KÖŞEBAŞI
04 Mayıs 2020 Pazartesi 08:40
KÖŞEBAŞI
Karakter olarak insanlara çok açık birisi değilimdir. Arkadaşlarım ise bende kategorilidir. Mesela birisiyle sinema konuşmayı, diğeriyle gezmeyi, bir başkasıyla çiçekleri, bir diğeri ile kitapları konuşurum.
Benim olduğu gibi herkesin kusuru vardır, davranışları, karakteristik özellikleri, hoşumuza gitmeyen yönleri vardır. Ben onların bu yönlerini perdeleyerek, sevdiğim yönleriyle muhatap olurum. Ağzını şapırdatarak yemek yiyor diye sinir olduğum arkadaşımın yaşanmışlık hikayelerini anlattığı muhabbetinden olamam yani.
Bu günlerde işte o arkadaşlar çok aranıyor. Bir selam bile insana moral oluyor.
Geçtiğimiz günlerde sohbetinden zevk aldığım Antalya'nın derin siyasetini konuştuğum bir arkadaşım, ağabeyimiz aradı. Nasıl mutlu oldum bilemezsiniz. Sanki bir aydır değil, bir yıldır görüşmüyor muşum gibi konuştuk. Mutlu oldum.
Bir kaç gün önce telefonum çaldı. Arayan çok gezen, keşfetmeyi seven bir kardeşim. Telefonda belki hiç gidemeyeceğim, yazın gezilecek yerleri konuşup, planlar yaptık.
Bir başka dostum aradı uzaklardan. Okunacak kitaplar söyledi. Geniş olmamı, panik ataklara kapılmamamı telkin ederek kapattı telefonu. Eskilerden bir arkadaşım aradı. Kendisi örgülerle küçük hayvan figürleri yapıyormuş. Onu tavsiye etti. Ama o da biliyordu ki, benim elime örgü şişi almış kul değilim. Ama olsun yine de 50'sinden sonra yaparım diye söylüyordu.
Geçtiğimiz hafta meslekte birlikte gece nöbetleri tuttuğum, polis-adliye muhabirliği yaparak cinayet haberleri peşinde koştuğum arkadaşım Gültekin Bursalı aradı. Uzun yıllardan bu yana Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü'nün basın danışmanlığını başarılı bir şekilde sürdürüyor. Belediyenin dağıttığı koruyucu maske ve dezenfektan ayarlamış ve bana gönderdiğini söyledi.
Telefonu kapattıktan sonra işte bunları düşündüm. Aslında 4 duvar arasında yalnız olduğumuzu zannederken, teknolojinin imkanları ile insanın dostları, arkadaşları ona o terk edilmişlik, yalnız kalmışlık hissini ortadan kaldırıyor.
Hele ki, sevgili Gültekin Bursalı kardeşimin yaptığı jest ayrı bir teşekkür konusudur. Onca işin, onca çevresindeki insanların arasından yıllar sonra aklına gelip, "Teslime'nin de ihtiyacı vardır" diye düşünerek telefon açıp, "Kardeş sana koruyucu maske gönderiyorum" demek ne güzel bir davranıştır. Maske değil derdim, yapılan inceliktir benim için. Bu günler gelir geçer ama Gültekin kardeşimin zarif vefası unutulmaz.
Teşekkürler dostlarım, arkadaşlarım.
Bende önümüzdeki bir kaç gün sevdiğim arkadaşlarımı dostlarımı telefonla arayıp hatırlarını soracağım