜZERİNE ALINMASIN.
Haberi ve ceza yazısını okuyunca TUİK’te Başkan Yardımcısı olan kadim dostum Musa Yılmaz Bey’i aradım. Çok eski bir bürokrattır.
Eski devlet bakanı Prof. Dr. Sabri TEKİR Bey’in özel kalem müdürüydü.
“Musa Bey, Sayın Başkanım bu nedir?” dedim.
“Nasuh Bey, doğrudur”.
Verilerin güvenli yerde ve kişilerde muhafaza edildiğini, belirtip; “Yasa hükmü uygulanmıştır” dedi.
Şaşırdım.
ALİ KIRAN BAŞ KESEN Mİ?
Bugün bir yaşıma daha girdim. Bu, yıl sonuna denk geldiği için bir yıl daha yaşlanma anlamında değil, gördüğüm bir resmi yazı üzerine oldu.
Bugüne kadar başıma böyle bir olay meydana gelmediği için bilmediğim bir husus.
Şöyle ki; T.C. Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı anketörleri, bir evi ziyaret etmiş, hane halkı geçerli bir mazereti olmaksızın anketi reddetmiş, kurum da hane halkı hakkında yasal işlem başlatarak idari para cezası vermiş.
Meğer; 5429 sayılı Türkiye İstatistik Kanunu’nun 54. Maddesine göre “Başkanlık veya kurum ve kuruluşlar tarafından Program kapsamında istenen bilgileri, geçerli bir mazereti olmaksızın belirlenen şekil ve sürede vermeyen veya eksik veya hatalı verenler, bir kereye mahsus olmak üzere uyarılarak yedi gün içerisinde bilgileri vermeleri veya eksik ve hataları gidermeleri istenir. Bu uyarıya rağmen, bilgileri hiç vermeyen veya talep edildiği hâlde eksikleri gidermeyen ve hataları düzeltmeyen gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerinin organ ve temsilcileri hakkında, fiilin;
a) Hane halkı veya bireylerle yapılan araştırmalarda işlenmesi durumunda beşyüz Yeni Türk Lirası,
İdarî para cezası uygulanırmış.”
Beşyüz Yeni Türk Lirası kanunun çıkarıldığı 2005 yılına ait olup, yeniden değerlendirme yoluyla bugün her halde birkaç katına çıkmıştır.
Yaptığım araştırmaya göre, Anayasa Mahkemesi de 2011/135 sayılı kararıyla, oy çokluğuyla bu uygulamayı haklı bulmuş.
Ben hep söylerim. KANUNLAR VATANDAŞA ZULÜM ARACI HALİNE GETİRİLMEMELİDİR.
Benim evime birileri gelecekler, emrivaki yaparak benim özel hayatım ve özel bilgilerimle ilgili bir sürü soru soracaklar. Ben bu sorulara cevap vermezsem suçlu olacağım ve ceza ödeyeceğim.
Burası bir hukuk devleti değil mi ?,
Kimse özel hayatını ve özel bilgilerini birilerine vermek istemez. Bu en geçerli mazeret değil midir?
Kurum bu bilgileri gizli tutacakmış. Temizlene temizlene bitmeyen FETÖ’ nün marifetlerini hepimiz biliyoruz. FETÖ yüzünden insanların birbirine ve kurumlara güveninin kalmadığı bir ortamda, elde edilen gizli ve özel kişisel verilerin güvenliğinin garantisi var mıdır?
Bu konuda, halkın ve hakkın yanında olduğunu bildiğimiz AK PARTİ milletvekillerinin bir şeyler yapmasını bekliyorum. CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül’ ün Kasım/ 2018’ de TÜİK’in yaptığı anketlere katılmak istemeyen vatandaşlara kesilen para cezalarının kaldırılması ve gönüllülük esasının getirilmesi için kanun teklifi verdiğini öğrendim. Bu ucube yasa değiştirilmelidir.
Anayasa’nın 20. maddesindeki herkesin özel hayatına ve aile yaşayışına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahip olduğu; 24. maddesindeki kimsenin dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamayacağı; 25. maddesindeki herkesin düşünce ve kanaat özgürlüğüne sahip olduğu, her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimsenin düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamayacağı hükümlerini ihlal edilmektedir.
Ayrıca Kişisel Verileri Koruma Kanunun 6. Maddesinde yer alan “Kişilerin ırkı, etnik kökeni, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi veya diğer inançları, kılık ve kıyafeti, dernek, vakıf ya da sendika üyeliği, sağlığı, cinsel hayatı, ceza mahkûmiyeti ve güvenlik tedbirleriyle ilgili verileri ile biyometrik ve genetik verileri özel nitelikli kişisel veridir. Özel nitelikli kişisel verilerin, ilgilinin açık rızası olmaksızın işlenmesi yasaktır” hükmü de ihlal edilmektedir.
Yukarıda açıklanan Anayasa maddeleri ve Kişisel Verileri Koruma Kanunu ile çelişen bu uygulamanın bir önce sona erdirilmesini ve vatandaşların mağduriyetlerinin giderilmesini meclisimizden ve milletvekillerimizden bekliyoruz.
Kalın Sağlıcakla…