Geçen gün bir fotoğraf gördüm sosyal medyada. Yazayım derken, arada kaynadı. 

Olay şöyle, Meltem Mahallesinde bulunan Adem Tolunay Anadolu Lisesi (Adem Tolunay Anadolu lisesi proje okuludur) çerçeveli Atatürk portreleri, İstiklal Marşı ve Atatürk'ün gençliğe hitabesini çöp konteynerine doldurmuşlar. Vatandaşlarda bunların fotoğraflarını çekip, vali, milli eğitim müdürü ve savcılara çağrıda bulunuyorlardı. 

Vatandaşlar neden böyle bir şey yapıldığını araştırdıklarında ise 'okulda teftiş yapılacağı için, müfettişler gelmeden önce temizlik yapıldığını' söylemiş Atatürk portrelerini çöpe atan okul görevlileri. 

Atatürk portresini çöp olarak gören başta müdüründen itibaren eline alıp, konteynere kadar atan herkesi kınıyorum. Eskiyen bu gibi şeylerle ilgili bir imha yönetmeliği yok mudur arkadaş. Her seferinde çöpe atıyorsunuz da insanların sinirlerini zıplatıyorsunuz? 

Neyse, ben size  neden temizlik yapıldığını açıklayayım, siz o zaman anlarsınız neyin ne olduğunu. Proje okulu olan Adem Tolunay Anadolu Lisesinin müdürü olan Mehmet Orhan Özbek beyefendi, kadrosuz ama yetkili olarak İl Milli Eğitim Müdürlüğünde uzunca bir süre görev yaptı. 

Proje okullarının yönetmeliğine göre 6 ay geçici görevle başka yerde görevlendirilen müdürün görev akitinin sonlandırılması gerekiyordu. Ama buna rağmen 3 yıla yaklaşan bir süre İl Milli Eğitim müdürlüğünde geçici görevlendirme ile görev yaptı. Kadrosu ise Adem Tolunay'ın müdürü olarak kaldı. Hiç bir yönetmelik ve kanun bu arkadaşa işletilmedi. Yani müdürlüğü sonlandırılmadı. 

Yeni İl Milli Eğitim Müdürü geldiğinde, Mehmet Orhan Özbek beyin görevlendirme süresini uzatmadı. Bu nedenle uzun süre dirense de kadrosunun olduğu okula geri dönmek zorunda kaldı. Aslında, bu göreve de dönememesi gerekiyordu ama yaptılar işte. 

Her neyse, okullar elbette açılacak ve 3 yıla yaklaşan bir süredir başka bir okulun müdürü tarafından emaneten bakılan okulda elbette dağınıklık, disiplinsizlik ve başı boşluk olmuştur.  Her halde okulda da yıllık teftiş yapılacağı için temizliğe girişmişler ve her ne hikmetse temizliğe Atatürk portresi, İstiklal Marşı ile Atatürk'ün gençliğe hitabesinden başlamışlar. 

Saygıdeğer Orhan Özbek beyefendi, haberin yoktur muhtemelen. Ben söyleyeyim. Sen yokken o okulun bahçesine, çocukların oyun alanına bir de halı saha kondurmuşlar haberin olsun. Hani şu Narenciye Bahçesine halı saha yapmaya çalışan arkadaş var ya, sizin okulun bahçesine de kondurmuş bir tane. Öğrencilere ait olması gereken okul bahçesinde halı saha var ve ne idüğü belirsiz bir çok kimse 'Halı sahaya' gidiyorum diyerek okulunuzun içine giriyorlar. Korumanız gereken, sizlerin sorumluluğundaki  öğrencilerin yanı başındalar. Yani güvenlik ne durumda bilen yok.

Yalnız okul bahçesinin halı sahalara kiraya verilme işlemi sadece Adem Tolunay'da değil, bir çok okulun bahçesi bu şekilde işgal edilmiş vaziyette. Okul müdürleri bir okulu idare ettiklerini unutarak okula gelir elde edeceğiz diye okulu orta boy esnaf işletmesine dönüştürmüş durumda. 
(Sakın bana okul aile birliği karar veriyor, kiralar oraya gidiyor, çocuklar için harcanıyor mavalını okumayın e mi! Hepimiz biliyoruz ki, müdürlerin tayin ettikleri veliler okul aile birliği başkanı olur ve müdür ne derse onu yapar) 

Olay bundan ibarettir. 

Şimdi benim yazımda imla hatalarını bularak bana yorumlarıyla giydirmeye çalışan Orhan Özbek hocanın sevenlerine sesleniyorum. Siz benim bozuk cümlelerimle bile ne dediğimi çok iyi anladığınız için sinirleriniz tepenize çıkıyor. 

Sakin olun panpişlerim. Ölüm yok ya ucunda! Azıcık canınızı sıkıyorum o kadar!