Mersinliler, 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıl dönümünde meydanlara akın etti. Ellerinde Türk bayraklarıyla Cumhuriyet Meydanı'nı dolduran Mersinliler, darbecilere lanet yağdırdı.

Mersin'de 15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla, anma etkinliği ve yürüyüşü düzenlendi. Mersin Valiliği koordinesinde düzenlenen yürüyüşe Vali Ali Hamza Pehlivan ile eşi Yıldız Pehlivan, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Fuat Gedik, milletvekilleri, belediye başkanları, kent protokolü ve vatandaşlar katıldı. Millet Bahçesi önünden başlayan yürüyüşe, mehteran ekibi de eşlik etti. Cumhuriyet Meydanı'na kadar süren yürüyüşte vatandaşlar, Türk bayraklarıyla birlik ve beraberlik mesajı verdi. Cumhuriyet Meydanda Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan etkinlik, İl Müftüsü Aydın Yığman'ın yaptığı dua ile devam etti. Etkinlikte konuşan Vali Ali Hamza Pehlivan, bu senede Cumhurbaşkanlığı himayelerinde bu etkinlikleri gerçekleştirdiklerini söyledi. Bu yıl etkinlikleri "Türkiye Aşkıyla" ana temasıyla gerçekleştirdiklerini belirten Pehlivan, "Biz millet olarak Türkiye'mize aşığız, gönülden bağlıyız. Bu aşk bugün ortaya çıkmış bir aşk değil. Bu bağlılık, bugün ortaya çıkmış, bugünlere ait bir sevgi bağı değil. Bu aşk yüzlerce, binlerce yıllık devlet, millet ve medeniyet geçmişine dayanıyor. Bu büyük büyük aşk vatan aşkı olarak, millet aşkı olarak, devlet aşkı olarak, mukaddesata duyduğumuz aşk olarak, milli ve manevi değerlerimize duyduğumuz aşk olarak, bayrak aşkı olarak tezahür ediyor. Bizim milletimiz öncelikle Allah sevgisini gönlüne koyan, vatanını kutsal sayar, saygı duyar, baş üstü eder ve onu canı pahasına korur. Bizim devletimiz herkese ve her kesime kucak açar. Herkese yaşam alanı tanır, şefkatle yaklaşır. Çünkü bizim medeniyetimiz sevgi, hoşgörü, vicdan medeniyetidir" dedi.

"FETÖ ve arkasındaki yapılanmalar adeta duvara çarpmış gibi püskürtüldü"

Türk milletinin tarih boyunca dünyaya sevgiyi, huzuru getirmeye çalıştığını vurgulayan Pehlivan, "Bizim insanımız yaratılanı yaratandan ötürü sever. Bu evrensel, bu insancıl hasletlerimiz elbette tarihe damga vurmamıza vesile olmuştur. Bununla birlikte tarih boyunca birliğimizi, beraberliğimizi hazmedemeyen, dünyaya hükmetmemizi hazmedemeyen, bağımsızlığımızı hazmedemeyen bazı şer odakları tarafından suistimal edilmeye çalışılmıştır. İşte şer odaklarının maşası konumundaki silahlı terör örgütü FETÖ'de yıllar içerisinde bizim bu hoşgörülü anlayışımızdan, devlet millet bakış açımızdan yararlanarak değerlerimizi suistimal etmeye kalkmıştır. Mukaddesatımızı suistimale kalkmıştır. Devlet kurumlarımızın içine sızarak, bütün birimlerimizin içine sızarak devlet yapısını ve devamında da milletimize diz çöktürmeye çalışmıştır. Bu şer odakları belli ki birçok şeyi hesap etmiştir ama herhalde şunu unuttular. Bizim milletimizin ve devletimizin şefkat yüzü var mı? Var. Cemal yüzü var mı? Var. Ama bir de şiddet yüzü var, celal yüzü var. Bunu hesaba katmadılar. Varlığına bağımsızlığına, bayrağına, ezanına, değerlerine göz dikildiğinde işte o celal yüzü ortaya çıkar. Atalarımızın güzel bir sözü var. Derler ki "uysal atın çiftesi sert olur." İşte 15 Temmuz gecesi de yıllardan beri uğraştıkları, kurmaya çalıştıkları o paralel devlet yapısı anlayışı içerisinde milletin kaynaklarıyla temin edilen toplarla, tüfeklerle, helikopterlerle, uçaklarla gene millete ateş ettiler. Millete diz çöktürmeye kalktılar. Ama milletimiz Cumhurbaşkanımızın özellikle yaptığı çağrıyla, yollara, meydanlara düşerek, göğsünü o ateşler üzerinde siper etti. Ve şunu haykırdı. Doğduğumdan beridir aşığım istiklale, bana hiç tasmalık edebilmiş değildir altın lale. Yumuşak başlı isem kim demiş uysal koyunum, kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum. İşte bu anlayışla bedenini, canını ortaya koydu. Böylece FETÖ ve arkasındaki yapılanmalar adeta duvara çarpmış gibi püskürtüldü, diz çöktürmeye çalışırken kendisi diz çöktü ve yıkıcı, bölücü emelleri başlarına geçirilmiş oldu" diye konuştu.

"Ne mutlu bizlere ki böyle asil bir milletin mensuplarıyız"

Milletin o gece el ele vererek direndiğinin altını çizen Pehlivan, "Bu cephe sarsılmaz, bu cephe sağlam. Bu cephe sarsılmadı. Çünkü bu cephenin arkasında Çanakkale ruhu vardı. Bu cephenin arkasında Kurtuluş Savaşı ruhu var. Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kazanılan Kurtuluş Savaşı ruhu var. Bu ruh çok şükür milletimizde var. 15 Temmuz'da bizi diri tutan, bizi galip getir de işte bu ruhtur. Ne mutlu bizlere ki böyle asil bir milletin mensuplarıyız. Yüce Türk milleti tarih boyunca nice engellerle karşılaştı. Nice saldırılarla karşılaştı. 15 Temmuz bunun son ve en kalleş örneğiydi ama bir ve beraber olarak, tek yürek olarak, tek bilek olarak o kabus gecesinin sonunu aydınlık yapmayı bildi. Sabah güneş doğdu ve milletimiz daha aydınlık yarınlara, daha da güçlenerek yürümeye devam etti, devam ediyor. Şehitlerimizi şükranla yad ediyoruz. Aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize sağlık, afiyetler diliyoruz. Allah onların hepsinden razı olsun. Eğer biz yolumuza, hayatımıza, özgürce devam edebiliyorsak onların sayesindedir" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından 15 Temmuz Şehitleri Sancak Koşusu'ndan gelen sporcular, Türk bayrağını Vali Pehlivan'a taktim etti.

Etkinlik çerçevesinde, 15 Temmuz destanını anlatan sinevizyon gösterileri yer alırken, mehteran ve bando takımları da gösteri sundu.