KÖŞEBAŞI
EĞİTİME DEVAM...
Eveet, bu gün Antalya gündemi CHP İL Başkanlığı seçimine odaklanmışken, biz yeniden Milli Eğitim'e geri dönelim. Dönmeden önce CHP'nin Antalya'daki yeni patronu Nusret Bayar'a yeni görevinde başarılar dileriz.
Antalya'nin bir önceki Belediye Başkanı Sayın Menderes Türel Serik yakınlarında bir trafik kazası geçirdi. Kazayı Türel ve yanında bulunan Samsun Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz küçük sıyrıklarla atlatırken Ak Parti yerel yönetimlerden sorumlu Genel başkan Yardımcısı ve Kayseri Eski Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki burnundan yaralandı. Özhaseki, gecenin ilerleyen saatlerinde burnundan bir operasyon geçirecek. Başta Türel olmak üzere Yılmaz ve Özhasekiye'ye geçmiş olsun dileklerimi sunarım. Büyük bir faciadan Allah korumuş.
Biz kaldığımız yerden Milli Eğitim'e devam.
Sayın İl Milli Eığitim Müdürümüz Yüksel Arslan'ın eğitim seviyesi olarak Antalya'nın alt sıralarında yer alması başarısını gösterdi. Arslan'ın bu başarısını destekleyen bakanlık, başka bir birime atamasını yaparak ödüllendirmek için Türkiye gündeminin biraz yatışmasını bekliyor. Sayın İl Müdürümüz ise kişisel eşyalarını toplayıp beklerken, il içi atama, yer değiştirme gibi evrakları imzamak için aceleci davranmadığı gelen kulis bilgileri arasında yer aldı.
(Sayın müdürüm, eğitimle ilgili belliki fazlaca bir efor sarfetmediniz. bari 3.5-4 yılda okulların inşaat işlerine filan bir baksaydınız. Muhtemelen bilginiz yoktur, hafta başında okullarda büyük bir karmaşa yaşanacak. Malumunuz Antalya genelinde 14 okul binası risk taşıdığı için çocuklar başka okullara yönlendirilecekler. Keşke onlara bir el atmış olsaydınız iyi olacaktı. Aman canım boş verin bu tür şeyler sizin değil, öğretmenlerin, öğrencilerin, okul müdürlerinin, velilerin ve servis şoförlerinin sorunu. Değerli zamanınızı, böyle ufak tefek sorunlarla harcamayınız)
Unutmadan, son günlerde okul müdürlerinin en büyük sıkıntısı temizlik işini yapan firmaların işçiye para ödemeden ortadan kaybolması olayı. Bu bir hayli sıkıntılı bir konu. Çalışan şirket elemanı. Çalıştığı yer okul. Firma maaşları ödemeden tüyüyor, çalışan okul müdürünün başına kalıyor. Mahkemelerde çalışanla ilgili okul müdürünü muhatap alınca okullar yüklü miktarda SGK ve maaş ödemeleri ile hemde cezalı bir şekilde karşı karşıya kalıyor. Bu konuya da kimin yetkisindeyse bir el atmak lazım bence. Galiba Gazipaşa'daki olay da böyle bir şey,
KOKOREÇ VAR. YER MİSİNİZ?
Eğitim-Bir Sen Başkanlığına yönetim kurulu üyeleri tarafından seçilen Eyüp Bülent Miran ise Çoban'ın istifa etmesiyle boşta kalan Memur-Sen başkanlığına da gözü dikmiş durumda. Ama tabi Sayın Miran'ın ödenmesini sağladığı 4 bin 500 liralık "Karışık tost" faturası son günlerde sosyal paylaşım sitelerinde çeşitli sendikaları belgeleriyle sallayan "Ankara Kuşu" isimli kullanıcının diline düşmüş. "Ankara kuşu" birde Kokoreç faturalarıyla ilgili iddiaları duysa ne yapar bilemedim? Sayın Başkanım, kokoreç var. Alır mısınız yarım ekmek arası verelim. Yer misiniz?
Başkan Miran, Memur-Sen'e başkan seçilirseniz hani şu sonradan uydurulan ""Genç memur-sen" diye bir unvan belirleyip genç bir arkadaşı atamışlardı ya başına. Bana gelen bilgilere göre eğer doğruysa sıkıntılı o işler. Siz göreve gelirseniz zaten yönetmelikte olmayan bir şeyi uydurulmuş, kaldırın isterseniz. Haddime değil ne yapacağınızı söylemek ama sıkıntılı konular size de bulaşır,neme lazım.
Ankara Kuşu isimli kullanıcının dilinde daha önce bizim yazdığımız sendikanın şimdi oturdukları binayı, 1 milyonla satışa çıkan yeri pazarlık yaparak nasıl bir milyon 800 bin lira civarında bir rakama aldıklarını soruyordu. Bazıları yorum yapmış, "Çok sıkı bir pazarlıkla fiyatı arttırmışlar. Bravo onlara" gibisinden.
Bu arada Eğitim-Bir-Sen'de ikinci profesyonel olarak Hak-Yol geleneğinden geldiği belirtilen Mehmet Merdun getiriliyormuş. Hayırlı olsun. Başarılar dilerim.
(Sendika dilinde Profesyonel: üye sayısı 7 bini geçen sendikalarda yönetim kurulundan ikinci bir kişi daha maaş alabilen kişi demektir)
Eğitim-Bir-Sen'den konu açılmışken, Sayın Miran başkanım Ankara genel merkezden gönderilen aracınız var ya, hani Ankara plakalı. O aracın sağ arka tarafında çizik var. Onu bir ara kaportacıya götürüp, pasta cila ne gerekirse yaptırıverin. Gözüme takılıyor. Mesarifi neyse, üç aylığımı alınca ben vereyim. Malum, emekli maaşıyla geçiniyorum.
ALANYA
Alanya'da Hüseyin Er bir yandan Üniversiteye geçmek istiyor, bir yandan Milli Eğitim İl Müdürü olmak istiyor, bir yandan ise koltuğunu korumaya çalışıyor. Her yere yetmeye çalışırken arada büyük efor sarfediyor. Eyy Milli Eğitim bakanlığı yetkilileri Sayın Hüseyin Er'in bu kadar çabasını artık ödüllendiriniz. Lütfen gereğini yerine getiriniz ve Sayın Hüseyin Er'i istediği bir yere atamasını yapınız. Bakın benden söylemesi, yoksa tıpkı Kemal Sunal'ın Tosun Paşa filmindeki replik gibi "Tutmayın küçük enişteyi" diye bağırmaya başlayacağım.
KEPEZ
Kepez İlçe Milli eğitim'de AR-GE bölümü dağıtılmaya başlanmış. Buradaki öğretmenleri ihtiyaç olan yerlere gönderiliyormuş. Geçen gün kapısındaki Ar-Ge yazısını da söküp götürmüşler. Şimdi sadece özel büro yazıyor. Bu arada Kepez İlçe Müdürü'nün özellikle engelli bir kadın çalışana kaba davranışları nedeniyle meclis gündemine soru önergesi olarak geldiğini biliyor muydunuz? Ben bilmiyordum, yeni öğrendim.
Hocam iddialar doğruysa ne yapıyorsunuz Allah Aşkına? Sizin gibi makamlara gelmiş, üstelik etrafınızda "Kalender birisidir" diye söylenebilen birisi için yakıştıramıyorum böyle kaba davranışları.
ANKET SONUÇLARIMIZ
Geçtiğmiz günlerde Eğitim-Bir-Sen'de olağanüstü genel kurula gidilsin mi? diye bir anket yaptık. Sonuçları açıklıyorum. Ankete katılanların verdiği oylar ile yüzde 86.36'sı olağanüstü kongreye gidilmesini, yüzde 13. 64 ise olağaüstü genel kurula gidilmesin demiş. Ankete ise 3 bine yakın kişi oy vermiş.
YAKUP HOCAMIN MOTOR MERAKI
Konyaaltı İlçe Milli Eğitim Müdürümüz sevgili Yakup Hoplar Hocamızın motosiklet tutkunu olduğunu biliyormuydunuz? Ben bilmiyordum, yeni öğrendim. Yakup hocam bir süre önce motosiklet ehliyeti almak istemiş. Sınava girmiş ve ehliyetini almış. Ancak sonradan Hoplar hocamızı şikayet etmiş birileri. Demiş ki "Yakup Hoplar motosiklet sınavına girmedi. Sınav saatinde pastanede poğaça yiyordu" gibisinden. Sonra soruşturma açılınca, gidip birde şikayetini geri çekmiş. Bence Yakup Hoplar hocamın yerinde ben olsam bu asılsız ihbarı yapan kişiden davacı olur, böyle bir iftirayı attığına pişman ederdim. Hocam siz bu kişiden şikayetçi oldunuz mu?
NOT: BU GÜN YAZI UZUN KAÇTIĞI VE HASTANE İLE İLGİLİ İDDİALAR ÇOK CİDDİ OLDUĞU İÇİN BİR YAZI SONRASINA BIRAKTIM.