“11. Kalkınma planını görüşüyoruz. Ülkenin kalkınmasının en önemli temel ayaklarından birisi esnaf ve sanatkârlarımızdır.
Esnaf ve Sanatkârlar, devlete yük olmadan kendi emeğini küçük sermayesi ile birleştirerek işini kurup ailesini geçindirmekte, yanında işçi çalıştırarak istihdam yaratmaktadır.
Bir ülkede esnaf ve sanatkârların işi ne kadar iyi olursa işsizlik sorununa, üretime, piyasaların işlemesine kısacası ülke ekonomisine katkısı o derece büyük olmaktadır.
Esnaf ve sanatkârlarımızın durumunun iyi olması demek ülkemizin yarısının durumunun iyi olması demektir.
Çünkü bu kesimin, toplam istihdam kapasitesinin %78 ini, toplam katma değerin ise %55 ini oluşturdukları düşünüldüğünde KOBİ’ler ve esnaf ve sanatkârların durumunun önemi açıkça ortaya çıkmaktadır.
Günümüzde en çok bahsedilen kavramlardan biri olan küreselleşme dünyanın ekonomik dengesini ve ticaret yapısını değiştirmiştir.
AB standartlarında üretim yapılamaması rekabette zayıf kalınmasına yol açmıştır. Çin malları esnaf ve sanatkârlarımız üzerinde ciddi olumsuz etkiler yaratmıştır.
Ayrıca sermaye ve finansal kaynaklara erişim yetersizliği ve yatırım ve istihdam maliyetlerinin yüksek olması esnaf ve sanatkârlarımızın geri kalmasın geri kalmasını sağlamıştır.
Asıl Esnaf ve sanatkârlarımızın durumunu düzelterek şaha kaldırmalıyız.
Geçtiğimiz 5 yıllık 10. Kalkınma planının hedefleri arasında her ne kadar “Esnaf ve sanatkârların değişen ekonomik ve sosyal şartlara uyum sağlayabilmesi için gerekli yapısal dönüşümlerinin desteklenmesi ve alışveriş merkezlerinin küçük esnaf ve sanatkârlara yönelik olumsuz etkilerinin giderilmesi” belirlenmiş ise de bunda başarılı olunamamıştır.
Sonuç olarak Esnaf ve Sanatkârlarımızın taleplerini kısaca tekraren özetlemek istiyorum.
Esnafımızın Bağ-Kur ve SSK primleri düşürülmelidir,
Esnafın ödemiş olduğu stopaj kaldırılmalıdır,
Kayıt dışı işletmeler önlenmelidir.
Esnafın vergi yükü azaltılmalıdır.
Zincir marketler ve AVM’lere yönelik düzenlemeler tekrar gözden geçirilmeli ve denetimler arttırılmalıdır.” Dedi. Haber Merkezi