Başkan Türel, Balbey Yenileme Projesinin finansman sorunu olmadığını belirterek ‘Balbey 30 sene bekledi kimse bir çivi çakamadı. Şimdi biz bir çivi çakalım diyorsak gölge etmeyin başka ihsan istemez” diye konuştu. Ayrıca Kalekapısı’nda bulunan fayton sorununa da çözüm getiren Başkan Türel ‘bu konu sosyal bir yaraya sebebiyet vermeyecek şekilde yeniden düzenlenecektir. Önümüzdeki zaman diliminde koşullar oluştuğu takdirde akülü faytonlar hizmet verecektir’ dedi. Gündemde yer alan maddeler ile ilgili konuların dışındaki hususlarda Meclis üyelerinin sorularını cevaplayan Başkan Menderes Türel, son günlerde basında sıkça yer alan Sayıştay Raporları ile ilgili açıklamalarda bulundu. Sayıştay sorgularının kesin, nihai rapor gibi yansıtılmasının doğru olmadığını söyleyen Başkan Türel, raporların meclise getirilme zorunluluğunu hatırlatarak, “O sorguları internet sitesinden alarak hukuksuz bir işlem olduğunu iddia etmek abesle iştigaldir” dedi.
Raporlar Aralık ayında meclise gelecek
Sayıştay Raporunda sorulan sorular hakkında da açıklamalarda bulunan Başkan Türel,
“ Bu sorgu raporlarını bazıları nihai raporlarmış gibi konuşuyor. Bunu bütün belediyeler için yapıyorlar. Kamuoyunda da fevkalade yanlış bir izlenim oluşturuyorlar. Her belediyeye olduğu gibi bize sorulmuş bir sürü soru var. Hepsinin cevaplarını vermişiz. Hepsine tek tek cevap vermişiz. Bize gelen nihai rapor da Sayıştay’dan 12 Ekim 2018’de gelmiş. Bunu da Aralık ayında biliyorsunuz meclise getirme zorunluluğumuz çerçevesinde getireceğiz” diye konuştu.
Bizden önceki yönetim yurt olarak işletti
İlim Yayma Cemiyeti’ne verilen yurt binası ile ilgili soruları da cevaplayan Başkan Türel şunları söyledi; “Bizden önceki yönetim burayı bir başka kuruma kiraladı. Daha doğrusu kendisi yurt olarak işletti. Siz burası niye yurt oluyor ya da olmuyor diye sorguluyorsunuz. Bizden önceki yönetim yurt olarak işletmiş. Biz kültür ve sosyal tesis demişiz. Yani ha Hasan Ali, ha Ali Hasan. İçinde çocuklar kültürel sosyal faaliyetlerini yaparak orada eğitimlerine devam ediyorlar. Gençliği destekliyoruz. Karşımızdaki muhatap kamu yararı derneğidir. Bunların hepsinin usul ve yönetimlerinin uygun olduğu açıktır”.
Genel Sekreter protokol hakkında bilgi verdi
İlim Yayma Cemiyeti ile yapılan protokol hakkında meclis üyelerine bilgi sunan Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Birol Ekici, protokolün 2 Ekim 2018 tarihinden imzalandığını belirterek, “İlim Yayma Cemiyeti kamuya yararlı dernek ve vakıf statüsündedir ve belediyemizle görev ve sorumluluk alanına giren her konuda protokol yapabileceğimiz bir kuruluştur. Sadece kamu kurum ve kuruluşları ile ilgili değil kamuya yararlı dernek ve vakıflarla da belediyenin görev ve sorumluluk alanına giren her konuda işbirliği protokolü yapabiliriz. Burası 2013’ten beri belediye tarafından yurt olarak işletilmektedir. Geçen yılki yönetmeliğe göre buranın jeneratörünün olması gerekiyor. Jeneratörü tahsis ettik. Şimdi yurt olarak işletilmesi için de her türlü eksiklerini tamamlama üzereyiz. Bu yüzden sosyal ve kültürel tesis olarak protokolü doğru bir şekilde yaptık” dedi.
Balbey’de kesin protokol oranı Yüzde 55
Balbey Yenileme Projesi ile ilgili de meclis üyelerinin sorularını cevaplayan Başkan Menderes Türel, Balbey sakinleri ile yapılacak kesin protokoller noktasında yüzde 55’lik bir rakama ulaşıldığını hatırlatarak, “CHP’li meclis üyesi Recep Tokgöz’ün “Proje Antalya’nın dokusuna uygun değil” eleştirilerine de yanıt verdi. Başkan Türel, “Geçmişte de Konyaaltı sahilinin dokusunun Antalya’ya uygun olmadığını söylediniz. Bu sizin görüşünüz. Biz de uygun olduğunu söyledik. Ben de gittim Avrupa’da Fransa’da Avrupa Konseyinde en çevreci ödül diye Antalya’nın gurur duyabileceği bir ödülü aldım buraya getirdim. Demek ki sizin dokuya uymuyor dediklerinizle bizim yaptıklarımız uyuşmadığında zaman içerisinde uluslararası ödül alabilecek şeyler yaptığımızı hem de uluslararası akademisyenlerden oluşan jüriler teyit ediyor. O yüzden size göre dokuya uygun olmayan bize göre dokuya uyuyorsa zaman bizi hep haklı çıkarttı” dedi.
Zaman sizi hep haksız çıkardı
Balbey Yenileme Projesi’nin Türkiye’de bu işin en önemli uzmanlarından biri olan Prof. Dr Zekai Görgülü ile Tülin Görgülü nezaretinde birçok akademisyen tarafından hazırlandığına dikkat çeken Başkan Türel, “Hangi mantıkla dokuya uymuyor diyorsunuz anlamak mümkün değil. Dokuya uyup uymadığını nihai değerlendirmesini kim yapacak hayatını bu işe vermiş akademisyenlerden oluşan kültür ve tabiat varlıklarını koruma kurulu. O da onaylamış bunu dokuya uygun çok güzel yapın diye. Şimdi siz de burada dokuya uygun değil diyorsunuz. O görüşlerinizi hiçbir zaman gerçekliği ortaya çıkartmadı. Hep yanıldınız. Burada da yanılacaksınız. Bunun dokuya uygun olduğunu hayatını bu işe vermiş kurul üyeleri söylüyor bu projeye hayatını vermiş profesör hocalarımız hazırlıyor. O yüzden ilime, bilime saygı çerçevesinde en azından söylüyorken biraz daha ihtiyatlı konuşmak lazım” diye konuştu.
Projenin finansman sorunu yok
Projenin finans sorunu olduğu yönündeki eleştirileri de cevaplayan Başkan Türel, “Biz Allah’ın izniyle bu projeyi yapacağız. Finansmanı konusunda da hiçbir sorunumuz yok. Çünkü şu anda başta Sayın valimizin destekleri ile kültür varlıkları fonundan bu projenin yüzde 75’ini finanse ettik. Balbey 30 sene bekledi kimse bir çivi çakamadı. Şimdi biz bir çivi çakalım diyorsak gölge etmeyin başka ihsan istemez. Dolayısıyla burada bütün tescilli binalar korunuyor aynı şekilde orijinaline uygun restore ediliyor. Biz Antalya’ya çivi çakan herkesi sırtımızda taşırız diye de herkese söyledik. Bunu kim yapıyorsa elbette marifet, iltifat ilişkisi içerisinde de değerlendirilir” ifadelerini kullandı.
Fayton uygulamasına son veriliyor
Başkan Türel, kamuoyunda sıkça tartışma konusu olan faytonlar ile ilgili nihai kararı verdiklerini de açıklayarak, şu açıklamayı yaptı; “Faytonlarımızın turizme hizmet vermesi açısından sosyal bir yaraya sebebiyet vermeyecek şekilde bir düzenlemeye gidilmesi için bir yıldır çalışıyorum. 17 tane fayton ve bunları çalıştıran gariban kardeşlerimiz. Biz bunlara atlar olmadan bir araç teminine gidelim ve bu kardeşlerimizi de mağdur etmeyelim diye uğraştık ama Türkiye’de buna benzer akülü fayton üreten bir tek firma var. Ve fiyatı araba fiyatından 2 misli falan daha yüksek. Biz uygun bir fiyat olsaydı belediye olarak verelim çalıştıralım diyecektik ama bu ciddi bir bütçe gerektiriyor. Bunu biz üretebilir miyiz diye de çalışma yaptık ama üretimi konusunda da çok iyi bir netice alamadık. Dün akşam itibariyle kararımızı verdik. Burada çalışan kardeşlerimizi sosyal bir mağduriyet içerisine sokmadan çözeceğiz. O faytoncu kardeşlerimizi de sokakta bırakmayacak şekilde, ileride akülü fayton üretimi konusunda bir merhale alabilirsek o vakte kadar fayton uygulamasına son vereceğiz.” HABER MERKEZİ