KÖŞEBAŞI
ŞAHSIM, KENDİMİ KINADIM!
Sevgili arkadaşlar iki günlük bir ara vermek zorunda kaldım. Neyse bu arada öncelikle günlük gelişmelerden bilgi vereyim. "Vasiyetimdir" başlıklı yazımın ardından gelen tepkilerde ölmem gerektiğine kanaat getirenler ile yaşamam ve bu adaletsizliklere gücümün yettiği yere kadar karşı durmam gerektiğini söyleyenlerin tepkileri başa baş gitti.
Bir kısım yorum sahiplerinin benden ne kadar nefret ettiklerini öğrenmiş oldum. Bunu biliyordum ama insan kendisiyle ilgili "Geber" yorumu ile karşı karşıya kalınca içi bir hoş oluyor.
Ama bir başka gelen telefondaki dost sesi "Gel bacım, benim ofisimi sana bırakıyorum. Kim senin kılına dokunmaya kalkarsa dünyayı başına dar ederiz. Senin dik durman gerekiyor. Bu adaletsiz dünyada doğruları söylemeye devam et, arkandayız" sözlerini duyunca da şöyle bir silkelenip sırtım doğruluyordu.
Günler içerisinde bu gibi çok yorumla karşıIaştım ve şu ana kadar ölmemi isteyenler ile yaşamamı isteyenler başa baş gittiler.
Ölmemi isteyen arkadaşlara cevap, "İleri boyuttaki köpek fobim yüzünden, hatırladığım kadarıyla şahsi olarak bu güne kadar iki komşumla davalık oldum ve kazandım. Diğer kavgalarımın tamamı mesleki edindiğim düşmanlıklardır. Tahmin ediyorum sizin de içinizde oluşan ve bana "Geber" diyebilecek kadar içinizde büyüttüğünüz kininizin ana nedeni çıkarınıza çomak sokmuşluğumdandır. Ne yaparsın bu da benim mesleğim.
------------
ÖZ HAKİKİ KENDİM, ŞAHSIMI EN AĞIR ŞEKİLDE KINADIM
Mesleğimizin duayeni, Antalya'da bir çok 'gazeteciyim' diyen meslektaşımıza gazeteciliği tersinden okutabilecek kadar usta gazeteci Dursun Gündoğdu'ya Akdeniz Üniversitesi Rektörü Özlenen Özkan ambargo uygulamış, bunu da basın müdürü Sibel Atasoy Dursun Gündoğdu'ya tebliğ etmiş.
İki gündür meslektaşlarımız arasında ve sosyal medyada bu konuşuluyor. Antalya'da faaliyet gösteren hem Çağdaş Gazeteciler Cemiyeti, hem Akdeniz Basın Cemiyeti konuyla ilgili kınama yayınlamışlar ve sert bir dil ile böyle bir karar alan rektörü kınamışlardır.
Peki üyesi olmaktan onur duyduğum Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mevlüt Yeni ne yapmıştır arkadaşlar. Beni zaten sosyal medyadan engellediği için ben görmedim ama bir yerlerde açıklama falan yapsaydı duyardık. Eğer açıklama yapmış ise ve ben görmemiş isem o kabahat da benim boynuma olsun.
AGC'nin internet sayfasında da yer alan GAZETECİNİN HAK VE SORUMLULUK BİLDİRGESİ'nde de yayınlandığı gibi "Gazeteci tüm bilgi kaynaklarına serbestçe ulaşma ve kamu yaşamını belirleyen, halkı ilgilendiren tüm olayları izleme, araştırma hakkına sahiptir. Kamusal ve özel tüm işlerde, gazetecinin karşısına çıkarılacak gizlilik ve sır gibi engeller, açık ve ikna edici gerekçelere sahip olmalıdır." der,
AGC'nin tüzüğünün 2-b maddesine göre ise "Cemiyetimiz Haber alma ve kamuoyunu bilgilendirme hakkının hiç bir baskı ve sınırlama olmaksızın kullanabilmesinin yolunu açmak" diye tanımlamış.
ŞİMDİ OKUYACAĞINIZ SENARYO GÖZLERİNİZ ÖNÜNDE AKSIN GİTSİN
Çok ütopik olabilir ama size bir senaryo yazmak istiyorum. Senaryodaki olaylar, isimlerin dışında tamamen hayalidir! Şimdi gözünüzün önüne getirmeniz için becerebildiğim kadarıyla biraz betimleyeceğim size
BİRİNCİ BÖLÜM
Yer: AGC Binası
Mekan: Basın açıklamalarının yapıldığı mini platform.
Saat Sabah 10.00
Basın mensupları mini toplantı odasında toplanmışlar. Tüm kameralar çalışıyor, muhabir arkadaşlar fotoğraf çekiyor. Karşılarında tüm ciddiyeti ile Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mevlüt Yeni ve kendilerine göre türlü hesaplarla istifa etmeyerek Mevlüt Yeni'nin tüm icraatlarına, söylemlerine ortak ve destek olan, yönetim kurulu üyeleri sıralanmışlar. (Onurlu bir duruş sergileyerek istifa eden iki yönetim kurulu üyesine buradan selam olsun)
Başkan Mevlüt Yeni açıklamada bulunmak için son hazırlıklarını tamamlamış. Hafifçe öksürerek boğazını temizliyor ve sesine davudi bir ton vererek açıklama yapmaya başlıyor. "Hiç kimse ve kurum vatandaşlarımızın en temel anayasal haklarından birisi olan haber alma özgürlüğünü gazetecilere ambargo koyarak engelleyemez. Sadece Dursun Gündoğdu değil, hangi gazeteci meslektaşımıza yapılırsa yapılsın bu uygulamayı kabul etmiyor ve bu kararı alan rektör hanımefendiyi, aldıkları ambargo kararını meslektaşımıza tüm pervasızlığı ile tebliğ etmekte beis görmeyen Basın müdürü Sibel Atasoy'u , bunu engellemeyen, böyle bir uygulamanın yapılamayacağını söylemeyen, rektör hanımın bu sansür girişimine ortak olan aldığı ücreti tıp fakültesi öğrencilerine burs olarak vereceğini açıklayan fahri Basın danışmanı olan kendimi kınıyorum. Derhal bu karardan dönülmesini ve cemiyetimizin üyesi olan gazeteci meslektaşımızdan özür dilenmesini talep ediyorum. İsmine ister ambargo deyiniz, ister sansür deyiniz kabul edilemez olan bu uygulama kimin aklına geldiyse onu da buradan tüm vatandaşlarımız adına lanetliyorum. Akdeniz Üniversitesi sizin şahsi şirketiniz değildir. Orası bir kurumdur. (ben o gazeteciye haber geçilmesini istemiyorum diyemezsiniz)" dedi.
İKİNCİ BÖLÜM
Yer : Akdeniz Üniversitesi
Mekan: Basın Bürosu
Öğleden sonra Saat: 14.00
Basın mensupları yine sıralanmışlar. Karşılarında ise aldığı ücreti tıp fakültesi öğrencilerine burs olarak vereceğini açıklayan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Özlenen Özkan'ın Fahri danışmanı Mevlüt Yeni. Sağ başında uzun yıllar yönetiminde yer alan şimdinin üniversitenin basın müdürü Sibel Atasoy:
Kameralar çalışıyor ve fotoğraflar çekiliyor. Ücretli ama fahri danışman Mevlüt Yeni bu sefer ses tonunu bas bariton ayarlayarak basın açıklamasında bulunuyor. "Sevgili arkadaşlar bir gazeteciye haber geçmeme kararı aldıktan sonra Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı olan kendim, şahsımı kınamıştır. Şimdi arkadaşlar öncelikle kendimi kınayan şahsıma buradan cevap veriyorum. Adı geçen gazeteci Dursun Gündoğdu, büyük şahsiyet olan rektörümüz, Özlenen Özkan için akrabalarını, eski FETÖ'cü kadroları yeniden atadığına dair haksız ve mesnetsiz yayınlar yapmıştır. Kimse akrabalarını seçemez arkadaşlar. Liyakatlı ve o görevi layıkıyla yapacak kişi kardeşiyse, ve saygıdeğer rektörümüz bu atamayı yapmışsa, bunun suçlusu rektörümüz Özlenen Özkan olamaz herhalde! FETÖ kadroları dediklerine gelince; sormak lazım, hain FETÖ örgütü iş başındayken bu arkadaşlar neredeydi? O zamanda görev başındaydı bu adamlar. Şimdi sayın rektörümüz Özlenen hanım atayınca mı sesiniz çıktı?" dedi.
Akdeniz üniversitesinden alacağı ücreti tıp fakültesi öğrencilerine burs vereceğini açıklayan Fahri danışman Mevlüt Yeni açıklamalarına devam ederek, "Ayrıca Akdeniz Üniversitesi olarak kimseye haber geçme gibi bir zorunluluğumuz yoktur. Akdeniz Üniversitesi Rektörü olan Özlenen Özkan hanımefendi kendisi aleyhine yazılar yazan, canını sıkan, o gününü kötü geçirmesine neden olan, yazıyı okuduktan sonra afakanlar bastıran birisine neden haber bülteni geçecekmiş ki? Gazetecilerle sözleşme mi imzaladık? İstediğimiz gazeteciye haber geçme, istemediğimiz gazeteciye haber bülteni geçmeme özgürlüğümüz var. Sayın Gündoğdu AGC'nin internet haber sitesi kriterlerinden birisi olan haber ajanslarından birisine abonelik şartını mutlaka yerine getirmiştir. Çok istiyorsa bizim haberlerimizi oradan takip etsin. Ayrıca kendim, şahsıma yönelik olarak sarf ettiği sözlerden dolayı asıl öz hakiki ben, kendim, Sayın şahsımı büyük esefle kınıyorum. Öz hakiki kendim olarak şahsıma söylediği gerçeği yansıtmayan sözlerinin hesabını sormak için de ayrıca tüm hukuki yolları sonuna kadar kullanacağım. Sayın Şahsıma hukuk önünde en ağır ceza verilmesi için çalışacağımı da buradan bildirmek istiyorum." dedi.
Hayal ederken bile kendi kendime kıkırdıyordum. Bir de gerçekleşirse bana en az iki gün dokunmayın, doya doya güleyim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.