ŞİLOFTA TATLISI

Birkaç gün önce bir televizyon kanalında yayınlanan yemek yarışma programı varmış. Bu yemek yarışma programları, “Sizin ilinizin, ilçenizin geleneksel yemeklerini tanıtıyorum, iliniz veya kentinizin tanıtımını yapıyoruz” diyerek sponsorluk adı altında para hüpletiyorlar.

Televizyon kanalı dış yapım olarak bu gibi programları bazı firmalara yaptırıyorlar. Dış yapım olarak hazırlanan programlar tutarsa, firma milyonluk volileri vuruyor. Pandemi döneminde evde kala kala, millet kafayı ekmek yapmayı öğrenmekle, turşu kurmakla ve yemek yapmakla bozmuştu.

Tam o sırada bu program yayınlanması denk gelince popüler oldu. Dış yapım firması, un markası, salça bilmem nesi firmasından reklam karşılığında güzel güzel paralar kazandılar. Gözümüz yok, Allah daha fazlasını versin.

Program biraz popülaritesini yitirince dış yapım firmasının reklam departmanı harekete geçerek, kendilerinin hazırladığı “Master bilmem ne de skandal” diye kendi kendilerine haber yapıp, gazetelere, ajanslara, çok tıklanan haber sitelerine belli bir ücret mukabilinde yayınlatıyorlar. Hooop, gelsin yine izlenme rekorları.

Bu bir pazarlama tekniği. Sözümüz yok.

Son günlerde bu ve bunun gibi programlar tıpkı ücreti mukabilinde plaket veren, ödül veren çakma firmalar gibi Anadolu’daki belediyelerin bütçelerini tırtıklamaya başladılar.

İşte bunun son örneği önce Alanya’da yaşandı. Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel, sanki Alanya’nın tanıtıma ihtiyacı varmış gibi Alanya’lıların cebinden çıkan paralar ile bu programı Alanya’da gerçekleştirilmesini sağladılar. Yarışmacıların, programcıların, ve jüri üyelerinden oluşan 50-60 kadar insanı ağırlayıp, ekranlarda Alanya’nın kulaklı çorbasının tanıtımını yapıldı!

Bu modaya uyan Konyaaltı Belediyesi de aynı yöntemi izledi. Dünyaca ünlü Konyaaltı Sahili’ni, belediyesini Türkiye’de tanıtmak için harekete geçtiler. Kendi kırsal bölgelerinde yetişen Çandır Fasulyesi’nin tanıtımını yapmak için aynı programa sponsor olarak davet ettiler.

Bu programa ise Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’te katıldı. Buraya kadar her şeye eyvallah!

Ama arkadaş dün sosyal medya Antalya’ya özgü Şilofta tatlısını merak etti. Sosyal medyada herkes birbirine soruyor “Şilofta tatlısı nedir?” diye. Espriler, yakıştırmalar, kafa bulmalar, öfkelenen ve atar yapanlar yıktılar ortalığı.

Anamdan, atamdan geriye doğru 1800’lü yıllara kadar yapılan tespitlere göre Antalya’lıyım ve 50 yaşındayım ben böyle bir tatlı adı ne duydum; ne de yedim. (Ha bu arada Hidayet Gültekin’den benim de kalır yerim yoktur. Ben de iyi yiyicilerdenimdir)

Antalya’lı olduğu belirtilen jüriye ayrı tepki vardı, yapılan yemeklere ayrı tepkiler yağdı.

Hakikaten Konyaaltı Belediyesinin değerli yetkilileri, Sayın Başkanım Semih Esen bu Şilofta tatlısı nedir? Kimler yapar ve kimler yer? İçeriğinde neler vardır? Bir kez daha Antalya’lılar adına soruyorum bir tane Antalya’lının evinde bu tatlı yapılmış mıdır?

Bizim tahinli kabak tatlımız ile arap kadayıfımızın haricinde başka bize özgü tatlı mı var?