KÖSE'YE YAKALANDIM!

Cumartesi günü Ak Parti Akdeniz Bölgesi İl Dış İlişkiler toplantısı vardı. Toplantının yapılacağı otelin önüne yaklaştığımda içeri girmeden kötü alışkanlığım olan sigara içmek istedim. Tam bu sırada otelin önündeki kalabalığın içinden Mustafa Köse beni gördü.

Selam verip, ilk sitemini etti. "Kulislerde aramıza kara kedi sokuyorsun" diye. Ben ise kötü alışkanlığım olan sigara koktuğum için biraz mahçup, gülümseyerek "Valla öyle dediler" dedim. "Sana bunları kimin yazdırdığını biliyorum. Ama bizim aramızda hiçbir zaman kara kedi giremez" dedi.

Köse'nin ardından İbrahim Ethem Taş gördü beni ve yine her zamanki gibi nezaket içinde selamını verip, "Hoş geldiniz" dedi.

Bir an dönüp Sayın Köse'ye "Peki il başkanı kim olacak" dedim. İlginç bir cevap verdi. O sırada telaşlı bir şeylerle koşuşturan İbrahim Ethem Taş'ı göstererek. Bizim il başkanımız burada." dedi. Ardından ekledi, "Sayın Cumhurbaşkanımız kimin milletvekili olması konusuna çok önem vermez. Ancak il başkanı dediğin zaman çok titizleniyor. Sakarya İl Başkanı atanacağı zaman tam 3 saat boyunca mülakat yaptı. Ondan sonra atamasını yaptı. Yani İl başkanı olarak biz istediğimiz kadar şu olsun, bu olsun diyelim. Buna reis karar verir. Biliyorsun geçen dönem biz tüm vekiller ve sayın bakanımızda bizimle beraberdi. Rıza Sümer il başkanı olarak kalsın dedik. Ardından İbrahim Ethem Taş'ı atadı biliyorsunuz. Yani sizin anlayacağınız milletvekilliği değil, İl Başkanlığı Cumhurbaşkanımız tarafından çok önemsenen bir olay" dedi.

AK PARTİDEKİ DAĞINIKLIK SÜRÜYOR

Toplantı yapılmadan önce İbrahim Ethem Taş ile selamlaştık. Yeni takım elbisesi renk olarak çok iyi gitmiş ama terziyi değiştirmesi lazım diye düşündüm. Ardından sevgili meslektaşım İdris Taş ile biraz dedikodu yaptık. Ben bu arada etrafı gözlemliyorum. Ak Partinin bir toplantısı var ve salon bomboş diye içimden geçiriyorum.

Taş ile yukarı bir çıktık. Meğer herkes Sayın Bakan Mevlüt Çavuşoğlu'nu karşılamak üzere lobideymiş. Biz aşağıda boş yere etrafımıza bakınıyormuşuz. Sonra tanımadığım birileri toplantının 15.30'dan 14.10'a alındığını, bakan beyin gecikmesiyle ilgili olarak toplantı başlasın mı-başlamasın mı? tartışması vardı. Birileri toplantıyı başlatacak olan kişi olduğunu tahmin ettiğim birisine bir an önce toplantıya geçilmesi gerektiğini söylüyordu. Adam ise gayet nazik bir şekilde "Sayın İl Başkanı karar verir toplantının başlayıp başlamayacağına. Bizde Sayın İl Başkanın söylediği geçerlidir. İl Başkanımız emir versinler, toplantıyı başlatırız. yoksa başlatmayız" dedi.

Bunu duyanca anladım ki, gerçekten az önce Mustafa Köse'nin söyledikleri tamı tamına doğruydu. Ak Parti geleneğinde bir yerde İl Başkanı varsa, milletvekili, genel başkan yardımcısı, bakan ikinci planda kalıyor. Tüm karar verici mekanizma İl Başkanlığından geçiyor. O nedenle İl başkanlığı çok önemli.

Geriye kaldı İl Başkanı için Cumhurbaşkanının işareti. Cumhurbaşkanı kimi işaret ederse o il başkanı olacak. Bu nedenle birilerinin adamı olarak partide yükselmeye çalışanlar, ekipçilik oynayanlar, birilerinin adamı olarak kendisini lanse etmeye çalışanlar, piar yapanlar, sosyal medyada oraya buraya laf çakanlar, araya kara kedi sokmaya çalışanlar, (benim gibi) kulis yapanlar, eski ve yeni il başkanları, hevesiniz kursağınızda kalmasın ama İl Başkanlığı yolu Cumhurbaşkanından geçiyor.

Not-1: Sevgili Ak Parti'nin bazı ileri gelenleri "İbrahim Ethem Taş bu işi götüremiyor. O'nun döneminde Büyükşehir'i kaybettik. İlçeler göz göre göre elden gitti. Yönetemiyor, beceremedi. Şunun güdümünde, bunun dümeninde. Bu kadar tevazu olmaz, masaya yumruğunu vurması lazım" gibi sözleriniz kulağıma geliyor. Ya Cumhurbaşkanı İbrahim Ethem Taş'ı işaret ederse ne diyeceksiniz? İbrahim Ethem Taş'ın yanlışları elbette oldu. Bende bu köşeden zaman zaman pervasızca eleştirdim. Ancak yönetim bir olup, başkan tek olursa başkan gerçekten bir şeyleri yapmakta başarısız olabilir. Ekibini kurmasına izin verilirse İbrahim Ethem Taş'ın başarılı alabileceğine inanıyorum.

Ardından "Bu kadın başımıza bela olacak. Muratpaşa'da yanlış üstüne yanlış yaptı. Kavgacı, söz dinlemez. Bizim ekibin içine girmez, uyumsuz" Diye arkasından konuştuğunuz Gökçen Özdoğan Enç'i işaret ederse reis, bu sefer sayın Enç'in yüzüne nasıl bakacaksınız. Gökçen Özdoğan Enç, Ak Parti'nin şahinlerindendir. O'nun geliştirdiği kendisine has siyaseti başarılı olmuştur. Kendisinden söz ettirmeyi başarmıştır. Öyle veya böyle. Antalya olarak bizim fazla milletvekilimiz olmadı zaten. Şu anda vekil değil ama vekil olduğu geçen dönemde Sena Nur Çelik' mi? Gökçen Özdoğan Enç'mi? derseniz tartışmasız ve hilafsız Gökçen Özdoğan Enç'tir. Siyasetinden, söyleminden, giyiminden, kuşamına, bilgisinden, davranış tarzına kadar Çelik yerine kesinlikle Enç'i tercih ederim.

NOT: 2 BEN BU YAZIYI KALEME ALDIĞIM SAATLERDE ANKARA'DA İBRAHİM ETHEM TAŞ'IN GÖREVDEN ALINACAĞI ŞEKLİNDE BİLGİLER GELMEYE BAŞLADI. BU KULİSLERİN NE KADAR DOĞRU OLDUĞUNU ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE GÖRECEĞİZ.