Önceki gün ABB’nin Türkiye’de bir ilk olan elektronik gemi denetim merkezinin açılışına katıldım.
Yeni kurulan EGDS ile Antalya Körfezi 22 noktada 7/24 PTZ ve termal kameralarla izlenecek. Ayrıca, 25 milyon TL'ye mal olan sistem, gemilerin bilgilerini elektronik olarak alıp saklama özelliğine sahipmiş.
Etrafıma şöyle bakıyorum, beyaz kıyafetleri içindeki ABB’nin filinta gibi kaptan ve personelini gördüm. Denizcilerin tiril tiril o bembeyaz kıyafetlerine bayılıyorum.
Ama bir şeyin yanlış olduğunu hissettiren bir tuhaf bir duygu geldi yerleşti. Ne olduğunu çözmeye çalışırken, beyin nasıl bir şekilde denizci imgesini zihin altıma yerleştirmiş ise tuhaflık olduğunu biliyorum ama çözemiyorum.
Çocukluğumuzdan bu yana denizcilerin, kaptanların bembeyaz kıyafetleri içinde, ama sinek kaydı traşlı olarak zihnimize yerleşmiş.
ABB’nin kaptanlarına bir baktım, beyaz kıyafetler janti ama kimisinin kirli sakalları, kimisi bıyıklarını uzatıp aşağı doğru sarkıtmış, kimisi sakalına ayrı, bıyıklarına ayrı şekiller vermiş.
Kimsenin sakalına, bıyığına karıştığım filan yok yanlış anlaşılmasın.
O an, birden gözümü kaçırdım.
Zihnime yerleşen denizci imgesini bozmamak için bir daha o yöne bakmamaya çalıştım.
Konuşmalardan sonra ABB Başkanı Muhittin Böcek, açılışa katılan protokolü bina içinde çay içmeye davet etti.
Bizde Körfez Gazetesinin sahibi Rasim Gündüz’le birlikte daldık içeriye.
Başkan Böcek ceketini çıkartıp, dost sohbetine başlayınca biz sevindik, “yazı konusu çıkar” diye.
Bu arada çaylar geldi ve masanın sol başına geçemeyen personelin elinden çay bardaklarını alan Muhittin Böcek, elleriyle masanın diğer yanındakilere çay servisi yapmaya başladı.
Elbette İyi Partili meclis üyesi Barış Bulut’a çay servisi yapan Muhittin Böcek’in bu anını ölümsüzleştirmek Rasim Gündüz kardeşime nasip oldu.
Aramızda fis-kos espriyi patlattık, “Böcek’den İyi Partiliye hizmet” diye.
Sohbet trafik ve ulaşım sorununa gelince anılarıyla birlikte Antalya’nın trafik sorunlarını bildiğini anlatan Muhittin Böcek, “Eski sağlık Müdürlüğünü geçtikten sonra başlayacak tünel ile yolu aşağıya alacağız. Bu projenin lansmanını yaptık. Bir vatandaşımız yazmış, ‘Daha yeni mi aklına geldi’ diye. İyi de ben daha göreve gelmeden projelerim hazırdı zaten. Bir yeri yaparken, bir çok yerden onay almak gerekiyor. Burasıyla ilgili Cumhurbaşkanlığından onayı daha yeni alabildik.
Bu arada bizim yeni kavşaklar, alt geçitler, metro etaplarıyla, ulaşımla ilgili lansman yaptığımız gün 294 bin civarında olan Antalya’ya kayıtlı özel araç sayısı, dün itibarıyla 304 bine ulaşmış. Tatilcilerin, deprem bölgesindeki illerden gelenler, Rus ve Ukraynadan gelen araçlar buna dahil değil.
Karayollarının yapması gereken ve Uncalı Çakırlar yolu üzerinden batı çevre yolu ve kavşağı halen duruyor. Çok büyük orada yonca şeklinde kavşak var ve karayolları ile defalarca görüşmemize rağmen, duruyor orası. Vatandaş bilmez kimin sorumluluğunda olduğunu, trafikte sıkışan Büyükşehir’e saydırıyor. Baktım olmuyor, tabela astırdık. ‘Bu yol karayollarının sorumluluğunda’ diye iki saat geçmeden tabelaları kaldırdılar.
Avni Tolunay mahallesi de dahil, yolun sağ tarafı Kepez Belediye Başkanlığı sorumluluğunda. Kepez Belediyesi binlik plan halen geçmemişti. Sonunda Hakan Tütüncü Başkanımızı aradım. Sağolusun kırmadı bizi, Yarın (dün) meclisten geçirtmesini rica ettim.” Dedi.
Bu arada söz turizme geldi ve Adrasan’daki vatandaşın yüzmesi gereken yerlere, sahile bağlanmış 200 civarındaki tekneler konusunda Başkan Muhuttin Böcek’e de onlarca şikayet gelmiş. Teknelerden yüzecek sahil bulamayan, çöp dağlarının fotoğraflarını çeken Böcek’e atmış.
Böcek, “Çöpleri ilçe belediyesinin toplaması lazım. Vatandaş bilmez kimin toplaması gerektiğini, o aldığı hizmete bakar. Vatandaş doğal olarak Antalya Büyükşehir Belediyesine sorumlu tutuyor. Tekne fotoğraflarını gördüm, çok kötü. Oraya bir düzenleme getirilmesi lazım. Tekne turları da bir ihtiyaç ama böyle de olmaz. Bir tahdit koymamız lazım. Bildiğim kadarıyla 58 tane tekne vardı, bir anda 170-180 civarında olmuş. Kendim gidip, yerinde göreceğim ve bu sorunu çözmemiz lazım” dedi.
Yazı konusu anca bu kadar çıktı.
Ama ulaşımla ilgili asıl yazıyı yarına bırakıyorum
NOT: Ak Partilileri, ‘Onlar tek adama biat ediyorlar’ diye ezikleyenler, ‘Bizde demokrasi var’ diye kendilerini öven CHP’liler nerdesiniz? Bakın Konyaaltı’nda gençlerin ilçe başkanının çantacısı olmak istemediği için, kendisine biat etmeyi reddettikleri için, yok saymaya çalışan ilçe başkanına isyan eden Gençlik Kolları Başkanı Eraycan Yılmaz’ı şak diye görevden aldılar. Muratpaşa’da daha ilginçleri yaşanıyor. İlçe Başkanı Hasan Şahin kardeşimiz, kongre için çalışmalarını, çevresine topladığı Zeytinköy’deki uyuştucu müptelası, satıcısı ne kadar adam varsa onlarla yapıyor. Gençlere, üyelere göz dağı verircesine ortalıkta salınıyor, sosyal medyada poz veriyorlar.
Gerçi siz pırıl pırıl üniversite mezunu işsiz CHP’li gençler, annesinden-babasından çay-sigara parası istemeye utanırken, seri katilin işe alınıp, sorumlu yapılmasını, torbacı damadın zabıta yapılmasına bile ses çıkarmamış, itiraz etmemişsiniz.
Bunları mı laf söyleyeceksiniz?