Merhabalar efendim.
Geçtiğimiz hafta kişisel sebeplerden dolayı yazamadım. Kusuruma bakmayın.
Bu gün sizlere çok bambaşka bir konudan bahsedeceğim.
İsmi Cihangir Emre Küçüker 42 yaşında ve ziraat mühendisi. Aslen Adıyamanlı ancak kısa adı TKDK olan Tarım Bakanlığına bağlı Tarım ve Kırsal Kalkındırmayı Destekleme Kurumu’nun Malatya Şubesinde işçi kadrosunda uzman olarak görev yapıyordu.
6 Şubat sabahı Malatya’daki yatağından büyük bir sarsıntı ile kalkan Cihangir Emre ilk önce Adıyaman’daki akrabalarını arar.
Annesi, babası ve iki kardeşine ulaşamaz.
Depremin ilk gününde büyük çabalarla Adıyaman’a yetişir. Günlerce ailesinin kaldığı evin göçüğünde bekler ve annesini, babasını ve iki kardeşinin cenazesi çıkar o göçük altından.
Anneciğini, babacığını ve iki kardeşini yani tüm ailesini tek başına toprağa verir. Zira diğer yakınları da büyük felaket depreminde yaşamlarını yitirmişlerdir. Kalanlar ise kendi telaşlarına düşmüşlerdir.
Başa çıkamayacağı kadar büyük bir ruhsal yıkımla bu dünyada tek başına kalmıştır.
Devlet, depremde yakınlarını kaybeden memurlara başka illere tayin hakkı vermiştir. Ama Cihangir Emre işçi statüsündedir. Bu nedenle geçici görevlendirmeyle Manisa iline gider.
Burada yeniden yaşama tutunmaya çalışmaktadır.
Aradan geçen süre sonunda geçtiğimiz günlerde TKDK’nın başına vekaleten Elazığ doğumlu ama soy isminden köklerinin Antalya’lı olduğunu tahmin ettiğimiz Dr. Ahmet Abdullah Antalyalı atanır.
Sayın Antalya’lının göreve geldikten sonraki ilk talimatlarından birisi tüm geçici görevlendirmeleri iptal eder.
Yeni yeni toparlanmaya başlayan Küçüker, tüm travmalarını yaşadığı Malatya’ya dönmek istemez. Ama Cihangir Emre’nin yalvarmalarına yetkililerin gözleri kör, kulakları sağırdır.
Cihangir Emre Küçüker, ne söylese, ne dilekçeler verse fayda etmez.
Malatya onun ruhsal olarak piminin çekildiği yerdir. Geri dönmek istemez. Çıkar yol belki istifa etmektir ama o zamanda yaşamını nasıl idame ettirecektir?
Çaresiz bir gece ölüme yatar Cihangir Emre Küçüker. .
Küçüker’in ölümü ile ilgili doğru düzgün haber bir yerde çıkmadı.
Bazılarının uzun elleri bu haberin yayınlanmaması için uzanmış olabilir. Bilemiyorum, artık günahları boynuna.
Bir tek mensubu olduğu Tez-Koo-İş Sendikası bir duyuru ile bunu hem üyelerine, hem vatandaşlara, hem de gözleri kör ve sağır olan yetkililere duyurmaya çalıştı.
İşte Tez-Koop-İş’in açıklaması: “Tez-Koop-İş Sendikası olarak, bir çalışanın mobbing sonucu yaşamına son vermesinin, bir iş cinayeti niteliği taşıdığını vurguluyoruz. Çalışanların yalnızca fiziksel değil sosyal ve ruhsal yönden de sağlıklı durumda olmasının önemsendiği, mobbing ve kayırmacılığın son bulduğu bir çalışma yaşamı için mücadele etmeye devam edeceğimizi belirtiyor; Cihangir Emre Küçüker’i ve işverenlerin haksız/hukuksuz uygulamaları sonucu yaşamını yitiren tüm işçileri özlem ve saygıyla anıyoruz” dedi.
Sayın Dr. Ahmet Abdullah Antalya’lı verdiğiniz ve katı bir şekilde uygulanan bu kararınız sonucunda bir kişi intihar etti. Eğer bunda bir günahınız varsa, öbür dünyada Küçüker’in elleri yakanızda olacaktır!
Allah yardımcınız olsun. .
Bir Cihangir geldi geçti bu dünyadan.
NOT: Siyaset ve Antalya gündemi hareketli. Şu bir hafta içinde çok notlar aldım.
Es geçtiğimiz, gözümüzün önünde olan ama fark etmediğimiz o kadar çok şey var ki.
Hele Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın gölge başkanlığını yapan Murat Kaya’nın belediyedeki bir çalışanla yaşadığı iddia edilen aşk sonrası karakollarda biten skandalın konuşulmaması için, büyükşehire hazırlık için Bambus şovlarını gülerek izledim.
Sayın Murat Kaya beyefendi, önümüzdeki günlerde müsait olursanız sizlere bazı özel sorular sormak isterim.