Antalya'nın Kemer ilçesinde düzenlenen programda 15 Temmuz darbe girişiminde şehit düşen 251 kişinin yakınları ile bir araya gelen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, "15 Temmuz gururunu, gerçeğini tahfif etmeye çalışan, hatta hadsizce tahkir etmeye çalışan, küçümsemeye çalışan, unutturmaya çalışanlara karşı öütün dünyaya 15 Temmuz ruhunu, tarihini, gerçeğini tek tek anlatacağız" dedi.
15 Temmuz hain darbe girişiminde şehit düşen 251 kişinin yakınları, Antalya'nın Kemer ilçesinde düzenlenen programda 5'inci kez bir araya geldi. 4 gün boyunca çeşitli etkinliklerin gerçekleştiği buluşmada 15 Temmuz şehitleri anıldı. Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programa Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, Antalya Valisi Ersin Yazıcı, Antalya İl Emniyet Müdürü Mehmet Murat Ulucan, Tuğgeneral Yavuz Özfidan, 15 Temmuz Derneği Başkanı İsmail Hakkı Turunç, 15 Temmuz Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Varank Arslantürk, İstanbul eski Başvaizi Mustafa Akgül katıldı.
"Birbirimize yoldaş olduk"
Programda konuşan Bakan Yanık, "15 Temmuz davalarının bir kısmında ben de şehit aileleri, gazilerimizi temsilen avukat olarak bulundum. Bugün çok farklı bir kimlikle burada bir aradayız. Yolumuz bir olunca, gönlümüz bir olunca yollar da kesişiyor. Burada bulunmaktan gerçekten çok mutluyum. Bu programın açılışını yapmaktan çok mutluyum. Ülkemiz için dönüm noktası, her birimiz için unutulmaz olan o sarsıcı gece, daha önce birbirini hiç tanımayan bizleri bugün burada bir araya getirdi. Bizi yakan ateş bizi bir aile haline getirdi. Cumhurbaşkanımızın da sıklıkla okuduğu bir Sezai Karakoç şiiri vardır. Kaderden öte kader vardır. Kaderin de üzerinde olan o kader bizleri burada bir araya getirmiş oldu. 6 senedir bu yolda birbirimizin acılarını paylaşıyoruz, birbirimize yoldaş olduk. Ülkemiz o gece büyük bir sınav verdi ama elhamdülillah o sınavı verdi" dedi.
"Tek yumruk olduk"
Darbecilere karşı tek yumruk olunduğunu belirten Bakan Yanık, "Bu milletin evlatları, Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile sokakları, caddeleri, meydanları doldurdular. Hain darbe teşebbüsüne karşı tek yumruk olduk. Pek çok yabancı ülkeye gittim. Orada bana merakla sordular. O gece sokaklara dökülen insanların elinde hiçbir silah olmadan, bir çakı dahi tutmadan tankların karşısına çıkması, bombaların karşısına dikilmesi, kurşunlara kendini siper etmesi evet sorulacak, merak edilecek bir şeydir. O gece çıplak elleriyle tankları durduran, eli kanlı teröristlere kafa tutan, korkmadan, yılmadan, bir adım geri atmadan ilerleyen binlerce vatansever insanımız, tarihe damgasını vuran muhteşem bir direnişe imza attı. 15 Temmuz gururunu, gerçeğini tahfif etmeye çalışan, hatta hadsizce tahkir etmeye çalışan, küçümsemeye çalışan, unutturmaya çalışanlara karşı bütün dünyaya 15 Temmuz, ruhunu, tarihini, gerçeğini tek tek anlatacağız" diye konuştu.
"Biz şehitliği de miras alan bir milletiz"
Şehitliğin miras olduğunu belirten Bakan Yanık, "Her biri birer kahraman, her biri tıpkı milli mücadelede olduğu gibi birer Mehmetçikti. Kimileri gazi oldu, o gecenin hatırasını taşıyor. Kimileri de o karanlık gecenin sabahına huzurla uyanmamız için canlarını ortaya koyarak şehit oldu. Ömer, Erol, Abdullah Tayyip ki doğduğu tarihi hatırlıyorum. Halil, Mustafa, İlhan, Ayşe, Demet, Sevgi, Kübra ya da adıyla yaşadığına eminim Cennet. İsimlerini burada tek tek saymadığım ama hikayelerini kalbimize kazıdığımız 250 kahraman. Hepsini rahmetle, minnetle yad ediyoruz. 15 Temmuz'da girilen bu ruh, Kurtuluş Savaşı'nda, Çanakkale'de, Sakarya'da yaşayan ruhun mirasıdır. Mehmet Akif diyor ya "Ey şehit oğlu şehit, gel seni gömmek istesem seni sığdıracak bir makber, kabir bulamam" diyor. Biz şehitliği de miras alan bir milletiz. Bizim için vatan emanettir. Emaneti korumak ve yüceltmek gerekir" şeklinde konuştu.
"15 Temmuz'u diri tutmak her birimiz için önemli bir vazifedir"
Vatan sevgisinin imandan olduğunu dile getiren Bakan Yanık, "Peygamberimiz, vatan sevgisi imandandır buyuruyor. 15 Temmuz'da milyonlarca insan, darbecilere biz buradayız, burada kalacağız, hiçbir yere gitmiyoruz dediler. Türkiye'yi darbelerle sindirme ümidi kalmadığının apaçık resmidir. Sizler, bizim için bir ülkenin yeniden doğuşuna vesile olan çok kıymetli vatan evlatlarının yadigarısınız. Ahmet ve Mehmet Oruç kardeşlerin ailesinin yanında oturdum. Adanalıyım. Memlekete 15 Temmuz'dan sonra gittiğimde İkizler Köprüsü. Kendime bir söz vermiştim kürsüye çıktığımda, duygusallaşmamaya dikkat edeceğim. İkizler Köprüsü'nün her altından geçişimde gözlerim dolmuştur. Aileyle ilk olarak anma programında bir araya gelmiştik. Yaşadıkları topraklara sonsuz bir vefa ile bağlı olduklarını hepimize gösterdiler. Bugün vefa gösterme sırası bizde. Şehitlerimizin hatırasını yaşatmak, 15 Temmuz'u diri tutmak her birimiz için önemli bir vazifedir. Şehit yakınlarımıza destek olmak, hüzünlerini paylaşmak, şehitlerimizin hatırasına hürmetin bir gereğidir. Bu anlamda şehitlerimizi ve şehit yakınlarımızı itibarsızlaştırma çabalarını asla kabul etmeyeceğimizi bir kez daha altını çizerek ifade etmek istiyorum" dedi.
"Şehitlerin ailesi bizim ailemiz"
Şehit ailelerini ailesi gibi benimsediğini söyleyen Bakan Derya Yanık, "Türk milleti, her zaman şehitlerini rahmet ve minnetle anmıştır. Şehitlerimizin ailesini bizim ailemiz kabul ediyoruz. Bu süreçte şehit yakınlarına tanınan istihdamı 1'den 2'ye çıkardık. Yeni düzenleme ile daha önce istihdam hakkı bulunmayan vazife ve hak malüllerinin de istihdam hakkından faydalanmalarını sağladık. İstihdamda 45 yaş şartını kaldırdık. Yılda iki defa yapılan atamaları süresiz hale getirdik. Eğitim, konuk kredisi desteği, ücretsiz ulaşım gibi birçok konudan yararlanmalarını sağladık. Mukaddes vatanımızı korumak için sonsuzluğa erişen şehitlerimize bir kez daha rahmet diliyorum. Bu millet 15 Temmuz şehitlerini yeni Türkiye'nin unutulmaz kahramanları olarak her zaman anacaktır. Ayette apaçık ifade edildiği üzere şehitler bizim için diridirler. Ölen birisi için kullandığımız rahmet ifadesini şehitler için kullanmayız. Şehadetlerinin makbul olmasını dileriz" şeklinde konuştu.
"Kendini 1 dolara satan hainler"
84 milyonun Türkiye için canını vereceğini söyleyen Antalya Valisi Ersin Yazıcı ise, "251 güzel insanın cennetinde Peygamber Efendimizle birlikte olacağına inancımızı ve hiçbir şüphemiz olmadığını ifade etmek isterim. Duam o dur ki Rabbim sizi o güzel insanlarla cennetinde buluştursun. O gece zor bir geceydi, Allah bir daha yaşatmasın. Kendini 1 dolara satan hainler ve işbirlikçileri, buradaki bu güzel insanların evlatlarını, yakınlarının gözlerini kırpmadan canlarını verebileceğini, ülkesine, bayrağına, ezanına, cumhuriyetine sahip çıkabileceğini o hainler bilemedi. Bugün biz rahat edelim diye, ülkemiz yoluna devam etsin diye, dünyada söz sahibi olsun diye gözünü kırpmadan canlarını verdiler. Bu ülkenin haine, satılmışlara verilecek bir çakıl taşı dahi yoktur. Hiç kimse ezanımızı susturamaz, bayrağımızı indiremez ve Türk milletine diklenemez. Bu şekilde harekette bulunan hainler bilsin ki 84 milyon insanımız canını bu vatan için verir" açıklamalarında bulundu.
"Yangın hala devam ediyor"
15 Temmuz Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Varank Arslantürk, "Şehit aileleri olarak, ateşin düştüğü yeri yaktığını en iyi biz biliyoruz. 2016 yılının 15 Temmuz gecesi hepimizin yüreği sönmeyen bir ateşle yanmaya başladı. Bu yangın hala devam ediyor" diye konuştu.
15 Temmuz Derneği Başkanı İsmail Hakkı Turunç, "15 Temmuz sonrası birçok ülkeye gittim. Merakla sordular "Siz nasıl bir milletsiniz? Kurşunların üzerine, tankların üzerine elinizde hiçbir şey yokken sizi cesaretlendiren, oraya sürükleyen nedir?" Bunu gerçekten bizim kültürümüzü bilen ve anlayan insanlar anlayabilir. Onun dışında anlatmak çok zor. Gurur duydum" dedi.