Seçim gününe az kaldı. Heyecan dorukta ama ortada dönen siyasi dedikoduları duydukça hangisine inanacağımı bilemiyorum.
BAHAR TEMİZLİĞİ
Öncelikle Semih Esen'den bahsedeyim. Konyaaltı Belediye Başkan Adayı Sayın Semih Esen iddiaya göre özel toplantılarda, özel görüşmelerde kinayeli bir şekilde "İşe temizlikle başlayacağım. Konyaaltı Belediyesindeki tüm böcekleri temizleyeceğim" diyormuş. Ohoo arkadaş seçimi kazandı da bahar temizliğine hazırlanıyor. Dikkat et Semih beyciğim birileride sobayı kaldırıp, baca temizliğine başlarsa yüzün gözün kapkara olur!
MİKSERLER DEVREDE
CHP-İYİ Parti destekli HDP'nin meclis üyeleriyle ilgili yaşananları gördükçe, hani türk filmlerinde de izlerdik ya, 70'li yıllardaki köydeki delikanlı ile köylü güzeli kızının arasındaki gizli sevdalıklar geliyordu aklıma. Tam böyle tıpkı filmlerdeki gibi aşk yaşarlarken, çeşme başlarında gizlice görüşürken birden bire ortalığa dökülüverdi. Herşey aleniyet kazanınca partiler arasındaki büyülü ittifak, büyülü aşk birden bozuldu.
İşte tam bu noktada oğlanın çevresindeki arkadaşları, yoldaşları, hiç bir alakaları yokmuş gibi görünen mikserler harekete geçti. Gizli aşkın ortaya çıkmasından kendilerinde sorumlu tuttuklarına verip veriştirmeye başladılar. Ancak bu saldırılar öyle böyle değil. Yalanmış, aslı astarı yokmuş filan hiç umurlarında değil. Tek hedefleri var, gizli aşkın meyvesini yemek! Yani belediye başkanlığını kazanıp, nemalanmak.
Ama vatandaş bu saatten sonra söylenen hiç yalana, iddiaya çok pas vermiyor. Biliyorki, mikserler çalışıyor ve mikserlerin ürettiği öğütülmüş çöp olduğunu.
DÖŞEMEALTI'NDA DAYAK
Döşemealtı Belediyesinde zabıta memuru İbrahim Yörük diye bir zabıta memuru kızının yanında saldırıya uğradı. Olayın siyasi boyutu olduğunu herkes biliyor.
Bunlar o bölgede seçimin ne kadar çetrefilli ve şiddetli geçeceğinin ilk belirtileridir. Bence emniyet güçleri seçim günü orada takviye yapması gerekiyor.
PARALAR NERDEN?
Şimdi bazı kişiler oturmuşlar masaya, ellerinde kağıt kalem ve hesap makinası. Adayların, partilerin harcamalarını hesaplıyorlar. Filanca adayın bu kadar parası yok, o bilmem kimden şu kadar para aldı. Gibi gibi bir sürü paralı dedikodu. Telafuz edilen rakamları bir araya getirmeye mümkün değil, benim matematik bilgimin yetmesi. Bankamatikten 150 lira çekmek isteyen ben, herhalde 1.5 trilyon filan yazmışım. Bankamatik benden akıllı çıktı, vermedi o parayı bana.
Şimdi düşünün sanki bazı adaylar çuvalla parayı koymuşlar bir yere. "Sana şunu yapacağım" diyene atıyor elini çuvalın içine trilyonlar çıkarıp eline tutuşturuyor.
Arkadaşlar ortada ne böyle bir para var, ne de dağıtan bir el. Olsa kazayla da olsa bizede düşerdi üç-beş kuruş.
Atmayın o kadar rakamları ortaya, en azından din kardeşiyiz.