SİZ KİMİ KANDIRIYORSUNUZ?
10 Ocak 2021 Pazar 11:02
SİZ KİMİ KANDIRIYORSUNUZ?
Bu gün pazar ve bu gün yazmayı düşünmüyordum. Ancak dün yapılan açıklamalar ve CHP'li olduklarını söyleyen tanıdığım ve tanımadığım onlarca destek telefonundan sonra yazmaya karar verdim.
Baştan söyleyeyim, saldırı çok yönden olunca, yazı azıcık uzun oldu.
Öncelikle Sayın Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal'ın Halk TV'de telefonla bağlanarak yaptığı açıklamayı dikkatle dinledim. Oturup eski mahkum alma mevzuatını okudum. Sayın Uysal iyi bir hukukçudur, kendi mesleğini öğretme gibi bir hadsizliğim söz konusu dahi olamaz.
Tanıdığım hukukçulardan da yardım alarak şunu ifade etmek isterim ki, eski mahkum işe alma mevzuatı 2013 yılında değiştirilmiş. Söz konusu eski hükümlü 2014 yılında işe alınmış.
Böylece Sayın Ümit Uysal'ın kamuoyuna açık açık doğruları söylemediği kanısına vardım.
Şöyle ki, öncelikle eski hükümlülerin kamu idarelerinde işe alınabilmesi için İŞ-KUR'a kayıt yaptırırlar. Bundan sonrasının tam metnini yayınlıyorum.
İŞTE O KANUN MADDESİ
4857 sayılı iş Kanununun eski hükümlülere ilişkin 30. maddesi 5763 sayılı Kanun ile değiştirilmiş hali
MADDE 11 –(1) (Değişik ibare:RG-9/11/2018-30590) Kamu kurum ve kuruluşlarınca, ortaöğretim ve daha alt eğitim düzeyinde istihdam edilecek işçilerle, temizlik hizmetlerinde, güvenlik ve koruma hizmetlerinde, bakım onarım hizmetlerinde, eğitim şartı aranmaksızın kömür ve maden işletmelerinin yeraltı işlerinde çalıştırılacak işçilerle ilgili listeler, başvuranlar arasından çekilecek kura ile belirlenir. Kura çekimi, talebi veren kamu kurum ve kuruluşu tarafından iş ilanında belirtilen gün, saat ve adreste noter huzurunda yapılır. Adaylar, istemeleri hâlinde kura çekimini izleyebilir." Sonrasında mülakat yapılıyor.
Sayın Uysal, diyorsunuz ya, "Devletin yetkili organları bize yönlendirdi, işe alımında bizim dahlimiz olmadı" diye eğer işe aldığınız bu kişi İŞKUR'a müracat edip, binlerce eski mahkum arasında yapılan kura çekimiyle sizin belediyenizde işe başladıysa sizden aleni özür dileyeceğim. Ama sizin seçim ofisinizde çalışıp, sonra işe alınıp mükafatlandırıydıysa lütfen siz kamuoyundan özür dileyiniz. (Bu arada seçim çalışmalarında birlikte çektirdiğiniz boy boy fotoğrafları ne yapacaksınız?)
SEN KİMİN ARTIĞISIN?
CHP İl ve İlçe yönetiminde bulunanların neredeyse tamamının Muratpaşa Belediyesinde çalıştığı ortaya çıkınca, Muratpaşa Personeli olan il yönetimindekiler teker teker sosyal medyadan bana saydırmaya başladılar diye. Bende ne yazacaklarını teker teker onlardan önce yazdım ama asla benim yazdıklarımı yalanlayamacaklar diye.
Dediğim gibi oldu.
Başkanlarından (Ama İl Başkanlarından değil) aldıkları talimat ile kendi sosyal medya hesabından saydırmış bana. Yazının her satırından müthiş zeka pırıltıları akan belediye personeli İbrahim Utku Nar isimli arkadaş "Yıkamacı, yağlamacı, yandaş gazeteci ve arkasındaki lobiye cevabımdır" diye başlayan yazısında bana devrimcilik ve emekçilik dersi vermiş. Beni AKP artığı olarak nitelendirip HODRİ MEYDAN demiş. KAŞIRSANIZ KAŞIRIZ diyerek aba altından sopa göstermeyi ihmal etmemiş. Elinin altındaki tahmin ediyorum Başkan Ümit Uysal için hazırlanan bot hesaplardan da bolca paylaşım yapmış.
Ben bu gencin saygıdeğer babası Nuri Nar ağabeyimiz ile annesi CHP kadın kollarında olan Ayşe Liman Nar hanımefendiyi tanırım. Geçmişte babası Nuri abiyle belli düzeyde selamımız vardır. Bu günlerde biraz rahatsız. Nuri abimizi fazla üzmemek adına bayramlık ağzımı fazla açmayacağım.
Hafızam beni yanıltmıyorsa eğer Makine mühendisi olan Nuri ağabey, DYP'li Hasan Subaşı döneminde Antalya belediyesinde işe başladı, ANAP'lı Hasan Taşlık döneminde Konyaaltı Belediyesine geçti. Bekir Kumbul döneminde Büyükşehir belediyesine geldi. Menderes Türel döneminde Kaynak Geliştirme Daire Başkanı oldu. Dünya meleği kız kardeşi Esra Nar engelli kadrosu ile yine Antalya Büyükşehir Belediyesinde çalışıyor. Hakaret dolu yazıyı bana yazan kişi İbrahim Utku Nar'da Muratpaşa Belediyesinde çalışıyor.
Güzel kardeşim bu NEPOTİZM değildir de nedir? Sizin 4 kişilik çekirdek ailenizde belediyede işe girmeyen bir tek sevgili anneciğin kalmış.
Ellerinden öperim çok sevgili anneciğin CHP'li, baban Nuri ağabey eski bir ANAP'lı ve sağ kökenli. Bu durumda sen kimin ARTIĞISIN?
ESKİ CHP'LİLER NEREDE?
Dün gün boyu CHP'li tanıdık isimler aradı. Yaptığımız konuşmalardan fark ettim ki, CHP'lilerin çoğu partiden ayaklarını kesmişler. CHP'de yol yürümüş, çilesini çekmiş bu insanlar partiye katkı koymaya çalışan insanlardı. Partinin kolonlarını oluşturan o isimler partiden nemalanmayı kendilerine ar edinen insanlardı.
CHP'li eski tüfek ağabeyimiz aradı, "Belediye personelinden oluşan CHP İl yönetimi bağımsız olur mu hiç? Haydi diyelim ki, Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal hakkında disiplin soruşturması başlatılacak. Çalıştığı kurumda amiri pozisyonundaki kişi hakkında nasıl disiplin soruşturması yapacak? Parti tüzüğüne uygun davranmayan belediye başkanını ihraç edebilecek mi? Seçim dönemlerinde biz aylarca kendi işlerimizi bırakır parti için koştururduk. Peki Belediyelerde çalışan il yönetimindekiler hepsi birden izin alıp, aylarca sahada çalışacaklar mı? Biz iktidara adayız. Kısıtlı mesai sonrasında yapılacak seçim çalışmasının partiye ne kadar faydası olacak? Koskoca 2 milyonluk Antalya'da CHP'de siyaset yapmak isteyen sadece belediye çalışanlar mıdır? Hiç mi bizim parti yönetimimizde kendi işinin patronu olan yoktur, esnaf, çiftçi yoktur" diye ardı ardına soruları sıraladı.
Bunun cevabını ben değil, listeyi hazırlayan kendi il başkanlarının ve onlara oy veren delegelere sorması gerektiğini söyledim. "Abim eskiden çarşaf liste olurdu. Delege istediği adaya oy verirdi. Şimdi genel kurulda "Blok listemi istiyorsunuz, çarşaf listemi?" diye sorup, kalkan elleri bile saymadan "Blok liste ile seçime gideceğiz" deyip geçiyorlar. Böylece delegenin hür iradesi kontrol altına alınmış oluyor. Delegenin tanımadığı, istemediği, ama il başkanı veya bazı belediye başkanlarının ismini yazdıkları küt diye il yönetimine girmiş oluyor. Şu anda il yönetiminde olan, belediye çalışanlarını, oy veren delege karşısından gelsin tanımaz bile. Eskiden il yönetimine girmek bu kadar kolay değildi" dedi.
Hakikaten doğru. Eski CHP'liler yavaş yavaş demek ki bu nedenle uzaklaşmışlar. Nerde Feridun Fikret Baloğlu, Davut Çetin, Vahap Tuncer, Mustafa Erdem, Nail Kamacı, Cengiz Gülebay, Niyazi Nefi Kara, Sabahat Çevik, Erdal Yayıcı, Ömer Dinçer, Mustafa Şeker, Ömer Melli, Özer Ülken, Saadet Yavaş, Bekir Kumbul ve burada sayamadığım onlarca isim neden partiden uzaklaştılar. Bakın bu isimlerin tamamı belediyelerde çalışan değil, partiye maddi ve manevi katkı koyan isimlerdir.
CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu boş yere belediye başkanlarına bas bas bağırmıyor, "İl ve ilçe örgütlerinden elinizi çekin" diye.
Sevgili CHP'liler bana kızmayın ve daha yeni kurulmuş bir partiden örnek vereyim size. Lütfen Deva Partisinin oluşturulan il yönetimine bakınız. İl yönetimindekilerin meslek ve ne iş yaptıklarını bakınız. Hepsi üniversite mezunu bazıları çift dalda doktora bile yapmış. "Biyomedikal firma sahibi, bilişim ve inşaat firması sahibi, Emekli, Amerikan yatırım firmasında temsilci, esnaf, mühendis, doktor, avukat" gibi meslek sahipleri ve hiç birisi kamuda çalışmıyor.
2 milyonluk Antalya'da CHP yönetimine girecek kendi işinin patronu bir Allah'ın kulu yokmuydu? Hepsi mi belediyelerde çalışmak zorundaydı. Sorum bu kadar!
NOT: Bir meslek büyüğüm, Muratpaşa Belediyesinin seri katille ilgili açıklamasını yayınlarken altına kendi görüşünü yazmış. Muratpaşa belediyesini temize çıkarttığı algı yazısında ayrıca seri katilin işe geri dönmesi için hukuki yol gösteriyor. Sevgili şefim, Muratpaşa Belediyesi 2021 yılı, 90 bin liraya kadar doğrudan alım tanıtım dergisini ne zaman hazırlayacaksınız?