Kepez Belediye Başkanı Sayın Mesut Kocagöz, yeni atamaları ile kendisinden söz ettirmeye devam ediyor.

CHP tabanının çok yakından tanıdığı il yönetiminde yer alan, yılların işletmecisi, soy isim benzerliği nedeniyle birbirimize amcaoğlu-amcakızı diye takıldığımız Mehmet Tosun partideki görevinden istifa ederek Kepez Vakfı’nın başına geçmiş.

Hayırlı uğurlu olsun.

Yandan amcaoğlumun zaten başarılı olacağına eminim. Ama yine de adet yerini bulsun, başarılar diliyorum.

Bir başka atama ise AGC’nin önceki dönem başkanlarından Erdoğan Kahya’nın basın danışmanı atandığını öğrendik.

Gerçi ilçe belediyelerinde “Danışmanlık” diye bir kadro yok ama nasıl yapmışlarsa olmuş artık.

Meslek büyüğümüz Erdoğan Kahya’ya da başarılar diliyorum.

Ama bir şey demeden geçemeyeceğim.

Belki olanakları kısıtlıdır, belki yılların birikimlerini, tecrübelerinin bir kenarda heba olmasın denilmiştir, belki başka bambaşka nedenlerden dolayı hem Sayın Tosun, hem de Sayın Kahya çalışma hayatına geri dönmüş olabilirler.

Bu veya buna benzer çok çok önemli bu gerekçeleri yoksa eğer, ya abi bir salın da gençler çalışsın, sizler de abilik yapın.

Her dönem bir yerlerde olmak zorunda mısınız?

SENİ PLAKETÇİ SENİİİ

Valla AESOB Başkanı Adlıhan Dere ile aynı tarafta olacağımı kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi.

Sayın Dere’ye “Plaket almakla veya vermekle” ilgili laf çakmaya çalışan Hafriyatçılar, Nalburiyeciler oda Başkanı Özgür Bucaklı, yönetimiyle birlikte Vali Yardımcısı Yalçın Sezgin’i ziyaret edip plaket takdim etmişler.

Vali kabul etmediği için vali yardımcısına ziyaretin altında vardır bir kaz mevzusu. Yakında çıkar kaz çevirmenin kokusu.

Ama şu manzara karşısında aklıma Karabağ zaferinden sonra Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in, Ermenistan cumhurbaşkanı Paşinyan’la ilgili müthiş repliği geldi aklıma “N’oldu Paşinyan. Noldu yol çekirdin Cebrayıla. Reks eylirdin. Noldu Paşinyan” diyordu.

Bizde burdan söyleyelim “N’oldu Özgür Bucaklı? Reks eyliyordun?”

NE DİYOR BU METİN BUCAK?

Birkaç gün önce önüme bir video düştü.

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın kuzeni Serik Semt pazarcılar odası başkanı Mevlüt Akıllı’nın videosunu izledim.

Konuşmasını şöyle bir dinledim. “Bizim gibi STK’lara siyaset bulaşmamalı” diyor.

Bu kadar bilmemezlik olamaz dedim kendi kendime.

Adam daha kendi odalarının bir Sivil Toplum Kuruluşu değil Kamu Kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olduğunu bile bilmeden konuşuyor da konuşuyor.

Diğer oda başkanları da “Bu adam ne diyor” demeden dinliyorlar.

Ama bir cümlesi var ki ona bayıldım.

“Ben” diyor Akıllı, “Pazarcılar Odası Federasyon Başkanı Ali Karaca tarafından Akdeniz Bölgesini temsilen atandım. Kaş’dan Gazipaşa’ya kadar ben sorumluyum” diyor.

Federasyonlarda böyle bir temsilci tanımı var mı diye sordum soruşturdum.

Yok, arkadaş yok böyle bir temsilcilik filan.

Adam kendisine işkembe-i kübradan unvan uydurmuş!

Yasal olarak mümkün değil ama mantıken burada bir temsiliyet olacaksa Pazarcılar Odası Federasyonu yönetiminde olan Antalya Pazarcılar Odası Başkanı Metin Bucak olur.

Federasyon yönetiminde olan Metin Bucak’a soralım bakalım.

“Metin Bucak ne diyor bu?

Sayın Bucak, Pazarcılar Federasyonu Başkanı Ali Karaca, senin arkandan dolanmaya başlamış haberin olsun. Yoksa bu adam böyle konuşma cüretini, cesaretini nasıl gösterebilirdi?

Benden uyarması