ŞANSSIZLIK
16 Aralık 2022 Cuma 10:49
Ankara’da bir randevu talebim olmuştu. Bu hafta başına görüşme konulması nedeniyle hafta sonu başkentimize geçtim.
Ben Ankara’ya gittim, Antalya’da çadır karıştı arkadaş!
Daha bismillah sel felaketi oldu. Kumluca ve Finike’lilere geçmiş olsun.
Olsun da Kumluca Belediye Başkanımız sultanımız Mustafa Köleoğlu’nun sosyal medyadan yaptığı paylaşım neydi acaba?
Yağmur başlayınca Sultanımız “DOLUSAVAR KALKANI KUMLUCA’DA ETKİ ALANINDAKİ YERLERİ KORUDU. Kıymetli üreticilerimiz ilçemize yaklaşan bulutların kristalleşmesiyle oluşan doluları dolusavarımız ile ses dalgası yaymak suretiyle on pare atışı yaparak yağmura dönüşmesini sağladık ve oluşabilecek tehlikenin önüne geçtik” deyip bir de fotoğraf koymuş.
Tabi ortalığı sel suyu götürünce yaptığı bu paylaşımı silmiş.
Anladığım kadarıyla bu arkadaş ilçeye dolusavar diye bir makine kurdurmuş. Doluları suya çevirmek için on pare atışını da yapmış. Ortalık sele kapılınca beni suçlamasınlar diye paylaşımı silmiş.
Eğer Kumluca bu felaketi yaşamamış olsaydı “Ben dolusavar makinası ile ilçemizi felaketten kurtardım” diyecekti.
ŞANSSIZLIK!
Bakın bu konunun uzmanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu dolusavar makinası için ne diyor “Hiçbir gelişmiş̧ ülke kuraklığa ve doluya çare olarak bu yöntemler şu an kullanılmamaktadır. Sadece meteorolojik okuryazarlığın çok düşük olduğu gelişmemiş ülkelerde bu yöntemlerin bir çeşit ”umut tacirliği” olarak kullanımı giderek yaygınlaşmaktadır.” Demiş.
Sultanımız Başkanımız Mustafa Köleoğlu, böyle bir makinaya belediyenin kasasından para vermemişsindir inşallah!.
Elbette bu arada sosyal medyada Manavgat yangınında yardım isteyen Muhittin Böcek’i taklit ederek “Bir felaketi yaşıyoruz, buraya yardım edin” diye feryat figan ediyordu.
Her neyse, sel baskının ardından İYİ Parti İl Başkanı Mehmet Başaran’ın bir kadını hamile bıraktığı ve çocuğu aldırmak için o kadını tehdit ettiği ileri sürülerek hakkında jandarmaya şikayet edildi.
Başaran ise zaten kongrede aday olmayacak ve milletvekilliğine hazırlanacaktı. Hakkındaki iddialar nedeniyle istifa edip yaptığı açıklamada kendisine komplo kurulduğunu ileri sürdü.
Sayın Başaran’ın kaç yıldan bu yana emek verdiğini herkes biliyor. Bina kirası, çaycısı-çorbacısı derken her ay cebinden partiye yaklaşık 100 bin liraya yakın para aktarıyordu.
Yani sizin anlayacağınız yüzdü yüzdü kuyruğuna geldi böyle bir skandal patladı.
ŞANSSIZLIK!
Ben bu konuda iki şeye dikkat çekmek istiyorum.
Sayın Başaran’ın yaşadığı rezalet paçasından aktı. Herkes ona ne söylenecekse zaten en ağırını söylüyor. Onlara girmeyeceğim. Olaya başka bir yönden bakmak istiyorum ben.
Başaran’ın “Her türlü testi vermeye hazırım” söylemlerini de bir kenara bırakıp, velev ki hamile kadının bebeğinin Başaran’dan olduğu ihtimali ile yola çıkarsak eğer.
İlki çok eskiden bir doktor ile hamile sevgilisi arasında çıkan tartışmada doktorun çok güzel bir savunması vardı. “BENİM BABA OLMAYA VEYA OLMAMAYA KARAR VERME HAKKIM YOK MU?” demişti.
Şartlarını bilemem elbette ama ya hu be kızım, 70’şine merdiven dayamış bir adamda ne buldun ki, birlikte oluyorsun? Hamile kalıyorsun? Parasına-puluna tav olduysan o ayrı bir şey.
İkincisi ise İYİ Partili birisi sosyal medyadan yardırıyor. “Mehmet Başaran’a bu komployu KAMİL kurdu” diye.
Evet bu olayın doğru yönleri de var. Ortada hamile bir kadının var olduğu ve jandarmaya tehdit edildiğine dair şikayeti gibi. Ama bu olayın tam zamanında kamuoyuna servis edilmesi de var.
İyi Partililer şöyle bir etrafınızı yoklayın bakayım KAMİL isimli kim var aranızda. O isimde birisi varsa selam bile vermeyin, kaçın kaçın yanından.
Son sözümüz ise gövdesi var olduğundan bu yana Antalya’da skandalları bitmeyen İyi Partiye.
Şimdi yeniden aday olan görevden alınmış eski il başkanı Ahmet Aydın’ın zorla kız kaçırma vakası, Elmalı Belediye başkanı Halil Öztürk’ün noter onaylı ilişki skandalı şimdi de Mehmet Başaran’ın hamile sevgiliyi tehdit etme vakası gibi.
Çoğunu tenzih ediyorum ama her partiden çıkma partilileri kurulan toplama bilgisayar gibi bir parti oldular Antalya’da. Gövde başka marka, maus, ekran başka marka. Bu nedenle bir gün ekran arıza veriyor, başka bir gün kablo arızalanıyor.
Yani Antalya'da çok büyük bir performans beklemeyin. Bilgisayara format atın, eski tüm bilgileri silin ve bilgisayarı yeniden başlatın.
Başka çareniz yok.
NOT 1: Görevden alınan eski il başkanı Ahmet Aydın yeniden il başkanlığına adaymış. Hani Meral ablası onu milletvekili yapmak için daha fazla yıpranmasın diye görevden almıştı? Ayrıca akli melaikeleri yerinde olmayan birisi kendi internet gazetesi sayfasından Ahmet Aydın güzellemeleri yapıyor.
Yazıyor da yazıyor en şanslı aday oymuş, Hasan Subaşı ile Muhittin Böcek’in desteğini alan Ahmet Aydın’la yola devam etme kararı ağırlık basıyor. Subaşı’nın yarım saate yakın Ahmet Aydın ile görüşüp, “dik dur çekilme. Demokrasi var öyle şey olmaz” dediği ileri sürülerek yardırıyorlar Ahmet Aydın güzellemesini.
Vallahi de billahi de Ankara’da meclis kulislerinde olmasam ve bazı şeylere bire bir şahit olmasam şu söylenenlere “Olabilir” diyebilirdim. Belki Sayın Subaşı yarım saat konuşup ikna etmiş olabilir derdim.
Ama kardeşim bu gözler şahit, bu kulaklar şahit, bu beyin şahit
Siz neyin kafasını yaşıyorsunuz anlamıyorum.
Ben akli melaikeleri yerinde değil diyorum ama paraları cukkalama konusunda çok mahir.
Paraları cukkala, görevden alınmış adamı yeniden il başkanlığı için parlat, yalan yanlış ne varsa kulis diye yazıp milletini kafasını karıştırmak için çabalayıp, İyi Partiyi hariçden dizayn etmeye çalış.
Böyle şey olmaz, bu kadar ucuz olamaz o parti.
Size kimin başkan olacağını söyleyemem ama kimin il başkanlığı koltuğuna oturmayacağını net ifade edeyim. Görevden alınmış eski il başkanı Ahmet Aydın.
NOT2 Ankara kulislerini, genel merkezlerde ve meclis kulislerini Pazartesi gününden itibaren bir kaç günlük yazacağım. Takip de kalmanızı tavsiye ederim.