BİZE YAKIŞMIYORSUNUZ

Teslime Tosun


KÖŞEBAŞI 

BİZE YAKIŞMIYORSUNUZ

Sevgili okuyucularımız bu gün hafta sonu ve azıcık sektör dedikoduları aktarmak istiyorum. Antalya basın camiası bir kaç günden bu yana Muhittin Böcek başkanımızın sağlığından uzaklaşıp, mensubu olmaktan onur duyduğum Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mevlüt Yeni'nin apır-sapır konuşma kayıtlarına odaklandı. 

Size olayların geçmişiyle başlayıp, bu günkü sonuçlarına kadar anlatayım.  Ben ve benim gibilerin sektör içinde nasıl ayakta kalmaya çalıştığına, bazı meslek büyüklerimiz tarafından nasıl ayağımıza çelme takılmaya çalışıldığına, yok edilmek istendiğimize  sizde şahit olunuz lütfen. 

Geçtiğimiz günlerde Muhittin Böcek'in Basın danışmanı Serap Belovacıklı'ya yönelik eleştirsel bir yazı yazdım. Sonrasında bir arkadaşım beni aradı ve olayların perde arkasının hiç böyle olmadığını belirten bir konuşma geçti aramızda. Ancak içgüdüsel olarak bu konuya biraz uzak durmak istedim. Bazen durmak ve zamanın akmasını beklemek lazım. 

Bir kaç gün sonra İdris Özyol'un Haberimizvar.net internet haber sitesinde WhatShap konuşmalarının ekran görüntüsü düştü. Bizim sevgili başkanımız bir kadın gazeteci için "Yerel medya düşmanı Ş.. '  diye ağır bir küfür ediyor.  O grupta bazı kadın gazeteciler de var üstelik. 

Her neyse o ekran görüntüsünden şunu öğrendik. İlki Mevlüt Yeni Başkanımın ağzı çok bozukmuş. İkincisi Mevlüt Yeni başkanım üyeleri ayrıştırarak WhatShap'da gruplar kurmuş. (Her üye eşittir ama bazı üyeler daha fazla eşittir. Bazı üyeler Antalya Gazeteciler cemiyetinin zencileridir. Ben zenciler grubundayım)  

 Her neyse, konuştukları WhatSpap grubu da yerel medya grubuymuş. Ve o grup da bulunan, üstelik CHP'de siyaset yapan kadın gazetecilerde var ve bir kadın gazeteciye alenen, açık açık  küfür edilirken gıkları çıkmıyor. Olayla ilgli yorum yapanlarda pestenkerani geçiyorlar. 


Özyol bir sonraki aşamada bu sefer Mevlüt Yeni'nin ağır küfürler ettiği Serap Belovacıklı ile WhatShap konuşma kayıtlarını koyuverdi haberine. 

İşte o an takke düştü, kel göründü

Konuşmaları okuyamayanlar için kısaca özet geçeyim. Konuşmaların çıkış noktası para. Kendi internet haber sitesine ve onun vereceği listedeki haber sitelerine abonelik yani para istiyor. Menderes Türel'e  yakışıksız sözler söylüyor, kendisinin Muhittin Böcek'in 30 yıllık arkadaşı olduğunu, ona çalıştığını oy verdiğini anlatıyor. Yerel gazetelerin okunmadığını belirtiyor. Onlara değil, kendilerine abone olunmasını istiyor. "Bak senin hakkında da böyle böyle yazdılar" diye muhbirlik yaparak kendi meslektaşlarını ispiyonluyor. Üyelerinin ekmeği ile oynuyor, İdris Özyol gibilerini açlığa mahkum ederek, yok olmasını istiyor. 

Konuşmanın sonunda ise WhatShap grubunda küfür ettiği Serap Belovacık'lı ile görüşebilmek için adeta yalvarıyor. 

Yeni'nin yazdıklarını okudukça içimden geçenleri sizlerle paylaşayım. 

Öncelikle Mevlüt Yeni'nin gazetecilik reflekslerinin hiç olmadığını veya artık sıfırlandığını fark ettim. Çünkü yazıştığı kadının bir gazeteci olduğunu ya unuttu ya da  Antalya'da kendince hükmettiğini zannettiği gazeteciler ile karıştırdı.  Serap Belovacıklı gazetecilik refleksi ile yazışmaların kaydını almış ve şimdi önüne konuldu. 

Menderes Türel başkanlık yaptığı dönemde yani ortalama 5 yıl boyunca Mevlüt Yeni, Dursun Gündoğdu gibi isimlere büyük değer verdi ve onların internet haber sitelerine her ay ortalama 3 bin ile 5 bin törkiş lira arasında abonelik bedeli ödendi. Benim internet haber sitem Menderes Türel'in son zamanları yani seçimlerden  7-8 ay önce kuruldu ve benim internet haber sitemin abonelik bedeli bin törkiş liraydı. 

Menderes Türel, Mevlüt Yeni'ye o kadar değer verdi ki, duyduğum kadarıyla yeğenini bile belediyede işe yerleştirdi. Türel'in sırtında o kadar çok bıçak yarası olmuş ki, Mevlüt Yeni'nin ihaneti artık solda sıfır kalır.  Ama Sayın Türel yarın eğer bir yerlerde bakanlık veya yeniden başkanlık yapmaya başlasın emin olun Mevlüt Yeni "Eski dostum. Ben senin için çalıştım. Sana oy verdim" diyerek Türel'in sağ başına yerleşir. Valla bu saatten sonra Mevlüt Yeni'yi yine yanında gezdirirse Sayın Türel'e söyleyebileceğim tek laf olur,  o da "Böyle dost size çok yakıştı başkanım" der geçerim. 


Dün yönetim kurulundaki bir arkadaşın yüzüne söylediğimi size aktarayım. "Eğer Mevlüt Yeni'nin bu yaptıklarına sesinizi çıkarmazsanız, onun bu söylediklerine, eylemlerine, üyelerinin ekmeği ile oynamasına, bir kadın gazeteciye ettiği ağız dolusu  küfre sizde ortak olursunuz" dedim. 


Cemiyet yönetimi dün toplandı ve dışarı sızanlara göre sayın başkanım yönetim kurulu üyelerini  eteğinde sallayıp, geri gönderdi. 


ZEVAHİRİ KURTARMAYA ÇALIŞMAK İŞTE BUNA DENİR 


Sonra Mevlüt Yeni  sosyal medyadan bir açıklama yaptı. Açıklamasında konuşmalarının dışarı sızmasından dolayı üzülmüş. Yazışmada küfür ettiği kadının adını yazmamışmış! Başkan Böcek'in iki basın danışmanı vardı ve her ikisi de kadındı! Birisi Serap Belovacıklı, diğeri Songül Zengin'dir. Burada (Yani ben Serap'a değil, Songül'e de küfür etmiş olabilirim) diyor. Ettiği küfürü hafifletmek isterken bir başka kadın gazeteciyi de araya sokuşturuyor. Pes doğrusu!

Ettiği ağır küfür için özür dilemek yerine hedef şaşırtarak, gazetecilik refleksi ile konuşmanın ekran görüntüsünü alan yine kendi meslektaşını "Kötü niyetli" ilan ediyor. "Yerel basın okunmuyor" dediğini unutup, kendi internet sitesine para koparabilmek için yazdıklarını es geçip, "Bütün derdim tasam, Antalya yerel basının layık olduğu değeri görmesidir" diyor. Hem de yönetimindeki Rasim Gündüz gibi, Şifa Çiçek, Ersin Aydın gibi yerel medyayı temsil eden yönetim kurulundakilerin yüzüne baka baka bunu söylüyor. Kendisinin ne kadar ahlaklı, hiç kimseye, hele kadınlara hiç  kötü söz söylemeyen birisi olarak tanıtıp, bazen sinirlerinin bozulduğunu açıklıyor.  


Yazışmalarının eş zamanlı ifşa edilmesinin organize işler olduğu, zaman kazanmak için ses kaydı ile WhatShap yazışması yaptığı için ortaya anlatım bozuklukları çıktığını söylemiş.  Burada da olayları perdeliyor. Çünkü WhatShap'ta yazmak yerine ses kaydı alırsanız, ses kaydı gider karşıya, yazışma değil. Sonra aba altından sopa gösterip bunu yayanlar ve o paylaşımların altına yorum yazanlar hakkında mahkemeye gideceğini ilan etmiş. 

Menderes Türel'i iş bilmezlikle suçladığı "İşin b..kunu çıkarmış" diye yazdıklarını es geçip,  "Ben Muhittin Böcek'e çalıştım" dediklerini unutup, "Tarafsız" olduğuna vurgu yapmış. 

Bu yazdıklarını ben gördüğünde 80 kişi civarında yorum yapmış. Kim ne demiş diye baktığımda bunun 40 tanesinin yorum, diğer 40'ı ise yorumlara Mevlüt Yeni'nin yazdığı teşekkür cevapları olduğunu gördüm. Yorum yapanlar kimler diye baktığımda Alanya'dan hısım akrabası, üç-beş eşi dostu. Bir veya taş çatlasın iki gazeteci destek yorumu atmış. Cemiyetin yönetim kurulu, denetim kurulu hiç kimse yorum da yazmamış, beğeni de yapmamış. Onları geçtim, internet haber sitesi abonelik işleri için ortak tavır aldıkları Dursun Gündoğdu bile beğeni atmamış. 

Dün yine bu konuyla ilgili bir meslek büyüğüm ile sohbet ederken  "Mevlüt Yeni istifa etmez. O yönetim kurulundaki bir tek Allahın kulu da istifa edemez. Seçime de baya bir zaman var. Bir yıla kadar da bu yaptıkları unutulur" dedi. 

Doğru yoldasınız başkanım. Sizi istifaya davet etmeyen ve halen başkanlığınıza devam etmenizi sağlayan biz üyeleriniz, yönetim kurulunuza sizin gibi başkan hak da müstehakta . . .  

Antalya Gazeteciler cemiyetinin kurumsal kimliğini daha fazla yıpratmamak adına onurlu bir duruş sergileyerek istifa etmeyeceğinizi biliyorum ama yine de çağrımı buradan yapmak istiyorum. LÜTFEN İSTİFA EDİNİZ SAYIN MEVLÜT YENİ. ANTALYA  GAZETECİLER CEMİYETİ BABANIZIN MALI DEĞİLDİR. O KURUMU YIPRATMAYA HAKKINIZ YOKTUR, AZERBAYCAN KONSOLOSU OLMAK İÇİN ÇABA HARCADIĞINIZI DUYUYORUM SİZ O İŞLERİNİZE ODAKLANINIZ. FAHRİ AMA NASIL PARALI OLDUĞUNU ANLAMADIĞIM ÜNİVERSİTEDEKİ DANIŞMANLIĞINIZA DÖNÜNÜZ. SİZ BU CEMİYETİN DEĞERLİ ÜYELERİNE BAŞKANLIK YAPMAYA ARTIK YAKIŞMIYORSUNUZ. 

NOT: Mensubu olmaktan onur duyduğum Antalya Gazeteciler cemiyetinin bir onur kurulu, disiplin kurulu vardı. Hani engizisyon mahkemesi gibi beni sorguya çeken meslek büyüklerim ne yaparlar acaba bu durumda? Aloooo Sesim geliyor mu?