Ankara’da hava soğuk, ayaz ama yağmur yok, meşhur toz şeklindeki yağan karları hiç yok. “Ocağın ortasına geldik, Ankara’ya kar yağmadı. Kış geç gelip, geç gidecek” konuşulan ilk konu siyasetten önce buydu.
Ankara’ya gittiğim ilk gün MHP lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin konuşmasını dinlemek için girdim. Eski ülkü ocakları başkanı merhum Sinan Ateş’in öldürülmesinin ardından Sayın Bahçeli ilk defa MHP’lilerin karşısında kürsüye çıkmış oldu. Doğal olarak beklenti bu konuyla ilgili söyleyecekleriydi.
Basın mensubu arkadaşların yoğun ilgisi vardı. Konuşma yaptığı grup toplantı salonunun tam karşısında meclis muhabirleri ve onlarca kameralar ile kameraman arkadaşlar konuşlanmıştı.
Sayın Bahçeli, özellikle basında yer alan MHP ile Sinan Ateş cinayeti arasında ilişkilendirme ve yorumlamalara karşı çok ağır konuştu. Sayın Bahçeli Sinan Ateş’in ismini anmadan yaptığı konuşmasının bir yerinde “Bilmiyorduk, kandırıldık, inandık, pişmanız diyenlere ne yarına, ne yanına bırakacağız. Bahçeli "Genel Başkan olduğum süre içinde sır olarak sakladığım görevden alma nedenlerini yeri geldiğinde paylaşırım. Onlara şu an yandaşlık yapan görev kaçkınlarını da hatırlatırım” dedi.
Bunları duyunca dikkat kesildim. Eski alışkanlık işte; merakla bu konuyu sorgulamaya başladım.
İşte bu konuyla ilgili olarak edinebildiğim bilgiler:
Terör örgütü FETÖ/PDY’nin 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından MHP parti içinde kendi aralarında da Fetö iltisaklı kişilerin temizlenmesi için bir komisyon kurulmuş. İddiaya göre bu komisyonun içinde yer alan merhum Sinan Ateş’te özellikle ülkü ocaklarında bazı kişilerin Fetö iltisaklı olduğuna onay, bazılarına ise onay vermemiş.
İddiaya göre Sinan Ateş’in onay vermediği “FETÖ ile bağlantısı bulunmuyor” diyerek bir anlamda kefil olduğu bazı isimler üzerinden Devlet Bahçeli’ye bir rapor hazırlanmış. Bu raporun içinde merhum Sinan Ateş’in de gençliğinde FETÖ’nün kapatılan okullarında öğrenim görüp, yurtlarında kaldığı bilgisi sunulmuş.
İddiaya göre işte bu bilgiler ışığında Devlet Bahçeli Sinan Ateş’in görünürde hiçbir bağlantısı olmamasına rağmen makama çağırıp, “Şimdi, şu anda seni görevden alıyorum. Derhal eşyalarını topla ve terk et” diye talimat vermiş.
Özellikle Çukurambar cenahlarında Sayın Bahçeli’nin “Bende sır olarak sakladığım görevden alma nedenlerini açıklarım” derken aslında Sinan Ateş cinayeti sonrasında sessizliğe büründükleri gerekçesiyle dışardan, kendi içlerinde ve ülkü ocakları mensubu bazılarının tepki gösterdikleri, tepkilerine karşılık bulamayınca bu sefer bazı ülkücülerin sarkık hilal bıyıklarını kesip, sosyal medyaya atmaya başlama eylemi yapanlara karşı “Biz olayın arkasına ve gittiği yöne bakarız. Aklınızı başınıza alın. Daha fazla ileri giderseniz, bende sır olarak sakladığım görevden alma nedenlerini açıklarım, sahip çıktığınız adamı görürsünüz” mesajı olarak yorumlandı.
"Ama" diyor ülkü ocakları tandanslı arkadaş "Eskiden büyüklerimiz saçma sapan bir iş, bize ters giden bir şey yaptıklarında bunu kendilerine sorduğumuzda konuyu kapatmak ve bir daha soru sordurmamak, ülkü inancımızı sarsılmaması için 'İşin içinde sizin bilmediğiniz mevzular, çok başka şeyler, derin konular var. Bu konuyu sorgulamayın, işinize bakın' derlerdi. Yani yaptıkları şeylere çok büyük gizem katarak söylerlerdi. Bizde o işin arkasında bizim bilmediğimiz müthiş işler var zannederdik. Bizi öyle kandırırlardı. Ama o dönemler geçti." dediler.
Ayrıca Sinan Ateş’in ülkü ocakları benzeri, paraleli bir yapılanma, çalışma gibi işlerin içinde olduğu da bilinen, konuşulan bir olaymış.
Sinan Ateş cinayet olayıyla ilgili olarak şu anda 13 kişi tutuklandı. Bir kişi firarda.
Ankara emniyeti Sinan Ateş cinayetiyle ilgili çok özverili bir şekilde çalışıyorlar. Konunun siyasi, adli yönünü hiçbir yerini bırakmadan çat çat çat, operasyonlarını yapıyorlar.
Konunun tüm sanıkları yakalanıp, soruşturma savcılığa devir edildikten sonra tahmin ediyorum kamuoyuna bir açıklama yapılacaktır.
Soruşturma devam ettiği için edinebildiğim bilgilerden sizlere yazabildiğim bu kadar.
Yarın CHP cenahlarını yazayım sizlere.