Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Muhittin Böcek, seçimlere 2 yıl kala hareketlenmeye başladı.
2. dönem için hazırlıklarını tamamlayan ve daha önce yazdığım gibi stratejisini adım adım gerçekleştirerek yoluna devam ediyor. Partililer tarafından en fazla kendisinden şikayet edilen konuya ilk neşteri vurdu ve 631 kişinin işe alınması için düğmeye bastı.
Müracatların başladığı ikinci gün belediye binasının arkasında sırada en az 500 kişi vardı. Belediyenin işe alımını duyan gençlerimiz şartları uysun uymasın her kadroya müracat ediyorlardı. Bu müracatların ardından elbette kendi tanıdıkları, yakınları olan CHP-HDP ve İYİ Partili İl Başkanları ve 3 partinin toplamda 57 ilçe başkanlarına koşup, kendilerine referans olmaları isteniyor.
Bunların haricinde ilçe belediye başkanlarına da kendilerine torpil olması için kıramayacakları kişileri devreye sokuyorlar.
Biliyorum, zira bunların birkaç tanesine şahit oldum.
Her ne kadar göreve gelindiği ilk günlerde işten çıkarmalar yaşansa da, pandemi döneminde özellikle şirketlerde tenkisata gidilse de 631 kişinin işe alınmasıyla Antalya Büyükşehir Belediyesinde daire başkanı, müdürü, yardımcısı, danışmanı, şefi, memuru, işçisi ötesi berisi derken personel sayısı 10 bine dayandı, belki de bu sayı geçti bile.
631 kişinin belediyede işe alım olacağını duyan yaklaşık 3 bine yakın kişinin müracatı sonrasında bunların işe alımıyla ilgili süreç başlayacak.
Haddim değil ama Sayın Muhittin Böcek ve ekibine söyleyebileceğim tek bir şey var. “Bu benim yeğenim, bu benim bibimin bebesi” diyerek özellikle CHP’li belediyeleri yakınları veya tanıdıkları ile dolduran bazı siyasi zübükzadelerin sözleri ve torpili ile işe alım yaparlarsa, geri kalanların ahı sizin yakanıza yapışır haberiniz olsun.
“Sizlerin duası ile sağlığıma kavuştum” derken bir zübüğün torpilini yerine getirirken, bir gencimizin hakkını yerseniz, o ah gelir sizi bulur.
Kendimden biliyorum. Zira canlı şahidiyim. Her hesap bu dünyada görülüyor.
Buradan tüm belediye başkanlarına sesleniyorum. Bu zübükler maalesef bu işi gelir kapısı haline getirmişler haberiniz olsun.
Yine haddim değil ama zübük diye tabir ettiğimiz kişilere prim verirseniz eğer, bu gibi adamlara makbul insan muamelesi yaparsanız eğer, görürsem, duyarsam; nezdimde, gözümde, gönlümde aynı seviyeye inersiniz.
Ağzım torba değil ki büzeyim. Bunu da her bulduğum platformda herkese anlatırım haberiniz olsun.