Başkan Tütüncü, “Eğer sende zerre kadar haysiyet varsa, insanlıktan zerre kadar nasibini almışsan, Kepez belediye başkanının Ermeni soykırımına dair beyanını çıkartır gösterirsin. Gösteremediysen kalkarsın efendi gibi özür dilersin.” dedi.
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç’un TBMM kürsüsünden elindeki bir belge ile“ Bu Kepez Belediye Başkanı. AKP’li Kepez Belediye Başkanı yabancı kişilerin ve misyonların da olduğu bir toplantıda video kaydı ve söylemini buradan sizlere açıklıyorum; diyerek gerçeği yansıtmayan sözlerine Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’den cevap geldi. Başkan Tütüncü, Kepez Belediyesi hizmet binası önünde AK Parti İl Başkanı İbrahim Ethem Taş, AK Parti İlçe Başkanları, meclis üyeleri ve birim müdürlerinin katılımıyla bir basın açıklaması yaptı. Başkan Tütüncü, “Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında Engin Özkoç'un hakkımızda iftiralarla dolu ağzından yayılan ufunetlerle son derece üzüldüğümüz, bizi sevenlerin dostlarımızın, hemşerilerimizin de inceldiği saatler yaşadık. Bunlar hepimiz için üzücüydü. Öncelik şunları ifade etmek isterim. Söylediği hiçbir şeyin altlığı, dayanağı yoktur. Bunlar tamamen yalan ürünü, hayal mahsulü ürünü olan şeylerdir. Milletimizin teveccühü ile 13 yıldır kesintisiz sürdürdüğüm Kepez Belediye Başkanlığı görevinde her türlü polemiklerden, kavgalardan uzak bir profil çizdiğimi en başta sizler biliyorsunuz. Bu 13 yıllık zaman zarfında çok defa haksız eleştirilerin odağında olduk. Hiçbirisine cevap vermeden, polemikler oluşturmadan yolumuza yolculuğumuza devam ettik. Ama bu defa durum farklıydı. Konuşan bir grup başkanvekiliydi. Toplantının yapıldığı yer aziz Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısının altıydı. Ağzına her geleni söyleyen kendini bilmez birisine sessiz kalamazdık. Söylediklerini içimizde atamadık. Kendimizi en güzel biçimde ifade etmeliydik. Çamur at izi kalsın anlayışına karşı hakikatleri burada Kepez Belediyesi binası önünde arkadaşlarımla birlikte, başkanlarımızla birlikte ifade etmeliydik. “ diye konuştu.
Sözlerin odağında şahsım vardır
“Basın toplantısının odağında sadece şansım vardır” diyerek sözlerine devam eden Tütüncü, “ Ve sadece şansımı tahkir etmeye, halkın gönlünde edindiğimiz müstesna yeri baltalamaya yönelik bir girişim vardır. Başka bir gündemi olmayan bu toplantı için belli ki Engin Özkoç’a birileri belli ki bir not getirmiş. O da buldumcuk olmuş, işin üzerine atlamış Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında adeta ağzından ufunetler saçılan bir nutuk çekiyor. Eline bir tane kağıt almış, kağıda baksa kağıdın ortasındaki fotoğraftaki Kepez Belediye Başkanı değil. Öfke, nefret o kadar gözlerini bürümüş ki; maalesef kağıtta ne yazdığını, fotoğrafta kimin olduğunu bilemeyecek kadar farklı aciz bir tablo içerisindeyiz.
Tütüncü Özkoç’a seslendi
Bunlar çok üzücü şeylerdir. Şimdi buradan seslenmek istiyorum; Bana bak Engin Özkoç. Sana söylüyorum. Eğer sende zerre kadar haysiyet varsa, insanlıktan zerre kadar nasibini almışsan, Kepez belediye başkanının Ermeni Sözde Ermeni soykırımına dair beyanını çıkartır gösterirsin. Gösteremediysen yine zerre kadar insanlıktan nasibini aldıysan, kalkarsın efendi gibi özür dilersin.
Kepez’e Ermeni mezalimini kınayan 2 anıt
Kepez belediye başkanının milli ve manevi değerlere nasıl hürmet ettiği, milli ve manevi değerleri nasıl yüceltmeye çalıştığı, toplumun gündemine nasıl çekip çıkarmaya çalıştığını başta Antalyalılar olmak üzere vatandaşlarımızın malumudur, sevenlerimizin malumudur. Her şeyden önde siz basın mensuplarının malumudur. Bu şehirde 2 tane anıt var. Bu 2 anıt, Ermeni mezalimini kınayan, Ermeni mezalimi ile mücadele eden şehitlerimizin hatırasını taşıyan anıttır. 2018 yılında bu anıtı Kepez’e kazandırarak, bu 2 anıtın üzerinde Ermeni mezalimini lanetleyen şehitlerimizin hatıralarını anan kimdir biliyor musunuz? İşte! Burada gördüğünüz heyettir. Kepez heyetidir. Birisi DokumaPark’tadır. 1918 yılında Nuri Paşa'nın ve onun askerlerinin Bakü’yü kurtarmaya gittiklerinde yazdıkları o büyük destanı anlatmaktadır. Onu Azerbaycan milletvekili ile birlikte o zaferin yıldönümünde 2019 yılında DokumaPark'a yerleştiren, Önünden gelip geçen herkese Ermeni mezalimi ne karşı savaşan anlı şanlı atalarımızın, askerlerimizin hatırasıdır yaşatan biziz arkadaşlar, biziz…
Çok büyük bir zalimlik
Kepez Devlet Hastanesi’nin hemen arka kısmında koca bir bulvar açarak, o caddeye de ‘Azerbaycan Türk Şehitleri Caddesi’ni veren işte bu gördüğünüz Kepez Belediyesi’dir. Benim Kepez Belediye meclisimdir, Kepez belediye meclis üyelerimdir. Tarih 2018… Oraya da güzel bir anıtı dikmek suretiyle orada da aynı şekilde o hatırayı yaşatan biziz. Sözde Ermeni Soykırımı ile Sözde Ermeni soykırımından dolayı özür dilemeyle Kepez Belediyesi'ni, Kepez belediye başkanını yan yana getirmek çok büyük bir zalimlik olmuştur. Bunun altını özellikle çizmek istiyorum.
Bu bir haksızlıktır
Bu sadece şahsıma yöneltilmiş bir istismar değildir, şansımı tahkir ve tezyife yönelik değildir. Bu birbirinden değerli arkadaşlarıma Kepez ekibine, gecesini gündüzüne katıp sadece ve sadece milletine hizmet etmekten başka hiçbir derdi olmayan çok değerli arkadaşlarıma, çalışma arkadaşlarıma, meclis üyelerime, ekibime sevenlerimize, hemşehrilerimize ve seçmenlerimize karşı ve daha ötesi şehrimize yapılmış ağır bir bühtan, ağır bir haksızlık olmuştur. Bunu da özellikle ifade etmek istiyorum.
2 çift sözüm var
Dedim ya, belli ki birileri ellerine bir not tutuşturmuş. O da buldumcuk olmuş, bunları çıkmış okumuş. Okumuş, okumuş ondan sonra da o kürsüden inmiş ve gitmiş. O notu kimlerin hangi niyetle Özkoç’a verdiğini biliyorum. Onlara da söyleyeceğim iki çift söz var. Güneş balçıkla sıvanmaz, ikincisi de; Allah'ın izniyle Kepez'de kervan yürüyor. Böylesi bir hakaretin, haksızlığın iftiranın o dağında olmak bizi üzmüştür. Yolunu şaşırmış bu arkadaşa bu mübarek günlerde rabbimden hidayet diliyorum.
Ekibimle özür bekliyoruz
Onun şahsımıza bir özür borcu olduğunu da burada bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bütün Kepez halkı ile ekibimle birlikte bu özrü beklediğimi de özellikle ifade ediyorum. Dün öğleden sonra başlayan bu kafa karıştıran basın toplantısı ve sonrasındaki yaşananlar bugün sabah saatlerine kadar telefonlarımızın sus mamasını sonuçladı. Arayan sevdiklerimiz, dostlarımız; ‘Başkanım bu işin aslı faslı nedir?’ diyorlar. Onların hepsine de biz işin aslını anlatmakla vakit geçirdik.
Bu vakit kaybı zul değil de, nedir?
Yazık değil mi? Pandeminin, tam kapanmanın bir gün öncesinde bu ekibin bu binanın içerisinde yapacak o kadar çok işi varken, önümüzdeki 17 Mayıs'a kadar devam edecek sürecin her aşamasını planlamak, o sürecin gerektirdiği çalışmaları yapmak gibi bir mesuliyeti varken bu vakit kaybı bize zul değil de nedir? Bu şehre zul değil de nedir? Sabaha kadar telefonlarımız susmadı. Bize yazık değimli siyaset bu kadar ucuz mu? Tertemiz insanların üzerine aslı, astarı olmayan iftiraları atıp sonra kenara çekilmek kadar basit mi? Bir grup başkanvekilliği makamı bu kadar basit mi ? Siyaset sadece yalanlardan, iftiralardan mı ibaret. Yalan söyleyene bu bir yalandır. Yalan söyleyene ne denir? Ben sizin takdirinize bırakıyorum. bu düpedüz bir iftiradır. İftira atana ne denir? Ben sizin takdirlerini size bırakıyorum.
Elem ve üzüntü içerisindeyim
Bugün bu yolunu şaşırmış arkadaşın, ipe sapa gelmez deli saçması beyanları sebebiyle burada bir araya gelmek zorunda olduğumuzdan dolayı aslında büyük bir elem üzüntü içerisindeyim. Hepinizin ve hepimizin bugün önemli işleri vardı. Ama bunu da ifade etmemiz gerekiyordu. Ben bu ifade sayın basın mensuplarımızın ve çok değerli tam oyunumuzun takdirlerinize sunuyorum. Sosyal medyadan gerekli açıklamaları yaptık. Son olarak şunu ifade etmek istiyorum; Engin Özkoç bu iş burada bitmeyecek, bu iş burada kapanmayacak, bu iş Türk yargısı önünde hesaplaşmaya gidecek. Sonu nereye varırsa kendileri yargı önünde hukuk devleti ilkesi içerisinde her türlü haklarımızı takip etmek suretiyle hesap soracağız.
Güneş balçıkla sıvanmaz
Yok öyle insanların onurlarına, şeref ve haysiyetlerine leke süreceksiniz. İnsanları gözden düşürmeye çalışacaksınız. Ama sonra da dönüp kenara köşeye çekileceksiniz. Yargı önünde gerekli hesabı da soracağımızı ifade etmek istiyorum. Güneş balçıkla sıvanmaz. Siz bildiğiniz yolda devam edin. Sizin yolunuz size, bizim yolumuz bize diyorum. Siz ne yaparsanız yapın, biz vatanımıza, milletimize, memleketimize hizmet için arkadaşlarımla, teşkilatımla, başkanlarımla, çalışanlarımıza ve her şeyden önemlisi yüzde 50 den fazla bir oy nispetiyle bizi bu makama layık gören hemşehrilerimizle çalışmaya, gayret etmeye devam edeceğiz.” açıklamasını yaptı.
Başkan Tütüncü konuşmasının sonunda bu haksızlığın ardından sosyal medyada hakkında link kampanyası başlatıldığına da değinerek,”Biz bunu hak eden insanlar mıyız? Bu tertemiz insanların bir tek derdi var. Gecesini gündüzüne katarak bu şehre hizmet etmek, milletine bir değer daha ortaya koyabilmek. Siyaset bu kadar ucuz mu?” dedi.
CHP’li Özkoç ne dedi?
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, TBMM kürsüsünden elindeki bir belge ile“ Bu Kepez Belediye Başkanı. AKP’li Kepez Belediye Başkanı yabancı kişilerin ve misyonların da olduğu bir toplantıda video kaydı ve söylemini buradan sizlere açıklıyorum;‘Dünyanın çeşitli şehirlerinde 1915 olayları yani Ermeni katliamı olarak bahsediliyor. Bu da Türkiye’nin bir ayıbı.. Türkiye’nin bir ayıbı, ama bizler yaşamadık, sizler yaşamadınız. Yapanlar yanlış yapmışlar. Tabii ki, özür dilenmesi gerekiyor, ben özür diliyorum” açıklamalarında bulunmuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.