HAK YİYENLER ANTALYA'NIN HAKKINI VERECEKMİŞ!

Teslime Tosun

Dün yazamadığım için özür dilerim.

Sanal dünya ve yapay zeka ile baş etmek çok zor.

Geçenlerde yolculuk sırasında sırtım çok ağrıdığı için arabada arkadaşımla masaj koltuklarından bahsettik. “Eve masaj koltuğu almak lazım. Şöyle televizyonun karşısında otururken tır tır tır, sırtına masaj yapacak” diye.

Son günlerde bilgisayardan bir haber sitesini açıyorum karşıma masaj koltuğu reklamları, kendi sosyal medyama giriyorum masaj koltuğu reklamları. Ve hatta daha ilerisi cep telefonunda Candy Crush veya kelime bulma oyunlarını açıyorum karşıma masaj koltuğu reklamları çıkıyor.

Aynı şekilde telefonda bir arkadaşla konuşuyoruz. Partilerin vekil adaylarının ne kadar yerli ve milli olmasıyla ilgili olarak.

Full gıybet yapıyoruz telefonda.

Ben, her zamanki gibi aldım sazı elime, dinleyen birisini bulmuşum ya, büyük ve değerli görüşlerimi ardı ardına sıralıyorum. “Saadet Partisi Aydın’nın ihraç ürünü olarak Antalya’nın ithal ettiği Şerafettin Kılıç’ı hiçbir yerde göremiyoruz. Ya arkadaş Antalya’lı Saadet Partililer de hiçbir şey demiyorlar. “Bari Antalya’lı olsaydı. Temel bey, Antalya’nın partili onca evladı dururken, niye bize bu adamı reva gördünüz? Ne bileyim, çok istiyorsanız kendi memleketinizden Sivas’tan aday yapaydınız! Demiyorlar. Saadet Partisinin Antalya’yı temsil edebilecek Antalya’lı bir Allahın kulu yok mudur da Aydın’lı adamı getirip ‘Seçin bunu’ diye CHP’lilerin burnuna dayadılar” dedim.

Demez olaydım!

Şimdi sosyal medyayı bir açıyorum Şerafettin Kılıç reklamı. “Antalya hakkını alacak” diyor reklamda.

Görmezden gelemiyorsun

Konuşma yaptığı video sanki beynimde dönüyor. Adam sponsorlu videosunda konuşuyor ama parmağım otomatikte. Daha onu geçerken bile birkaç salisede “Antalya hakkını alacak” yazısını okuyorsunuz.

Böyle zamanlarda Rahmetli Necmettin Erbakan’ın meşhur repliği geliyor aklıma “Hadi oradan, hadi oradan!”

Madem bu kadar hak konusunda hassastınız da nasıl böyle bir haksızlığı yaptınız?

Hak yemeyecek insan mesela siz Antalya’lı hakkını alacak diye reklam yapmak yerine “Ya beni Aydın’dan aday yapın, Antalya benim hakkım değil” diye neden demediniz?

20 Nisan’da Antalya’ya teşrif edip, 15-20 günlük çalışmayla Antalya hakkını alacak öyle mi?

Siz Antalya’nın hakkını yediniz, iradesini gasp ettiniz adeta!

Kalkmış bir de Antalya’lılarla dalga geçer gibi, kafa bulur gibi hakla-hukukla reklam yapıyorsunuz.

İnsanda biraz ar olur kardeşim ya

NOT: Bu sözlerim sadece Şerafettin Kılıç’a değildir. Eskişehir'li Serap Yazıcı Özbudun, Isparta'lı Aliye Coşar ve ne yazık ki Sururi Çorabatır için geçerlidir. Zira Çorabatır’ı Aksekili olarak kulağımıza fısıldayanlar maalesef yanıltmışlardır. Zira Çorabatır’ın bir rivayete göre Karadenizli olduğu, bir rivayete göre Kayserili olduğu yönünde bilgiler geliyor.

Açın bakın hazreti googleyi Sururi Çorabatır’la ilgili nereli olduğuna dair en ufak bir ize rastlayamazsınız.

Veya ben bulamadım.

Şimdi mutlaka Çorabatır’ın basın danışmanı v.s vardır. Bir söyleyin bakalım Sururi Çorabatır nerelidir?